"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel, denkleştirme, tenkis istekli dava sonunda, İstanbul Anadolu 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/06/2020 tarihli, 2016/132 Esas, 2020/222 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ile davalılar...ve ...vekili tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 16/12/2021 tarihli, 2020/1556 Esas, 2021/1768 Karar sayılı kararıyla, davalılar ...ve...vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1).b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1).b.2 maddesi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılması ile davanın kabulüne ilişkin verilen karar yasal süre içerisinde davalılar...ve ...vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 11/10/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar ... v.d. vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı ... vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen davalı ... gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ...'ın 3529 ada, 26 (eski 17) parsel sayılı taşınmazını 1/3'er paylarla davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, kat karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde taşınmaza yapılan binada davalılar adına tescil edilen kat irtifaklı bağımsız bölümlerin pek çoğunun davalılar tarafından 3. kişilere devredildiğini ileri sürerek miras payları oranında iptal tescile, mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemiş; ıslahla, davalı ... adına kayıtlı 24 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, 2, 3, 4, 5, 6, 16 ve 29 nolu bağımsız bölümler yönünden payına isabet eden toplam 88.022,00 TL'nin davalı ...’dan, 18, 26 ve 29 nolu bağımsız bölümler yönünden payına isabet eden toplam 83.644,55 TL'nin davalı ...’dan, 28 ve 31 nolu bağımsız bölümler yönünden payına isabet eden toplam 48.277,34 TL'nin davalı ...’den, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsiline, mümkün olmazsa denkleştirmeye, bu da mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar.... ve ....., iddianın doğru olmadığını, mirasbırakanın çocukları arasında ayrım yapmadığını, daha önce aynı konuda açılan davanın reddine karar verildiğini, taşınmazların bedellerini fazlasıyla ödediklerini, alım güçlerinin bulunduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
2. Davalı ..., savunma getirmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İstanbul Anadolu 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/06/2020 tarihli, 2016/132 Esas, 2020/222 Karar sayılı kararıyla, muvazaa iddiasının ispatlandığı, muvazaalı satış işlemine konu taşınmazın çıplak arsa niteliğinde olduğu, temlikten sonra arsa üzerine yapılan yapının muvazaanın konusunu oluşturmadığı, bu nedenle temlik edilen arsanın dava tarihindeki değeri üzerinden davacının miras payına isabet eden bedel isteminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 106.021,34 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar...ve ...vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
2.1. Davacı vekili, Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğunun kabulünün doğru olduğu ne var ki hükmün, devredilen arsa üzerine inşa edilen ve davalılar adına tescil edilen bağımsız bölümler dikkate alınarak kurulması gerektiğini ileri sürerek davalı ... adına tescilli 24 numaralı bağımsız bölüm yönünden miras payı oranında iptal tescile, davaya konu diğer bağımsız bölümler yönünden ise bedele karar verilmesini talep etmiştir.
2.2. Davalılar .... ve .....vekili, savunmalarını yineleyip, mirasbırakanın taşınmazı davalıların katkısı ile ihaleden satın aldığını, davalıların teklifte bulunmalarına rağmen davacının ihale bedeline katılmadığını, taşınmaz müteahhide verilirken de davacıdan ortak olmasının istendiğini ancak davacının bu talebi de reddettiğini, temliklerde muvazaanın bulunmadığını, bu hususun tanık beyanları ile ispatlandığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 16/12/2021 tarihli, 2020/1556 Esas, 2021/1768 Karar sayılı kararıyla, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanarak davanın kabulünün doğru olduğu ancak Mahkemece, davacı tarafından davanın usulüne uygun olarak ıslah edildiği gözetilerek, dava konusu taşınmazda kat irtifakı kurulması neticesinde davalılar adına tescil edilen bağımsız bölümler dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken Yerel Mahkemece çıplak arsa dikkate alınarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle; istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden davalılar ..... ve ..... vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1).b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1).b.2 maddesi gereğince kabulüne, Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile, 24 nolu bağımsız bölüm yönünden davacının payı oranında iptal – tescile, dava konusu taşınmazlardan davalılar adına kayıtlı olup da üçüncü kişilere temlik edilen bağımsız bölümler yönünden dava tarihi itibariyle keşfen belirlenen dava değerleri üzerinden davacının miras payına isabet eden tutarlar gözetilerek 88.022 TL'nin davalı ... 'dan, 83.644,55 TL'nin davalı ...'dan, 48.277,34 TL'nin davalı ...’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalılar...ve ...vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davalılar vekili, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini tekrar ile hükmün bozulmasını istemiştir.
3.Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, bedel mümkün olmazsa denkleştirme, bu da mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceği belirtilmiştir.
3.2.2. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de "miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2021 yılı itibarıyla HMK'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 78.630,00 TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.
Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali-tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
Temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.
3.3. Değerlendirme
Davalı ...’in temyiz itirazlarının incelemesinde;
3.3.1. Somut olayda, mirasbırakan tarafından davalı ...'e devredilen kabul kapsamındaki 24, 28 ve 31 nolu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değerleri toplamı üzerinden davacının 1/9 miras payına isabet eden 78.277,34 TL dava değerinin 2021 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
3.3.2. Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan davalı ...'in temyiz dilekçesinin değerden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ...'ın temyiz itirazlarına gelince;
3.3.3. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre (IV/3.) nolu paragrafta yer verilen gerekçeyle Bölge Adliye Mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle;
1-Davalı ...'in temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE,
2-Davalı ...'ın yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.445,76 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ...’dan alınmasına, 03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davalılardan alınmasına, kesin olmak üzere 11/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.