"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/651 E., 2022/402 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi / İstinaf isteğinin reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Azdavay Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/83 E., 2021/3 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildi. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I .DAVA
Davacı ... temsilcisi, ... İli, ... ilçesi, Yamanlar köyünde yapılan kadastro çalışmalarında dava konusu 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın Köy Tüzel Kişiliğine ait olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapusunun iptaliyle Köy Tüzel Kişiliği adına tescil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazın kadastro tespit tutanağının 08.09.2009 tarihinde kesinleştiği, davanın açıldığı tarihi itibariyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı ... temsilcisi istinaf başvuru dilekçesinde özetle; eksik araştırma ile karar verildiğini, duruşma yapılmadığını, 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmediğini, dava konusu 252 ada 1 sayılı parselin sınırında yol bulunduğunu, yollar yönünden hak düşürücü sürenin bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 3402 sayılı Kadastro Kanununun 11. maddesine göre yapılan 30 günlük askı ilan süresi sonunda 08.09.2009 tarihinde kesinleştiği, davanın açılış tarihi ile kadastro tespitinin kesinleştiği tarih arasında 10 yıldan fazla süre geçtiği, davacı ... tarafından dava konusu taşınmazın kamu malı olduğu iddiasıyla da dava açılmadığı nazara alındığında, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın kadimden beri Köy Tüzel Kişiliğine ait olduğunu, taşınmazdan tüm köy halkının yararlandığını, keşif yapılmadan karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12 inci maddesinin 3 üncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Somut olayda, ... İli, ... ilçesi, Yamanlar köyü’nde bulunan 252 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit edildiği, kadastro tespit tutanağının 07.08.2009 ila 07.09.2009 tarihleri arasında askıda kalıp itiraz edilmediğinden 08.09.2009 tarihinde kesinleştiği, 08.09.2009 tarihi ile davanın açıldığı 30.09.2020 tarihi arasında 3402 sayılı Kanun′un 12/3 üncü maddesinde belirlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği açıktır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.