"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/454 E., 2022/585 K.
DAVACILAR : ..., ..., ... vekilleri Avukat ...
DAVALILAR : ... vekilleri Avukat ..., Av. ..., ... vekilleri Avukat ..., ..., ..., ..., ..., ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkaya Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/73 E., 2021/270 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 205 ada 37 parsel sayılı taşınmazın davacıların babası müteveffa ... adına kayıtlı iken müteveffanın bu taşınmazı ikinci eşi olan ve çocuksuz olarak vefat eden ...'e 19.04.1991 yılında bağışladığını, müteveffa ...'nin bağış yaparken tapu kaydına ''her ne kadar 37 parseldeki arsamı bağış yapsam da çocuklarım bakması durumunda hiç bir hak iddia edemez eşim ...'' şeklinde şerh düştüğünü, ...'e ölene kadar davacı ...’nin baktığını, bağıştaki koşulun gerçekleşmesi nedeniyle bağışın geçersiz olduğunu, taşınmazın 16.08.2016 tarihinde ... mirasçıları adına tescil edildikten sonra 14.07.2017 tarihinde bedelsiz olarak ...’a devredildiğini, ...’in taşınmazı 04.11.2020 tarihinde tanıdığı ...'a devrettiğini, ...'ın ise taşınmazı 27.01.2021 tarihinde ortağı ve sahibi olduğu davalı Şirkete devrettiğini, esasen taşınmazın ... mirasçılarına intikal etmesi nedeniyle davacıların miras hakkının bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... ve ... Ayakkabı Şirketi vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın tapu kaydına güvenilerek iyi niyetle satın alındığını belirterek davanın reddini istemiştir.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde; taşınmazı ... mirasçılarından bedeli karşılığında satın aldığını, iddiaların asılsız olduğunu, müteveffa ...'in bakıma muhtaç olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
3.Davalı ... cevap dilekçesinde; müteveffa ...'in dava konusu taşınmazı kendi parası ile satın aldığını, bakıma muhtaç olmadığını, davacı ...’nin kira ödememek amacıyla ...’in evine taşındığını, davanın kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
4.Davalı ... cevap dilekçesinde; tapu kaydında herhangi bir şerh bulunmadığını, dava konusu taşınmazı müteveffa ...'in ailesinden kalan parayla satın aldığını, bakıma muhtaç olmadığını, iddiaların asılsız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların dava dilekçesinde iddia ettikleri bağış işlemine ilişkin bir kayıt bulunmamakla birlikte dava dilekçesinden bağışın müteveffa ... adına taşınmazın tescil edilmesinden önce yapıldığının iddia edildiği, bu haliyle davacıların iddiasının kadastro öncesi nedene dayalı olduğu, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 19.04.1991 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 19.04.2021 tarihinde açıldığı, taşınmazın kadastro tespitinin kesinleşmesi ile dava tarihi arasında Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, hakkın özü olan ayın isteme hakkının hak düşürücü süreye uğramış olması durumunda, taşınmazın bedelinin tazmini isteğinin de talep edilmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davacıların tescil ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın bağışlama işleminin geçersiz olduğunun tespiti ve iptali istemine dayalı olduğunu, kök tapu kaydının davacıların babası ... adına olduğunu, taşınmazın 1980 yılında müteveffa ...’e bağışlandığını, şartın gerçekleşmesi ile bağışlama işleminin geçersiz olduğunu, ...’e ölünceye kadar davacılar tarafından bakıldığını ve ölümüyle devrin geçersiz hale geleceğini, ...’in mülkiyeti kadastro işlemi ile elde etmediğini, dava dilekçesinde bahsedilen bağış şartının çaplı tasarruf vesikasında açıkça kayıt altına alındığını, bağışlama işleminden çok sonra yapılan kadastro işleminin esas alınmasının hatalı olduğunu, Mahkemenin davanın esasına girerek çaplı tasarruf vesikasının celbi ile resmi kayıtlarda bağışlamanın şarta bağlı olup olmadığını tespit etmesi ve delil toplaması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlamıştır.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosyanın incelenmesinden; davaya konu 205 ada 37 parsel sayılı ve arsa vasıflı 657,50 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 30.07.1980 tarihli ve 67 sıra numaralı tapu kaydı nedeniyle 17.01.1991 tarihinde ... adına tespit edildiği, tespitin 19.04.1991 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 19.04.2021 tarihinde açıldığı ve tespite dayanak teşkil eden tapu kaydının Sarıkaya Adliye Hukuk Mahkemesinin 27.09.1978 tarihli tescil ilamına istinaden hükmen oluştuğu tespit edilmiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...