Logo

1. Hukuk Dairesi2022/4805 E. 2023/5446 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre yönünden incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazlar üzerindeki kadastro tespitlerinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1357 E., 2022/344 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... (...) Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/46 E., 2021/93 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, 444, 417 ve 827 parsel sayılı taşınmazların ... Noterliğince tanzim edilen 17.04.1959 tarihli ve 0477 yevmiye numaralı gayrimenkul zilyetlik devir senedi ile o zamanki maliki Ali İpek tarafından mirasbırakanı Ömer Koyun'a 3.000TL bedel mukabilinde satılarak zilyetliğin devir ve teslim edildiğini, ölene kadar da mirasbırakanı tarafından, öldükten sonra da tek mirasçısı olarak kendisi tarafından malik sıfatıyla kullanıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar, hak düşürücü süre geçtikten sonra davanın açıldığını da belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının 05.11.1979-06.03.1981 ve 28.06.1977 tarihlerinde kesinleştiğini, bu tarihler ile dava tarihi olan 11.09.2018 tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların 17.04.1959 tarihli zilyetliğin devri sözleşmesi ile anılan tarihten beri zilyet ve tasarrufunda bulunduğunu, öncesinde mirasbırakan babası, sonrasında ölümü ile kendisi tarafından kullanılmaya devam edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının tapu iptali ve tescil talebine yönelik davayı 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü süre dolduktan sonra açtığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastrodan önceki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü ve 14 üncü maddeleri,

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu, ... ... ilçesi,... köyü çalışma alanında bulunan 444, 417 ve 827 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin kesinleşme tarihlerinin 05.11.1979-06.03.1981 ve 28.06.1977 olduğu, davanın ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü süren geçtikten sonra 11.09.2018 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.