Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5017 E. 2022/7238 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinde, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : DİYARBAKIR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : ÖMERLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda Ömerli Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.11.2021 tarihli 2021/103 Esas 2021/424 Karar sayılı kararı ile davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 20.04.2022 tarihli 2022/445 Esas 2022/728 Karar sayılı kararı ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, dava dilekçesinde, Ömerli ilçesi .... Mahallesinde bulunan ... ada 84 parsel sayılı taşınmaz, ortak murisleri dedesinden kaldığı halde sadece davalı adına tespit edildiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının davacının babasına düşen kısmının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı, cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kendi zilyetliğinde bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, davada hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz davacının ve davalı yanın mülterek murisinden intikal etmesine rağmen , sadece davalılar adına tespit ve tescil edilmesinin yanlış olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 20.04.2022 tarihli, 2022/445 Esas 2022/728 Karar sayılı kararıyla; davanın kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 19.03.1993 tarihinde kesinleştiği, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 . maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal-tescil isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi

3.3. Değerlendirme

3.3.1. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde, kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilerek, mülkiyete ilişkin talepler yönünden hak düşürücü süre öngörülmüş olup, söz konusu Yasa maddesindeki hak düşürücü süre, dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilecektir.

3.3.2. Somut olayda çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği 19.03.1993 tarihi ile davanın açıldığı 21.06.2021 tarihi arasında 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde belirlenen hak düşürücü sürenin geçtiği kuşkusuzdur.

3.3.3. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV./3.) no.lu paragrafta yer verilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 03/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.