Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5131 E. 2023/1675 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışının muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, taşınmazın tapu kaydının tamamının iptaline ve davacılar adına tesciline karar vermesi hatalı olup, mirasçı olmayan davalının da payı bulunduğu gözetilerek, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, dava konusu 3 parsel sayılı taşınmazdaki 18 no.lu bağımsız bölümün mirasbırakanları ... ... ... adına S.S. ... Konut Yapı Kooperatifi tarafından yapıldığını, ... ... ...'ın vefatı sebebiyle mirasçıları tarafından kooperatife imza verildiğinden taşınmazın anneleri olan ... adına tescil edildiğini, davalının eşinden boşandığını, annesi olan tarafların mirasbırakanı ...'ın evine taşındığını ve birlikte yaşamaya başladıklarını, mirasbırakanlarının dava konusu 8 no.lu bağımsız bölümü satış göstermek suretiyle davalıya devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, mirasbırakanın taşınmazını satma ihtiyacı olmadığı gibi davalının da alım gücü bulunmadığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, babasının vefatından sonra annesini yanına aldığını, davacıların iddialarının doğru olmadığını, davacıların annelerine bakmak istemediklerini, daha sonra eşinin de bakmak istemediğini ve boşanma derecesine geldiklerini, davacılar ile aralarında tartışma yaşandığını ve kendisini dövmeye kalktıklarını, aralarının bu nedenle açıldığını, mirasbırakan annesine ölünceye kadar baktığını, bütün ihtiyaçlarını karşıladığını, annesinin kendi isteği ve iradesi ile dava konusu taşınmazı devrettiğini, satış yapıldığını, mal kaçırma durumunun söz konusu olmadığını, muvazaalı satış bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mirasbırakana bakımın söz konusu olmadığı, mirasbırakanın başkaca aktif taşınmazının da bulunmadığı, gerçek irade ve amacının mirasçılardan mal kaçırma olduğu, davalının cevap dilekçesi süresinde olmadığından davalı tarafın tanık dinletme talebinin reddedildiği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davalı istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme sonucu haksız ve hatalı, hakkaniyete aykırı karar verildiğini, delillerinin ve beyanlarının dikkate alınmadığını, dava dilekçesinin kendisine usulüne uygun tebliğ edilmediğini, ön inceleme duruşmasından önce cevap dilekçesini ve delillerini bildirdiğini, yargılama sırasında delillerinin toplanmadığını, davacıların iddialarının gerçeği yansıtmadığını, deliller toplanmadan, tek yanlı tanık ifadelerine dayanılarak karar verildiğini, tanık ifadelerinin gerçek dışı olduğunu, davacı ...'in eşi olan tanığı ile aralarında husumet bulunduğunu, annesinin sürekli kendi bakımında olduğunu, diğer çocuklarının anneleriyle ilgilenmediklerini, bu durumun eşiyle ayrılma sebebi olduğunu, boşanma davası ile iş bu davanın farklı davalar olması nedeniyle delil olamayacağı yolundaki Mahkeme kararının ve gerekçesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların mirasbırakana kötü davranışlarda bulunduklarının ceza dosyasında mevcut olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bir evladın görevini aşan şekilde davalının mirasbırakana baktığının ispatlanamadığı, mirasbırakanın taşınmazı temlikteki gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sabit olup davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, eksik inceleme sonucu hatalı, hakkaniyete aykırı karar verildiğini, ... yargılanma hakkının ihlal edildiğini, kararda maddi hatalar bulunduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras ... çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297. maddesinin ikinci fıkrasında; “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Yasa maddesinin bu açık hükmüne göre, mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı asılın aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Somut olayda, dava konusu taşınmazın tapu kaydı davacıların yasal miras payları oranında iptal edilerek, yine davacıların yasal miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesi gerekirken; tapu kaydının tamamı iptal edilerek davalı adına da yeniden tescile neden olacak şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR:

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan "Konya ili, Selçuklu ilçesi, ... Mah. 28974 ada 3 parselde kain 5. Kat, 18 no.lu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı olan tapu kaydının İPTALİ ile muris ...'ın Konya 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/1429 E.- 2019/1348 K. sayılı veraset ilamında belirlenen paylar oranında taraflar adına tapuda kayıt ve TESCİLİNE," cümlesinin çıkartılarak yerine "Konya ili, Selçuklu ilçesi, ... Mah. 28974 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 5. Kat, 18 no.lu bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı olan tapu kaydının mirasbırakan ...'ın Konya 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/1429 Esas, 2019/1348 Karar sayılı veraset ilamında belirlenen davacıların payları oranında iptali ile yine aynı paylar oranında davacılar adına tesciline, kalan payın davalı üzerinde bırakılmasına" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.