"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : TURGUTLU 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil - bedel istekli dava sonunda, Turgutlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09/07/2019 tarihli ve 2017/4 Esas, 2019/194 Karar sayılı kararıyla davanın reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından istinafı üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 04/04/2022 tarihli ve 2019/2478 Esas, 2022/928 Karar sayılı kararıyla, istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılması ile gerekçesi değiştirilerek davanın reddine ilişkin verilen karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 18.10.2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar ... v.d. vekili Av. .... geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalılar ... v.d. vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacılar, mirasbırakanları ... ve ...’ın arsa niteliğindeki 303 ada 6 parsel sayılı taşınmazın satışı için davalı ...’i vekil tayin ettiklerini, vekalet verenlerin ölümünden sonra vekalet görevinin kötüye kullanılarak, kendilerinin bilgileri ve onayları olmaksızın arsa üzerine bina inşa edilip tüm bağımsız bölümlerin vekil tarafından babası olan diğer davalı ...’e satış suretiyle temlik edildiğini, satış bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek, davalı ... adına kayıtlı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, mümkün olmazsa bedele karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar, vekil edenler ölmeden önce, vekillik görevi devam etmekte iken vekil edenlerin irade ve talimatına uygun işlem yapıldığını, satış parasının ödendiğini kaldı ki satıcılar tarafından kendilerine satıştan kaynaklı alacak davası da açılmadığını, taşınmaz üzerindeki binanın alıcı tarafından yapıldığını bu nedenle davacıların taşınmazdaki bağımsız bölümler üzerinde hak iddia edemeyeceklerini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Turgutlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09/07/2019 tarihli ve 2017/4 Esas, 2019/194 Karar sayılı kararıyla, mirasbırakan... yönünden mirasbırakana teb'an vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasıyla açılan davaların ancak tüm mirasçılar tarafından açılabileceği, eldeki davada olduğu gibi pay oranında istekte bulunamayacağı gerekçesiyle; mirasbırakan İsmail yönünden vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili, kararın eksik inceleme ve değerlendirme sonucunda usul ve yasaya aykırı olarak verildiğini, vekalet görevinin açıkça kötüye kullanıldığını, bu durumun davacılar tarafından öğrenilmesi üzerine davanın açıldığını, davanın terekeye karşı açılmış bir dava olduğunu, tapuların iptal edilerek davacılar adına tescilinin gerektiğini, İlk Derece Mahkemesince çelişkili tanık beyanlarına dayanılarak, davacıların mirasbırakanına bedelin ödendiği kanaatine varıldığını, ancak buna ilişkin düzenlenen belgedeki imzanın davacıların mirasbırakanına ait çıkmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 04/04/2022 tarihli ve 2019/2478 Esas, 2022/928 Karar sayılı kararıyla, tüm mirasçıların davada taraf oldukları, mirasbırakan...’nin taşınmazdaki payının davalı ...'e bakım karşılığı temlik edildiği, davalı ...'in bakım borcunu yerine getirdiği; mirasbırakan İsmail'in payının ise bedeli karşılığında davalı ...'e devredildiği, mirasbırakanların sağlığında dava açmadıkları, davanın bu gerekçe ile reddinin gerektiği gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2. maddesi uyarınca davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili, iddialarını yineleyerek, davalı tanıklarının çelişkili, gerçek dışı ve objektif olmayan beyanlarına göre hüküm kurulduğunu, üstelik tanıkların beyanlarında bedelin ödendiğine dair bir belge düzenlendiğini dahi beyan ettiklerini oysaki davalı tarafından dosyaya sunulan belgedeki imzanın mirasbırakanları İsmail'in eli ürünü olmadığının bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, taşınmazların bedelinin ödendiğinin davalı tarafça ispatlanamadığını, bedeller arasında fahiş fark olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanunu'nun 390. maddesinde) aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre, Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, onama harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, davalılar vekili duruşmaya katılmadığından lehine duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 18.10.2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.