"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/644 E., 2021/1007 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sinop 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/216 E., 2021/67 K.
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; Sinop ili Erfelek ilçesi ... köyü 103 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro sırasında İrfan Tan adına tescil edildiği, sonrasında ... 'e ondan da ...'e satış suretiyle devredildiğini, tespit hatalı olduğundan tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı dava dilekçesinde, kadastro çalışmalarının 1993 tarihinde yapıldığını, 10 yıllık sürenin dolduğunu, taşınmazı 19.09.2018 tarihinde satın aldığını, iyiniyetli üçüncü kişi olduğundan davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.02.2021 tarih ve 2020/216 Esas, 2021/67 Karar sayılı kararı ile; taşınmazın kadastro tespitinin 28.05.1993 tarihinde kesinleştiği, davanın 02.07.2020 tarihinde on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde, 1994 yılında oğlunun ölmesi nedeniyle tespit sırasında köyde olamadığını, bu aşamada kadastro memurlarınca dava konusu taşınmazın alakasız bir kişi adına tespit ve sonrasında tapuda el değiştirdiğini, son olarak davalı adına satış yapıldığını, taşınmaz her ne kadar başkası adına gözükse de fındık bahçesini 2018 yılına kadar nizasız şekilde kullandığını, tapuda malik olarak gözüken kişilerin hiç kullanmadıklarını, taşınmazı, evvelinde babası ve ölümü ile de kendisinin kullanıldığını, davada 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağını beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesince, kadastro tespitinin 28.05.1993 tarihinde kesinleştiği, 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra 02.07.2020 tarihinde kadastro öncesi nedene dayalı olarak dava açılmış olmasına göre Mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı temyiz dilekçesinde; zilyetliğine bağlı mülkiyet hakkının açıkça ihlal edildiğini, istinaf sebeplerinin hukuki anlamda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan reddedildiğini, aleyhine verilmiş kararın açıkça hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler; dava konusu Sinop ili, Erfelek ilçesi, ... köyü, 103 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ilişkin kadastro tespitinin 28.05.1993 tarihinde kesinleştiği, davanın 02.07.2020 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3üncü maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu anlaşılmakla verilen kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 210,55 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.12.2023 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.