"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/552 E., 2022/537 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/155 E., 2021/252 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... İli, ...ilçesi,... mahallesi çalışma alanında bulunan 109 ada 77 parsel sayılı taşınmazın davacının mirasbırakanı ...’a ait olduğunu, ancak kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak... adına tespit ve tescil edildiği, daha sonra isim tashihiyle davalı adına tescil edildiğini, davalının Veli mirasçılarına ait diğer taşınmazlar hakkında ortaklığın giderilmesi davası açtığını, söz konusu yanlışlığın ise davaya konu taşınmazın ortaklığın giderilmesi davasına konu edilmemesi üzerine anlaşıldığını ileri sürerek davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamış, davalı vekili yargılama sırasında davanın hak düşürücü süre geçitken sonra açıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşınmazın kadastro tespitinin 15.04.1999 tarihinde kesinleştiği, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalının taşınmaza 1999 tarihindeki Kadastro tespiti ile malik olamadığını, 2017 yılında isim tashihi ile terkin sonucu davalının malik olarak pasif husumet ehliyetini kazandığını, davanın miras hakkına dayalı yolsuz tescilin düzeltilmesi niteliğinde olduğunu, davalının 2017 ylında yaptırdığı tashih ise diğer mirasçıların payını ketmettiğini, davalının da tescilin yolsuz olduğunu keşif sırasında ikrar ettiğini, davanın kadastro öncesi nedene dayalı olmayıp 2017 yılındaki yolsuz tescil sebebine dayalı olduğunu, önceki tarihlerde aleyhine dava açılabilecek bir şahıs bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespite ait tutanakların kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında on yıllık sürenin geçmiş olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlamıştır.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12 inci maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.