"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, süresinden sonra talep edilen duruşma isteğinin reddiyle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, davalı eski eşi ...’ün, evlenmeden önce maliki olduğu 1100 ada 13 parsel sayılı taşınmazda bulunan 39 no.lu bağımsız bölümün annesi diğer davalı ...’e devredilmesini şart koştuğunu, ancak davalının ortak haneye gelmeme eylemlerinin sıklık ve süreklilik arz etmeye başladığını, sadakatsiz eylemler içerisinde olduğunu tespit ettiğini, davalıların fikir ve eylem birliği içerisinde taşınmazın tapu kaydını davalı ...'in üzerine aldıktan ve resmi nikah kıyıldıktan sonra, davalı ...'ün sadakatsiz davranışları ile kendisini boşanmaya zorladığını, sadece evin mülkiyetine kavuşmak için bir evlilik yaptığından dolayı bir an evvel boşanmayı sağlamak ve arzuladığı hayata dönmek adına gururu ile oynadığını, hile ile taşınmazının alındığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmazsa taşınmazın bedeli için şimdilik 1.000,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, taşınmazın bedeli ödenerek satın alındığını, iddianın yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini, davalı ...’e husumet yöneltilemeyeceğini, boşanmanın anlaşmalı olduğunu, sadakatsizliğin söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.03.2022 tarihli ve 2021/56 E., 2022/133 K. sayılı kararıyla; iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı eski eşinin sadakatsiz davranışlarının tanıklarla ispatlandığını, sunulan video ve fotoğraflarla durumun ispatlandığını, boşanmaya davalının davranışlarının neden olduğunu, yazılı delil olarak kredi ödemeleri ve ipotek kaydının bulunduğunu, davalı ...’in alım gücünün olmadığını, satış bedelini ödediğine ilişkin delil olmadığını, taşınmaz davalı ... adına tescil edildiğinden boşanma protokolünde bahsedilmediğini, boşanma davasının türünün yalnızca tarafların ortak iradesi ile ve dava süreci, davanın hızlı bir şekilde sonuçlandırılması amacıyla yapılan bir işlem olduğunu, sadakatsiz davranışların duyulmasını istemediğini, taşınmazın davalı ... ile birlikte olduğu dönemde evlilik öncesi kendisine evlilik birliğinin gerçekleşmesi ve yürümesi amacıyla taşınmazın bağışlaması şartını koştuklarını, bu amaçlarına ulaştıktan kısa bir süre sonra gerçekleşen evlilikte de davacıdan hile ile elde ettikleri taşınmazı uhdelerine geçirmek amacıyla sadakatsiz davranışlar içerisine girdiğini ve evliliği türlü bahanelerle bitirdiğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 09.06.2022 tarihli ve 2022/792 E. 2022/873 K. sayılı kararıyla; davacının taşınmazın devrinin bağış suretiyle yapıldığını yazılı delille ispat edemediği, hile iddiasının ispatlanamadığı, kimsenin kendi muvazaasına dayanamayacağı gerekçesiyle davacı vekilin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinafla dilekçesindeki beyanlarına tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36/1. maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.
2. Öte yandan, hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiçbir şekle bağlı değildir. Aldatmanın öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluyla da kullanılabilir.
3.6100 sayılı HMK'nin 190. maddesinin ilgili kısımları şöyledir: "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.",
4.4721 sayılı TMK'nın 6. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:"Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.03.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.