"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/471 E., 2021/158 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davalı Hazine, ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Van ili, Merkez ilçesi, ... köyünde kadastro çalışmalarının 1977 yılında tamamlandığını, doğusunda yol, ötesinde 191 ve 189 parsel sayılı taşınmazlar, batısında Van-Hakkari karayolu, ötesinde 1000 parsel sayılı taşınmaz, kuzeyinde 395 ve 504 parsel sayılı taşınmazlar, güneyinde ise iki yolun birleştiği yer ile çevrili yaklaşık 4000 m² alanındaki bahçenin öncesinde mirasbırakan babası ...’nin, 1985 yılında ölmesi ile birlikte kendisinin zilyet ve tasarrufunda olduğunu, mirasçılar arasında yapılan taksim ile bu yerin kendisine düştüğünü, yapılan kadasto çalışmaları sırasında yol boşluğu olarak bırakılan alalnın kimse tarafından kullanılmadığını, sadece kendisi tarafından kullandığını ileri sürerek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğiyle bu bölümün adına tapuya tescilini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Hazine vekili, süresi içerisinde davanın açılmadığını, dava konusu yerin 3402 sayılı Yasa’nın 16 ncı maddesi kapsamında kalan yerlerden olduğunu, zamanaşımı yoluyla iktisabının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Davalı ..., Van ve ... vekilleri, aşamadaki beyanlarında davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Van 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.03.2012 tarihli ve 2008/111E., 2012/75 K. sayılı kararıyla; davacı lehine zilyetlikle kazanma koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine ve ... vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Yargıtay 8.Hukuk Dairesinin 07.03.2013 tarihli ve 2012/8443E., 2013/2922 K. sayılı kararıyla; “...taşınmazın bulunduğu yerde yapılan yol kamulaştırmasına ilişkin kamulaştırma paftası uygulanmadığı gibi, taşınmazın üç yönden sınırını teşkil eden teknik bilirkişi raporunda dere-1, dere-2 ve ark olarak gösterilen yerle kot farkı ve derenin etkisi altında olan yerlerden olup olmadığı açıkça belirlenmemiş, davacının babasının ölüm tarihine göre davacının müstakil 20 yıllık zilyetliği bulunmamasına rağmen babası ve diğer kardeşleri yönünden 3402 Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi gereğince miktar araştırması yapılmamıştır." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Van 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.03.2015 tarihli ve 2015/16170E., 2018/1867K. sayılı kararıyla; Kadastro Kanunu 14/1 inci maddesi, 17/1 inci maddesi, 4721 sayılı TMK'nın 713/1 inci maddesi gereğince dava konusu taşınmazda imar-ihyanın tamamlandığı tarihten bu yana davacının çekişmesiz ve aralıksız 20 yıldan fazla süredir zilyetliğinin devam ettiği göz önünde bulundurularak davacının fen bilirkişisi raporunda A harfi gösterilen 5858,05 m²'lik tescil harici yere ilişkin davasının kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 16.03.2018 tarihli ve 2015/16170 Esas, 2018/1867 Karar sayılı kararıyla; çekişmeli taşınmaz bölümü belediye sınırları içerisinde olmasına rağmen imar planı içerisinde olup olmadığı ve imar planı kapsamında olması halinde imar planının onay tarihi Belediye Başkanlığı'ndan sorulmamış, taşınmazın geçmişteki niteliğini belirleme hususunda en önemli delil olan hava fotoğrafları üzerinde yöntemince inceleme yapılmaksızın yetersiz teknik raporlara dayalı olarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar
Van 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.03.2021 tarihli ve 2018/471E., 2021/158K. sayılı kararıyla; dava konusu olan ve 07.01.2021 ile 08.12.2021 havale tarihli bilirkişi raporlarına ekli krokide A harfi ile gösterilen kısmın uzun süreden beri yerleşim yeri alanı olarak kullanıldığı, arsa parselleri ile benzeyen yapılaşma ve imar durumunda olduğu, yapıların 6- 30 yıllık olduğu, kamunun tasarrufu altında olabilecek yerlerden olmadığı, nizasız ve fasılasız tasarrufun söz konusu olduğu, bu durumun keşif esnasında dinlenen tanıkların beyanlarıyla ve dosya kapsamındaki belgelerle de sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar Hazine, ... ve ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; Kadastro Kanunu’nun 17 nci maddesi uyarınca bir yerin imar ihya yoluyla kazanılması için emek ve para sarf edilmek suretiyle kültür arazisi haline getirilmesi ve 20 yıldan fazla süreyle tasarruf edilmiş olmasının gerektiğini, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında imar-ihyanın 1990-2000 yıllarından sonra başladığının belirtildiğini, dava konusu alanın kültür arazisi haline gelmesinin söz konusu olmadığını, tanık beyanlarının çelişkiler içerdiğini, bu haliyle davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; Davanın kabulüne ilişkin 07.01.2021 ile 08.12.2021 havale tarihli bilirkişi raporlarına ekli krokide A harfi ile gösterilen 5.724,11 m²’lik kısmın 354 m²’sinin kamulaştırma sınırları içerisinde kaldığını, bilirkişiler tarafından bu durumun göz önüne alınmadan rapor tanzim edildiğini belirterek kararın 354 m²’lik kısım yönünden bozulmasını talep etmiştir.
3. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu yerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, özel mülke konu edilemeyeceğini, davacının dava konusu alanda zilyetliğinin hangi tarihte başladığının net bir şekilde ortaya konulmadan karar verildiğini, hava fotoğraflarında dava konusu yerin sürülü olmadığının açıkça belirtildiğini, imar ihyanın tamamlanmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı TMK'nın 713/1 inci maddesi.
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.1977 yılında Van ili, Merkez ilçesi, Kurubaş Köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmaz yol vasfı ile tescil harici bırakılmıştır.
2. Mahkemece, işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
3.Somut olayda; Mahkemece icra edilen keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi beyanları ile dosyaya sunulan teknik bilirkişi raporu arasında çelişkiler bulunduğu, Karayolları Genel Müdürlüğünce sunulan kamulaştırma haritası ölçekli olduğu halde usulünce uygulanmadığı, ziraat bilirkişisince sunulan raporun yetersiz kaldığı,
ayrıca imar ihyanın ne zaman başladığı tereddüte mahal bırakmayacak şekilde saptanmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
4. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarıyla teknik bilirkişi raporu arasındaki çelişkilerin giderilmesi, Karayolları Genel Müdürlüğünden kamulaştırmaya ait haritanın ölçekli olduğu hususu göz önüne alınarak çekişme konusu alanda uygulanması, kamulaştırma kapsamı dışında kalıyor olsa bile davacı lehine zilyetlikle edinme koşularının oluşup oluşmadığının yöntemince araştırılması, dava konusu alanda imar ihyanın ne zaman başlayıp ne zaman tamamlandığının tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespitinin sağlanması, ayrıca çekişme konusu alan üzerinde yer alan söğüt ağaçlarının kendiliğinden yetiştiğinin tespit edilmesi halinde bunun imar-ihya olarak değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı hususu da gözetilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalılar Hazine, ... ve ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin yatırılan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden davalı ... Başkanlığına iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.