Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3350 E. 2022/6636 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma akdiyle yaptığı temlikin muvazaalı olup olmadığı ve mirasçıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçının, mirasbırakanın yaptığı temlikin muvazaalı olduğuna dair iddiasını ispatlayamaması ve bozma kararına uygun hüküm kurulması gözetilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakan babası ...’in, ... sayılı parsel sayılı taşınmazın ½ payını kendisine, kalan ½ payını ise annesi...’ye, Balıkesir Mezar arkası mevkiinde bulunan arsayı da davalı kardeşine temlik ettiğini, bir müddet sonra mirasbırakan annesi...'nin ... parsel sayılı taşınmazdaki payını mal kaçırma amacıyla, bedelsiz olarak davalıya devrettiğini ileri sürerek, pay devri ve tevhit ile oluşan 6423 sayılı parsel sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı payın tapu kaydının iptali ile miras payları oranında taraflar adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiş, cevaba cevap dilekçesi ile, taşınmazın en son ölünceye kadar bakma akdi ile devredilmiş olmasının gerçeği değiştirmediğini, temliklerin muvazaalı olduğunu, taşınmazın davalıya mal kaçırmak için devredildiğini, mirasbırakana uzun zaman kendisinin baktığını beyan etmiş, aşamada 29/11/2021 tarihli dilekçesi ile tenkis talebinden feragat ettiğini bildirmiştir.

II. CEVAP

Davalı, taşınmazın ölünceye kadar bakma akdi ile devredildiğini, bakım ve gözetim borcunu yerine getirdiğini, davacının cevaba cevap dilekçesinde iddialarını değiştirdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 01/03/2016 tarihli ve 2015/438 E., 2016/244 K. sayılı kararıyla; HMK'nın 180. maddesi uyarınca davacının dava dilekçesinin iptaline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 11/03/2019 tarihli ve 2016/6588 E., 2019/1731 K. sayılı kararıyla; ''...Bilindiği ve HMK’nın 176. maddesinde düzenlendiği üzere; taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir.

Somut olayda, her ne kadar davacı ıslah dilekçesi adı altında 30.12.2015 havale tarihli dilekçeyi vermiş ise de, yapılan işlem ıslah olmayıp, dava dilekçesinde satış şeklinde bildirdiği işlemin ölünceye kadar bakma akdi olduğunu açıklamaktan ibarettir. HMK’nın 176. maddesi kapsamında ıslahtan bahsetme imkanı yoktur.

Hâl böyle olunca, işin esasının incelenmesi gerekir iken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.'' gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur.

3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 02/02/2022 tarihli ve 2019/252 E., 2022/95 K. sayılı kararıyla; ilk devrin muvazaalı olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı, ikinci yapılan devrin mal kaçırma amacıyla yapıldığı iddiasının da ispatlanamadığı, davanın sübut bulmadığı, davacının terditli talebi olan tenkis talebinden feragat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mirasbırakanları tarafından yapılan temliklerin muvazaalı olduğunu, iddianın toplanan delil ve tanık beyanları ile ortaya çıktığını, davalının, mirasbırakan annesi ile bakıma muhtaç olduğu dönemde, yeterli ve olması gerektiği kadar ilgilenmediğini, sözleşme gereği yeterli bir ilgilenme olmadığını, kendisi ve eşinin yatalak olduğu zamanlarda annesi ile ilgilendiklerini, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yerine getirilmediği ile ilgili mirasbırakanın bir davasının olmadığı gerekçesiyle davanın reddedilmenin usul ve yasaya uygun olmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

6.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde oluşuna, (IV./2.) no.lu paragrafta yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, (IV./3.) no.lu paragrafta yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.