"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : SİLİVRİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinden verilen 08/04/2022 tarihli ve 2021/449 E., 2022/564 K. sayılı karar, yasal süre içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR -
Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince, davacıların miras payları bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı vekili tarafından hükmün ferilerine yönelik istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, davacıların miras payına isabet eden dava değeri nazara alınarak harç ve vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiş; karar davalı vekili tarafından harç ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de “miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2022 yılı itibarıyla HMK'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 107.090,00 TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.
Somut olayda, her ne kadar davacılar tapu kaydının iptali ile tüm mirasçılar adına tescilini talep etmişlerse de, Mahkemece, davacıların miras payları oranında iptal – tescile karar verilmiş, bu husus taraflarca temyiz edilmemiştir. Bu durumda davaya konu taşınmazın keşfen saptanan 220.000,00 TL değeri üzerinden davacıların her birinin payına (1/3) ayrı ayrı 73.333,33 TL isabet etmekle, anılan değerin 2022 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan eldeki dava yönünden davalının temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere karar verildi.