"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1237 E., 2021/1160 K.
DAVA TARİHİ : 09.07.2018
HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Pazar(Rize) 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/231 E., 2021/112 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; dava konusu 646 ada 11 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazın bir bölümünün müvekkili ile mahalle sakinleri tarafından mezarlık olarak kullanıldığını, nizalı bölümde yüz yıllık mezarlıklar bulunduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın nizalı bölümünün tapu kaydının iptali ile mezarlık vasfıyla belediye adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... cevap dilekçesinde; Karadeniz bölgesinde gelenek gereği aile büyüklerinin vefatı halinde cenazelerinin kendilerine veya altsoylarına ait bahçelere defnedildiğini, adına kayıtlı dava konusu taşınmaza da üst soylarının defnedildiğini, taşınmazın davacının iddia ettiği şekilde mahalle mezarlığı vasfında olmadığını, kaldı ki eldeki davayı açma hakkının davacıda olmayıp ilçe belediyesinde olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Yargılama sırasında dava Fındıklı Belediye Başkanlığına ihbar olunmuş, adı geçen belediye tarafından davaya cevap verilmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/A maddesi uyarınca, dava konusu taşınmazın nizalı bölümünün mezarlık vasfıyla belediye adına tescili istemiyle dava açma hakkının ilgili belediye başkanlığına ait olup mahalle halkından olan davacı gerçek kişinin dava açma ehliyetinin bulunmadığı, davanın ilgili belediye başkanlığına ihbar edildiği ancak belediye başkanlığının davaya asli müdahil olarak katılmadığı, davacının da belediye başkanlığından alınan yetki ile eldeki davayı açtığına dair bir iddiada bulunmadığı gerekçesiyle davanın 6100 sayılı HMK'nın 114/1-d ve 115/2 nci maddeleri uyarınca aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılama sırasında dosya arasına sunulan Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2012/14103 Esas, 2013/16222 Karar sayılı bozma ilamında da değinildiği üzere, mezarlıklar kamu malı niteliğinde olmakla gerçek kişilerin de bir taşınmazın mezarlık vasfında olduğunu ileri sürerek dava açabileceğini, dava konusu taşınmazın nizalı bölümünde mahalleliye ait onlarca mezarlık bulunduğunu, ihbar olunan belediye tarafından siyasi sebeplerle davaya müdahil olunmadığını ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılıp davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilememiş olmasına, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16 ncı maddesinde yazılı kamu orta malları ve kamu hizmet malları yönünden mahalle ya da köy halkından birinin dava açma ehliyetinin bulunmamasına (Emsal nitelikte Yargıtay 8. HD'nin 02.11.2021 tarih, 2021/6000 Esas, 2021/10831 Karar; Yargıtay 7. HD'nin 10.11.2021 tarih, 2021/871 Esas, 2021/2861 Karar; Yargıtay 1. HD'nin 22.10.2021 tarih, 2021/3339 Esas, 2021/5937 Karar sayılı kararları) ve tüm dosya kapsamına göre Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/A maddesi; 3998 sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkındaki Kanun’un 1 inci maddesi
3. Değerlendirme
1. Kadastro çalışmaları sonucunda Rize ili, Fındıklı ilçesi, Yenimahalle Mahallesi çalışma alanında bulunan dava konusu 646 ada 11 parsel sayılı 1.285,77 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Necla Şendoğan (Çelik) adına çay bahçesi vasfıyla tespit ve tescil edilmiştir.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.