"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ilişkin verilen karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli ve davalılar ... vd vekili tarafından vekalet ücretine hasren temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 28/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davalılar ... vd vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı ... vd. gelmedi. Yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, dava konusu 543 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalı ... aleyhine açtığı 2007/1003 E. sayılı tapu iptali-tescil davasının kabul edilip 26/02/2008 tarihinde kararın kesinleştiğini, ancak davalılar arasında görülmekte olan 2007/1191 E. sayılı davadan ötürü taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulmuş olduğundan kararı infaz ettiremediğini ileri sürerek, tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalı ...'in ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiş, mirasçılardan ..., ..., ... ve ..., taşınmazın ölünceye kadar bakma şartı ile babaları ... tarafından diğer davalı ...'a verildiğini, şartın yerine getirilmediğini ve babaları tarafından geri alındığını, babalarının; davacının davası kesinleşmeden dava açtığını, bakma şartı yerine getirilmediğinden davalı ...'ın malik olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 15/07/2015 tarihli ve 2015/402 E., 2015/530 K. sayılı kararıyla; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kesinleşen bir hükme üstünlük tanınması istekli bir dava açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Dairenin 08/11/2018 tarihli ve 2016/1614 E., 2018/14283 K. sayılı kararıyla; ''...2007/1003 Esas sayılı davanın 26.02.2008 tarihinde kesinleşmesiyle, davacısı ... 'nın çekişme konusu 730/23040 payın mülkiyetini 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 705/2. maddesi uyarınca tescilden önce kazandığı ve eldeki davayı da 2007/1003 Esas sayılı dava sonucunda kazandığı bu mülkiyet hakkına dayanarak açtığı kuşkusuzdur.
O halde, davacı ... Taşçı'nın eldeki davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını söyleyebilmek mümkün değildir.
Hal böyle olunca, işin esasının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.'' gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuş, davalı ... mirasçıları vekilinin karar düzeltme istemi üzerine Dairenin 03/04/2019 tarihli ve 2019/825 E., 2019/2387 K. sayılı ilamı ile karar düzeltme isteğinin reddine karar verilmiştir.
3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 06/07/2021 tarihli ve 2019/196 E., 2021/329 K. sayılı kararıyla; davalı ...'ın babası olan diğer davalı ...'in de, oğlu ...aleyhine 17.12.2007 tarihinde 2007/1191 E. sayılı davayı açtığı ve ...'ın ölünceye kadar bakma aktinin gereğini yerine getirmediğini ileri sürerek 543 parsel de dahil olmak üzere altı parça taşınmaz hakkında tapu iptali tescil istediği, yapılan yargılama neticesinde, tanıkların beyanında, ...'ın babası ...'e bakmadığı, ölünceye kadar bakma akdinin gereklerinin yerine getirilmediğini beyan ettikleri, görülmekle ölünceye kadar bakma akdinin geçersiz olduğu, davalı ...'in dava konusu taşınmazın satış vaadi sözleşmesi tarihi itibariyle mülkiyetini kazanamadığı, 2007/1003 E. sayılı dosyadaki kabul beyanının taşınmazın mülkiyetinin devri için yeterli olmadığı, davacı tarafın davalı ...'den tazminat isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili duruşma istekli olarak ve davalılar ..., ..., ... ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
5.1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ... tarafından ...aleyhine açılan davanın asıl amacının davacının iktisap edeceği taşınmazın tescil işlemlerini uzatmak, ilamın infazını zorlaştırmak olduğunu, davacı ile davalı ... arasında görülen dava sonucu verilen hükmün üstün tutulması gerektiğini, tapuda tescil işlemi gerçekleşmediğinden davacının büyük zarara uğradığını, kararın gerekçeden yoksun olduğunu ve daha önce Yargıtay tarafından verilen hükümlere ters düştüğünü, baba ve oğul arasındaki ilişkiye üstünlük tanınmasının Medeni Kanun'un dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, davacı lehine kesinleşen 2007/1003 E. ve 2008/32 K. sayılı ilamına üstünlük tanınarak tescilin bu ilam yönünden yapılması şeklinde bir hüküm kurulması gerektiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
5.2. Davalılar ..., ..., ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükümde davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmediğini, davalılar yönünden dava konusu taşınmazın değeri üzerinden belirlenecek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini bildirerek Mahkeme kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
4721 sayılı TMK'nın 705. maddesinde; ''Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur.
Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.'' hükmüne yer verilmiştir.
6.3. Değerlendirme
6.3.1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 543 parsel sayılı taşınmazdaki 730/23040 pay ölünceye kadar bakma akdiyle davalı ... adına kayıtlı iken; davacı ...'nın ... aleyhine 30/10/2007 tarihinde 2007/1003 E. sayılı davayı açtığı ve 25/09/2006 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanarak ...'ın taşınmazdaki payının iptali ile adına tescilini istediği, yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile ...'ın 543 parsel sayılı taşınmazdaki 730/23040 payının iptaliyle davacı ... adına tesciline karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin 26/02/2008 tarihinde kesinleştiği, diğer taraftan davalı ...'ın babası olan davalı ...'in de, oğlu ...aleyhine 17/12/2007 tarihinde 2007/1191 E. sayılı davayı açtığı ve ...'ın ölünceye kadar bakma aktinin gereğini yerine getirmediğini ileri sürerek 543 parsel de dahil olmak üzere altı parça taşınmaz hakkında tapu iptali-tescil istediği, yargılama sürerken 14/02/2008 tarihinde 543 parsel kaydı üzerine ihtiyati tedbir şerhi işlendiği, ... Taşçı'nın 07/07/2008 tarihli dilekçesiyle, 543 parsel hakkında açtığı 2007/1003 E. sayılı davanın kesinleştiğini ancak 2007/1191 E. sayılı davada taşınmaza konulan tedbir şerhi nedeniyle kararı infaz ettiremediğini ileri sürerek, davalı ... yanında davaya katılmak istediğini bildirdiği, mahkemenin, ... 'nın müdahale talebini reddettiği, yargılama sonunda da, davacı ...'in davasının kabulüne, diğer parsellerle birlikte çekişme konusu 543 parsel sayılı taşınmazdaki ...'ın payının iptali ile ... adına tesciline karar verdiği ve kararın da 04/10/2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
6.3.2. Somut olayda; davacı ... tarafından öncelikle 30/10/2007 tarihinde davalı ... aleyhine 2007/1003 E. sayılı cebri tescil davası ile tapu iptal-tescil isteğinde bulunulmuş, bu karar 26/02/2008 tarihinde kesinleşmiştir. Bu davanın yargılaması sırasında 17/12/2007 tarihinde de davalı ...'ın babası olan ... tarafından 2007/1191 E. sayılı dava ile ölünceye kadar bakma akdinin iptali ile tapu iptal-tescil isteğinde bulunulmuş, ...tarafından davaya cevap verilmemiş, davanın kabulüne karar verilmiş, ...tarafından hüküm temyiz edilmemiş, feri müdahale talebinde bulunan ... tarafından kararın temyizi üzerine, bu nedenle karar 04/10/2011 tarihinde kesinleşmiştir.
Bilindiği üzere; TMK'nın 705. maddesi gereğince taşınmaz mülkiyetinin kazanılması yollarından birisi de mahkeme kararıdır. Öncelikle davacı ... tarafından davalı ... aleyhine açılan 2007/1003 E. sayılı dava sonucunda 26/02/2008 tarihinde mülkiyet ...'a geçmiş, ne var ki bu kararın infaz edilememesi nedeniyle tapudaki malik hanesinde değişiklik olmamıştır. Diğer yandan yine aynı yasa gereği ...'in ...aleyhine açtığı 2007/1191 E. sayılı dava sonucu 04/10/2011 tarihinde mahkeme kararıyla, mülkiyet davalı ...'e geçmiştir. ... tarafından ...aleyhine açılan 2007/1191 E. sayılı davaya ilişkin 17/02/2011 tarihli onama ilamında feri müdahil ... tarafından dava açılabileceği belirtilmiş, bunun üzerine ... tarafından mahkeme kararı ile mülkiyet edinen ... ve halen malik olan ...aleyhine eldeki tapu iptali ve tescil davası açılmıştır.
6.3.3.Hâl böyle olunca; tüm dosya kapsamı ile, ... tarafından açılan 30/10/2007 tarihli dava üzerine, davalı ...'ın babası ... tarafından, ...aleyhine açılan davanın muvazaalı olarak sonuçlandığı anlaşılmakla, davacı ...'ın açmış olduğu iş bu somut davadaki tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davacı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davalılardan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz eden taraflara geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.