Logo

1. Hukuk Dairesi2022/2914 E. 2022/6377 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını yeğenine yaptığı satışın muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın mal satma ihtiyacı ve davalının alım gücünün bulunmaması, satış bedelinin ödendiğinin ispatlanamaması ve davalı ile mirasbırakanın oğlu arasındaki yakın ilişki nazara alınarak, temlikteki asıl iradenin diğer mirasçılardan mal kaçırmak olduğu gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tescil davasını kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : BURSA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil - tenkis davası sonunda Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 21/02/2022 tarihli, 2022/91 Esas, 2022/265 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 04/10/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar ... v.d. vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan anneleri ...’ın 10112 ada 418, 650, 736 ve 819 parsel sayılı taşınmazlarını yeğeni olan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, taşınmazların mirasbırakan tarafından oğlu ..... adına kız çocuklarından kaçırıldığını, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında iptal– tescile, mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını, muvazaa bulunmadığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/04/2018 tarihli ve 2016/478 E., 2018/397 K. sayılı kararıyla; muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir..

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacılar vekili, dava dilekçesindeki iddialarını yineleyip, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 13/02/2020 tarihli ve 2018/1093 E., 2020/141 K. sayılı kararıyla; davanın reddinin doğru olduğu, ancak fazla vekalet ücretine hükmedildiği gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1.b.2. maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf başvurusu kısmen kabul edilerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesi kararı Dairenin 19/10/2021 tarihli ve 2020/1854 E., 2021/5760 Karar sayılı kararıyla; "...davacıların eşleri (damatları) ile arası açık olan mirasbırakanın, mal satmaya ihtiyacı bulunmadığı gibi davalının da alım gücünün olmadığı, davalı tarafından satış bedelinin ödendiğinin de ispat edilemediği hususları bir arada değerlendirildiğinde, temlikteki asıl iradenin dava dışı mirasçı Yusuf lehine davacı kızlardan mal kaçırmak olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulmuştur.

3. Bölge Adliye Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin 21/02/2022 tarihli ve 2022/91 E., 2022/265 K. sayılı kararıyla; bozma kararındaki gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Bölge Adliye Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili, tanık beyanları ile satışın gerçek olduğunun ispatlandığını, davalının satın alma gücünün olmadığına ilişkin tespitin doğru olmadığını, muvazaa iddiasının davacılar tarafından ispatlanamadığını, kararın gerekçesi ile dosya içeriğinin uyuşmadığını, kararın gerekçesinin bozma kararında belirtilenlerin tekrarından ibaret olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. Muris muvazaasında 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

6.3. Değerlendirme

(V/2.) no.lu paragrafta belirtilen bozma kararına uyularak yapılan yargılamada aynı gerekçe benimsenerek Bölge Adliye Mahkemesince (V/3.) no.lu paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya, bozma kararının gereklerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacılar vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı 12.172,88 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04/10/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.