"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : KEŞAN 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince, asıl ve birleştirilen davaların kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davalıların istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366'ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak pay oranında açılan tapu iptali-tescil davalarında, davacılar ve ayrı ayrı temlikler yapılan davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan; dava değerinin, her bir davalı yönünden davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin miras payına isabet eden değer olacağı; diğer taraftan, birleştirilen davanın ayrı dava olma özelliğini koruduğu ve birleştirilen her bir dava yönünden dava değerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği de kuşkusuzdur.
Somut olaya gelince; mirasbırakan...’in ve mirasbırakandan sonra davalıların aralarında yaptıkları farklı tarihlerdeki temlikler sonucunda dava konusu 4559 ve 2637 parsellerin 1/2 payının davalı ..., 1/6’şar payının da davalılar .... ve ... adına, 2599 parselin davalı ... adına 3/8, davalı ... adına 1/8, davalı ... adına 1/2, 280 parselin davalı ... adına 3/8, davalı ... adına 1/8 davalı ... adına 1/2, 147 parselin davalı ... adına 3/4, davalı ... adına 1/4 ve 1903 parselin davalı ... adına, 1848 ve 28 parselin davalı ... adına kayıtlı olduğu, 1764 ve 1398 parsel sayılı taşınmazların ise davalılar .... ve ... tarafından dava dışı 3. kişilere temlik edildiği, birleştirilen davaya konu 2006 parselin davalı ... adına, birleştirilen davaya konu 2386 parselin davalı ... adına 1/4, davalı ... adına 3/4 pay oranında kayıtlı olduğu; dava konusu taşınmazlardan 4559 parselin 133.336,22 TL, 2637 parselin 197.468,70 TL, 2559 parselin 152.645,55 TL, 1848 parselin 21.445,10 TL, 280 parselin 24.341,20 TL, 147 parselin 14874,78 TL, 28 parselin 41.297,66 TL, 1764 parselin 283.033,82 TL, 1398 parselin 49.071,51 TL 1903 parselin 37.787,78 TL; birleştirilen davaya konu 2386 parselin 29.748,05 TL, 2006 parselin 198.849,60 TL olarak dava tarihi itibariyle keşfen değerlerinin saptandığı anlaşılmakta olup, bu değerlere göre davacıların 1/12 (8/96)’şar olan miras paylarına isabet eden değerlerin davalı ... yönünden 13.783,00 TL, davalı ... yönünden 11.052 TL, davalı ... yönünden 4.593,00 TL, davalı ... yönünden 21.160,00 TL, davalı ... yönünden 47.621,00 TL, davalı ... yönünden 2.152,55 TL ve birleştirilen davada davalı ... yönünden 17.689,00 TL, davalı ... yönünden 5.896,00 TL ve davalı ... yönünden 16.570,00 TL olduğu, anılan bu değerlerin 2021 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle bir kısım davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19/10/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.