Logo

1. Hukuk Dairesi2022/2568 E. 2023/4984 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1410 E., 2022/61 K.

HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zara Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/93 E., 2021/306 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; kadastro öncesi nedene dayanarak tapu iptali - tescil isteğiyle eldeki davayı açmıştır.

II. CEVAP

Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi; davacının, taşınmaz üzerinde hiçbir hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 07.10.2021 tarihli ve 2021/93 Esas, 2021/306 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının 08.07.2009 - 06.08.2009 tarihlerinde 30 günlük askı ilan süresince ilanda kaldığı ve 07.08.2009 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı gerekçesi ile hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf başvuru dilekçesinde; dava dilekçesini tekrar ederek hak düşürücü sürenin söz konusu olmadığını belirtip İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 20.01.2022 tarihli ve 2021/1410 Esas, 2022/61 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyiz başvuru dilekçesinde; dava konusu bir ayni hak iddiasına ve mülkiyet hakkına dayalı olduğundan hak düşürücü süreye tabi olmadığını, daha önce açılan dava ile zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin kesildiğini hak düşürücü süre olsa bile bunun öğrenme tarihine göre hesaplanması gerektiğini belirtilerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu; ... ili, Zara ilçesi,...köyü çalışma alanında bulunan 103 ada 31 parsel sayılı taşınmaz davalı ... Köy Tüzel kişiliği adına tespit edilmiş ve tespit 07.08.2009 tarihinde kesinleşmiş, dava ise Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 20.05.2021 tarihinde açılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacının temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.