"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1010 E., 2021/897 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çaykara Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/116 E., 2021/177 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve terkin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı adına dava takipçisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... dava dilekçesinde; davalı adına kayıtlı 102 ada 16 parsel sayılı taşınmaz içerisinde adına kayıtlı 102 ada 18 parsel sayılı taşınmazının bulunduğunu, taşınmazına ulaşabilmek için davalının taşınmazı içerisinden geçmek zorunda kaldığını, bu amaçla kullandığı kadim patika yolun kadastro çalışmaları sırasında davalı adına kayıtlı taşınmaz içerisine dahil edildiğini ileri sürerek davalı adına kayıtlı 102 ada 16 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan kadim patika yolun paftasında gösterilmesine karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... cevap dilekçesinde; kadastro tespitinde hata bulunmadığını, davacının taşınmazının sonradan ihdas edildiğini, davacının oğlunun taşınmazı kazıp betonlayarak yol yaptığını, davacı eğer yol istiyorsa en kısa yerden kendisi yapmak şartıyla 50 cm eninde bir patika yol verebileceğini belirtmiştir.
2. İhbar olunan ... vekili cevap dilekçesinde; şahsa ait taşınmazdan kamu adına yol talep edilmesine ilişkin bir davada vekil eden belediye aleyhine husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
3. İhbar olunan Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığı cevap dilekçesinde; davacının iddiasının hukuki bir geçerliliğinin bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamına ve bilirkişi tarafından incelenen hava fotoğraflarına göre davalı adına kayıtlı taşınmaz içerisinde patika yol bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı adına dava takipçisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı adına dava takipçisi istinaf dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklarca dava konusu taşınmazın nizalı bölümünün yol olduğunun beyan edildiğini, hava fotoğraflarını inceleyen bilirkişinin raporunda taşınmazın bulunduğu alan ağaçlık olduğundan zeminde patika yol bulunduğunu tespit edemediğini belirttiği, bunun sebebinin nizalı taşınmaz bölümünün çok küçük bir alan olmasından kaynaklandığını ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın, davalı adına kayıtlı taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 18,58 metrekarelik bölümüne ilişkin olduğu, ziraat bilirkişi raporunda nizalı bölümün yol olarak kullanıldığının ve üzerinde herhangi bir tarımsal ürün bulunmadığının belirtildiği, keşifte dinlenen yerel bilirkişiler, tespit bilirkişisi ve tanıkların tamamının beyanlarında nizalı bölümün yıllardır tüm köy halkı tarafından yol olarak kullanıldığını ifade ettiği, nizalı bölümün yüzölçüm itibariyle küçük olması sebebiyle hava fotoğraflarında görünmesinin teknik olarak mümkün olmadığı, nitekim harita mühendisi bilirkişi raporunda da bölgenin ağaçlık ve kapalı alan olması sebebiyle tespit yapılamadığının belirtildiği, tüm dosya kapsamına göre taşınmazın nizalı bölümünün kadimden beri tüm köy halkı tarafından kullanılan yol olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulüne, Çaykara Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.06.2021 tarihli, 2019/116 Esas, 2021/177 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1-b.(2) maddesi gereğince kaldırılmasına, kaldırılan hükmün yerine geçmek üzere yeniden hüküm tesisi ile davanın kabulüne, dava konusu 102 ada 16 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişileri ... ve ... tarafından düzenlenen 28.04.2021 havale tarihli raporlarına ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 18,58 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bir yerin kadim yol olduğunun kabul edilebilmesi için eski hava fotoğraflarında ve haritalarında yol olarak bırakıldığının belirlenmesi veya öncesi bilinmeyen bir tarihten beri yol olarak kullanıldığının kanıtlanmasının gerektiğini, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklarca taşınmazın 1970 yılından beri yol olarak kullanıldığının beyan edildiğini, bu durumda bu yerin öncesi bilinmeyen bir tarihten beri yol olarak kullanıldığının davacı tarafından ispatlanamadığını, müvekkili genellikle İstanbul’da ikamet ettiği için davacı ve yakınlarının bu yeri yol haline getirdiğini, öte yandan bu yerin kamunun kullanımına açık bir yol da olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadim yol vasfının tespiti ve terkin istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16 ıncı maddesi
3. Değerlendirme
1. Kadastro çalışmaları sonucunda ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 102 ada 16 parsel sayılı 981,20 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve dava dışı müştereği adına tespit ve tescil edilmiş; taşınmaz bilahare kayden satış ve pay tevhidi suretiyle davalı ... adına tescil edilmiştir.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...