"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki davadan dolayı Urla Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10/06/2004 tarihli ve 2004/138 Esas, 2004/306 Karar sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekilince istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.
-KARAR-
Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 90/1. maddesinde; "Süreler, kanunda belirtilir veya hakim tarafından tespit edilir. Kanunda belirtilen istisnai durumlar dışında hakim kanundaki süreleri artıramaz veya eksiltemez", aynı Kanunun 92. maddesine göre, “Süreler gün olarak belirlenmiş ise tebliğ veya tefhim edildiği gün hesaba katılmaz ve süre son günün tatil saatinde biter. Süre; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta ay veya yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biter. Sürenin bittiği ayda, başladığı güne karşılık gelen bir gün yoksa, süre bu ayın son günü tatil saatinde biter.”, 94/1 maddesinde de "Kanunun belirlediği süreler kesindir." şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir.
HMK’nın 346. maddesi uyarınca, temyiz dilekçesi kanuni süre geçtikten sonra verilirse, kararı veren mahkemece temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekir. Ancak temyiz edilen karar temyiz süresi geçtiği halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise 01.06.1990 tarihli 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilebilecektir.
Somut olayda, mahkemenin temyize konu 10/06/2004 tarihli kararı davalı ... ... Turz. İnş. Ltd. Şti. Ne daimi işçisi vasfı ile ... ...’e 22/11/2004 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili temyizinde tebliğ evrakında ismi yazılı ... ...’in davalı şirketin sigortalı çalışanı olmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu, dosyaya ilişkin bilgileri tesadüfen 03/12/2020 tarihinde öğrendiklerini ileri sürmüştür. Davacı Hazine vekilinin temyize cevap dilekçesinde değindiği Urla İcra Müdürlüğü 2019/982 E. (eski 2009/815 E.) sayılı dosyası Dairece müzekkere ile mahallinden istenmiş, tetkikinde; temyize konu karardaki yargılama giderlerinin tahsili amacıyla Urla İcra Müdürlüğü 2009/815 Esas sayılı (yenileme ile 2019/982 E.) dosyasında ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin daimi işçi vasfı ile ... ...’e 18/05/2009 tarihinde tebliğ edildiği, yine 103 ihbar davetiyesinin (icra davet kağıdı) ... ...’e 19/09/2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle iken, taraflar arasında görülen ve davalı vekilince temyiz incelemesinin birlikte görülmesi talep edilen Urla Asliye Hukuk Mahkemesi 13/05/2004 tarihli ve 2004/73 Esas, 2004/212 Karar sayılı hükümdeki yargılama giderlerinin tahsili amacıyla yapılan icra takip dosyasında davalı şirket çalışanına yapılan tebligat sonrası dosya borcunun ödendiği, böylece 7201 Sayılı Tebligat Kanunun 32. maddesi;“Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır.” gereği davalının karardan muttali olduğu anlaşılmıştır. Davacının eldeki temyize konu karardaki yargılama giderleri için giriştiği icra takip dosyasında, icra emrinin tebliğ tarihi olan 18/05/2009 tarihinde gerekçeli kararın davalıya tebliğ edilmiş sayılacağı kuşkusuzdur.
Bu durumda, yasal temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nın 366. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 346/1. maddesi hükmüne göre davalı vekilinin 11/12/2020 havale tarihli temyiz dilekçesinin süreden REDDİNE, alınan peşin harcın temyiz edene istek halinde geri verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.