Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5303 E. 2023/1689 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, kayden maliki olduğu 35634 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 19 numaralı bağımsız bölümünü, dava dışı babasının maddi sıkıntılar çekmesi üzerine satılığa çıkardığını, davalı ... ile 210.000,00 TL bedel karşılığında daire satışı konusunda anlaştıklarını, taşınmazın satışı için babası ...'a satış yetkisi içeren vekaletname verdiğini, satış yapıldıktan hemen sonra paranın havale edileceğinin taahhüt edildiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalılar tarafından hile ile dolandırıldığını, bu hususta ... Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar, ...'nin ... Kimya Şirketinde çalıştığını, 2016 yılından bu yana tanıdığı ve gıda işi ile uğraşan dava dışı ...'e gıda malzemesi sattığını, söz konusu ticarete istinaden 95.000,00 TL borçlandığını ve borcu ödemediğini, ...'in borcuna karşılık kendisinden alacaklı olduğu yakın arkadaşı ...'ın kızına ait dava konusu taşınmazın tapusunu kendisine devrederek borcunu ifa ettiğini, ...'in bu devir için kendisinden 15.000,00 TL talep ettiğini, 5.000,00 TL'yi davacının babası ...'ın banka hesabına, kalan 10.000,00 TL'yi de ...'e elden ödediğini, dava konusu taşınmazın Karaca Şirketine olan borcun ifası nedeniyle bu şirketin yetkilisi ... adına tapuya tescil edildiğini, davacı tarafın iddialarının haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.11.2019 tarihli ve 2017/643 E, 2019/571 Karar sayılı kararıyla; her ne kadar davacı dava konusu taşınmazın hile ve dolandırıcılık yolu ile davalılar tarafından elinden alındığını iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmiş ise de, ceza soruşturmasına ilişkin dosya, resmi senet örneği, iddia ve savunma ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, hile ve dolandırıcılık iddiasını ve taşınmazın tapu dairesinde satışı sırasında sonradan satış bedelinin kendisine verileceği iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının vekil kıldığı babası ...'ın, ... isimli şahısla herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, borca karşılık dairenin devrinin verildiği beyanının gerçeği yansıtmadığını, her ne kadar soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş ise de kararın tarafına tebliğ edilmediğini, usulsüz tebligat nedeniyle dosyanın henüz kesinleşmediğini, davalı ...'nin kendisini ... ... olarak tanıttığı için ifadesinin alınamadığını, davalının tanık deliline dayanmasına muvafakati olmadığı halde, Mahkemece tanıkların dinlemesi ve hükme esas alınmasının doğru olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 14.04.2022 tarihli ve 2020/125 E, 2022/684 K. sayılı kararı ile Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bilindiği üzere, Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36/1. maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.

2. Öte yandan, hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiçbir şekle bağlı değildir. Aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 179,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.