Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1542 E. 2022/5298 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında çocuklarından birine yaptığı taşınmaz satışlarının muvazaalı olup olmadığı ve mirasçıların miras payları oranında tapu iptali ve tescil isteğinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın satış işlemlerinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun tespit edilmesi ve davacıların miras payları oranında tapu iptali ve tescil taleplerinin haklı bulunması, ancak vekalet ücretine hükümde ihtiyari dava arkadaşlığının göz ardı edilerek davacıların her birinin payı üzerinden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını kaldıran istinaf mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil - bedel istekli dava sonunda, Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/07/2020 tarihli ve 2016/355 Esas, 2020/165 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne dair verilen kararın taraf vekilleri tarafından istinafı üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 25/11/2021 tarihli ve 2021/524 Esas, 2021/1731 Karar sayılı kararıyla, istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, yasal süre içerisinde davacılar vekili ile davalılar ...ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan babaları ...'ın Antalya ilinde bulunan 6472 ada 2 parseldeki 15 no.lu bağımsız bölümünü oğlu olan davalı ...'a satış suretiyle temlik ettiğini, taşınmazın ... tarafından baldızı olan diğer davalı ...'a, Hanım tarafından da ...'ın eşi olan öteki davalı ...'e devredildiğini; öte yandan mirasbırakanın Çorum ilinde bulunan 151 ada 4 parsel sayılı taşınmazını yine davalı ...'a satış yoluyla temlik ettiğini, taşınmazın ... tarafından kayınbiraderi olan davalı ...'a, ... tarafından da diğer davalı ...'e devredildiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında tapu iptali ve tescile, mümkün olmazsa bedele karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

1. Davalılar ... ve ..., taşınmazların bedeli karşılığında satın alındığını, muvazaanın bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuşlardır.

2. Davalı ..., taşınmazı satın aldığını ancak halihazırda kayıt maliki olmadığını belirtip, davanın usulden ve esastan reddini savunmuştur.

3. Davalı ..., taşınmazı kız kardaşi davalı ... ve mirasbırakan ...'ın taşınmazlarını ekip biçmek için köye gittiğinde kalmak amacıyla davalı ...'tan satın aldığını, ancak ekip biçme işleri zorlaşınca kız kardeşi ...'e geri verdiğini, taşınmazla bir ilgisinin bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/07/2020 tarihli ve 2016/355 Esas, 2020/165 Karar sayılı kararıyla, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ile davalılar ...ve ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1. Davacılar vekili, taşınmazların belirlenen değerlerine göre eksik harç yatırıldığını, vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını ileri sürerek, istinaf isteğinde bulunmuştur.

2.2. Davalılar vekili, savunmalarını tekrarla, Antalya'daki taşınmazın satış bedeli olarak 39.000,00 TL, Çorum'daki taşınmazın satış bedeli olarak 3.600,00 TL'nin belirlenip, bu paranın Antalya'daki evin satışından iki gün önce davalı ... tarafından mirasbırakana ödendiğini, bu paradan 30.000,00 TL'nin 23/09/2009 tarihinde mirasbırakanın hesabına yatırıldığını, bu hususta dosyaya delil sunduklarını, paranın kalanının mirasbırakan tarafından kullanıldığını, mirasbırakanın ekonomik durumunun kötü olduğunu, davalı ...'ın mirasbırakana defalarca para gönderdiğini, ancak bunlara ilişkin banka dekontlarının Mahkemece dikkate alınmadığını, Mahkemece eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek, istinaf isteğinde bulunmuştur.

3. Gerekçe ve Sonuç

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 25/11/2021 tarihli ve 2021/524 Esas, 2021/1731 Karar sayılı kararıyla, mirasbırakanın taşınmazlarını mirastan mal kaçırma amacıyla temlik ettiği, satış işlemlerinin muvazaalı olduğu, İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinin ve verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, taraf vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olmadığı, ancak İlk Derece Mahkemesince kurulan iptal tescil hükmünün infazda tereddüt uyandıracağı, karışıklığa sebep olacağı ancak bu hususun Dairece re'sen düzeltilebilecek nitelikte olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulüne, HMK'nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kararın ortadan kaldırılması ile infaza elverişli şekilde yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ile davalılar ...ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Taraf vekilleri istinaf dilekçelerindeki itirazlarını yineleyerek temyiz isteğinde bulunmuşlardır.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, satış sözleşmesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, temliklerin muvazaalı olduğu yönündeki kabulde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmuştur. Davalılar ...ve ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi gerekir.

3.3.2. Davacıların vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında açılan tapu iptali ve tescil mümkün olmazsa bedel isteğine ilişkin olup, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.

Somut olayda, mirasbırakan tarafından davalıya devredilen 6472 ada 2 parseldeki 15 no.lu bağımsız bölüm ile 151 ada 4 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle keşfen saptanan 356.334,93 TL toplam değeri üzerinden davacılar ... ve ...'nin talep ettiği 1/4' er payın karşılığı ayrı ayrı 89.083,74 TL olup, anılan değer üzerinden her bir davacı için ayrı ayrı nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek davacılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.

Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilmesi gerekmiştir.

VI. SONUÇ

1. (V/3.3.1.) no.lu paragrafta açıklanan nedenlerle davalılar ...ve ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.

2. (V/3.3.2.) no.lu paragrafta açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin değinilen yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin temyize konu 25/11/2021 tarihli ve 2021/524 Esas, 2021/1731 Karar sayılı kararının hüküm kısmının I-A-3. fıkrasında yer alan “Karar tarihindeki AAÜT uyarınca 20.875,91- TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,” ifadesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine I-A-3. fıkra olarak, “Davacılar ... ve ... vekil marifeti ile temsil olunduklarından;

Davaya konu 6472 ada 2 parseldeki 15 no.lu bağımsız bölüm yönünden, karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 11.200,00'er TL nispi vekalet ücretinin davalılar ..., ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar ... ve ...'ın her birine ayrı ayrı verilmesine,

Davaya konu 151 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden, karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar ..., ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılar ... ve ...'ın her birine ayrı ayrı verilmesine" ifadelerinin yazılmasına, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bu şekli ile 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene iadesine, 30/06/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.