Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4340 E. 2022/7338 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya devrettiği taşınmazın muvazaalı olup olmadığı, davacı mirasçıların tapu iptali ve tescil taleplerinin yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçıların, taşınmaz devrinin muvazaalı olduğuna dair iddialarını TMK m. 6 ve HMK m. 190 kapsamında ispatlayamamaları ve binanın yapımına ilişkin iddialarının gizli bağış niteliğinde olup 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın uygulama alanı bulmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : ANKARA BATI 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Ankara Batı 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak vekalet ücreti düzeltilmek suretiyle davanın reddine dair verilen karar, yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 08/11/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar ... vd. vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakan babaları Halil İbrahim İnan adına kayıtlı dava konusu 46020 ada 1 parsel sayılı taşınmazın muvazaalı olarak oğlu olan davalı ... adına tescil edildiğini, taşınmazın mirasbırakan adına kayıtlı iken 03/02/2000 tarihinde kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla, satış göstermek suretiyle davalıya devredildiğini, davalının taşınmazı alacak ekonomik durumunun ve birikiminin bulunmadığını ileri sürerek, dava konusu 46020 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki davalı adına kayıtlı 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 numaralı bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde miras payları oranında taşınmaz bedellerinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, dava konusu taşınmazdaki mirasbırakanın payını bedelini karşılığında satın aldığını, kalan payları ise Hazine ve diğer gerçek kişilerden satın aldığını, taşınmaz üzerine bedeli ve tüm giderleri kendisi tarafından karşılanarak inşaat yapıldığını, mirasbırakanın hiçbir katkısı bulunmadığını, satın alma gücünün olduğunu, davacıların iddialarının doğru olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30/12/2019 tarihli ve 2018/235 E., 2019/544 K. sayılı kararıyla; yapılan temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan ve şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı karar verildiğini, gerekçeli kararın yetersiz olduğunu, eksik inceleme yapıldığını, hatalı ve eksik değerlendirme yapıldığını, mirasbırakanın Hazineden satın aldığı payı davalı adına satış gösterdikten bir kaç ay sonra kendi payını davalıya devrettiğini, yapılan yargılama boyunca sunulan tüm delillerin tartışılmamış olmasının adil yargılanma ve hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğunu, mirasbırakan öldükten sonra mirasçıların kalan mal varlığını aralarında paylaştıkları ve rızai taksimin varlığına dair Mahkeme kabulünün açık ve net şekilde hukuka aykırı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verildiğini ancak kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine, taşınmazların değerine göre belirlenecek nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesinin hukuka aykırı olduğunu bildirerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 01/04/2022 tarihli ve 2020/452 E., 2022/578 K. sayılı kararıyla; davacıların mirasbırakandan temlik olan arsa payına ilişkin davalarını TMK'nın 6. ve HMK'nın 190. maddeleri kapsamında ispatlayamadıkları, davacıların "taşınmaz üzerindeki binanın murisin verdiği parayla yapıldığına" dair iddialarının ise gizli bağış niteliğinde olduğu, bu talep yönünden 01/04/1974 tarihli, 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yerinin bulunmadığı, davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı yararına nispi vekalet ücreti takdiri gerekirken yanılgılı değerlendirme ile maktu vekalet ücretine takdir edilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, vekalet ücreti düzeltilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, gerek istinaf sebeplerinin gerekse delillerin dikkate alınmadan karar verildiğini, adil yargılanma ve gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğini, davalı ile erkek kardeşlerinin menfaat birliği içerisinde olduklarını, işlemlerin muvazaalı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde oluşuna, (IV/3.) no.lu paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına, onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 08/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.