Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3086 E. 2023/6294 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tespit ve tescil edilen taşınmazın bir kısmının davacıya ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın paylaşımı ve zilyetliğinin kimde olduğuna ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların babası tarafından yapılan paylaşım, taşınmaz üzerindeki kullanım şekli, fen bilirkişi raporu ve uydu görüntüleri gibi delilleri değerlendirerek davacıya ait olduğu tespit edilen kısmın davalı adına olan tapu kaydının iptaline ve davacı adına tesciline karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/505 E., 2021/965 K.

DAVA TARİHİ : 10.03.2016

HÜKÜM/KARAR : Ret/Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Palu Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/398 E., 2020/163 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı dava dilekçesinde, Çay köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 464 ada 42 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının hatalı olarak davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini ve ileri sürerek irsen intikal, paylaşım ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tapu kaydının iptali adına tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, dava konusu edilen yerin tarafların babası tarafından yapılan paylaşım sonucu davalıya kaldığını, kadastro sırasında tarafların babasının sağ olduğunu, taşınmaza davalının zilyet bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu yerin taksiminin tarafların mirasbırakanı hayatta iken yapıldığı hususunda bir tereddüt bulunmadığı, mirasbırakan Yusuf Ayık'ın 10.09.2014 tarihinde vefat ettiği, 2011 yılına ait hava fotoğraflarında"A" ve "B" harfi ile belirtilen kısımların net bir şekilde birbirinden ayrı olarak kullanıldığı ve sınırın oluştuğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı istinaf dilekçesinde, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile ifade edilen yerin kendisine ait iken davalı adına yazıldığını, bu durumun dosyada sabit olduğunu, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini de belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu parselin davacı ve davalının babası Yusuf tarafından ikisine pay edildiği, yola bakan tarafın davacıya diğer tarafın davalıya kaldığının bildirildiği, bu paylaştırmanın 1980 yılına dayandığı, o günden sonra taşınmaz üzerindeki kullanımın paylaşıma göre olduğu, davacının hak iddia ettiği ve fen bilirkişi raporunda (A) ile ifade edilen kısmın sınırlarının belirgin olduğu, taş dizilerek sınır oluşturulduğu, zeminde iki ayrı taşınmaz gibi görüldüğü, 2011 yılı uydu görüntüsünde de (A) harfi ile gösterilen kısmın boş olduğu, (B) harfi ile gösterilen kısmında bağ omcalarının bulunduğunun rapor edildiği, taşınmazın iki ayrı kısım olarak kullanıldığı iddiasının dosya kapsamına alınan güncel fotoğraflar ile de desteklendiği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, çekişmeli 464 ada 42 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 2.451,15 m2 kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın tarafların mirasbırakanı tarafından yapılan taksim sonucu davalıya isabet ettiğini, davacıya isabet eden 10-12 adet taşınmaz bulunduğunu, davacının miras hakkını mirasbırakanın sağlığında fazlasıyla aldığını, mirasbırakanın vefatından sonra ortaya çıkan taleplerinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak İlk Derece Mahkeme kararının onanmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190 ıncı maddesi, 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6 ıncı ve 713/1 inci maddeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

Arıcak ilçesi, Çay Mahallesinde 2009 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonucu 464 ada 42 parsel sayılı 3.773,78 m² yüz ölçümlü taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle bağ vasfı ile ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerekti-recek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 313,95 TL bakiye onama harcının davalıdan alınmasına

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.,