Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5515 E. 2022/8152 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya yaptığı temliklerin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan temliklerin mirasbırakanın gerçek iradesine uymadığı, bedelsiz ve mal kaçırma amaçlı olduğu, davalı tarafından yapılan bakımın evlatlık görevini aşmadığı, mirasbırakanın malvarlığında makul sınırın aşıldığı, mirasbırakanın temliklerde haklı ve makul bir sebebinin bulunmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : KONYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 13.12.2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar vekili Avukat.... geldiler. Duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakanları ...’in maliki olduğu 9 parsel sayılı taşınmazdaki 3 ve 4 no.lu bağımsız bölümleri davalı oğlu ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, mirasbırakan ve eşinin tüm bakım ve gözetiminin kendisi ve eşi tarafından yapıldığını, temliklerin de bakım ve hizmet karşılığı minnet duygusuyla yapıldığını, mirasbırakanın amacının mal kaçırmak olmadığını, temlik dışı bir çok taşınmazı bulunup makul sınırın aşılmadığını, mirasbırakana ait bir kısım taşınmazların işletilmesi ve gelirlerinden davacıların yararlandığını, mirasbırakanın davacılara çok daha fazla parasal yardımlarda bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın bakıma muhtaç olmayıp davalının mirasbırakana tam bir bakımının bulunmadığı, temliklerin mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1.İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün gerekçesiz olduğunu, temliklerin bakım karşılığı yapıldığının ispatlandığını, mirasbırakanın dava konusu taşınmazların intifa hakkını kendi üzerinde bıraktığını, sadece çıplak mülkiyetlerini devrettiğini, dükkan niteliğindeki taşınmazın kira bedelinin 10 yıl boyunca davacılardan ..., 4 yıl boyunca ... tarafından alındığını, mirasbırakanın tüm mirasçılarına yüklü miktarda parasal yardımlarda bulunduğunu, tanık ...’nın beyanlarının yalan ve iftira niteliğinde olduğunu, bu nedenle bu tanık hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, mirasbırakanın ölümünden 17 yıl sonra eldeki davanın açıldığını, bu durumun davacıların kötü niyetini gösterdiğini ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığını, mirasbırakanın mal kaçırma kastı ile hareket etmediğini, geriye kalan taşınmazlarının değerlerinin çok daha yüksek olduğunu, davacılardan ... ...’e ait inşaatın mirasbırakanın destekleri ile tamamlandığını, yine davacılardan ... ... adına olan 45 no.lu bağımsız bölüm bedelinin yarısının mirasbırakan tarafından ödendiğini, mirasbırakan tüm çocuklarına ayni ve nakdi yardımda bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 09/05/2022 tarihli, 2022/689 Esas, 2022/928 Karar sayılı kararıyla; davalı tarafça, mirasbırakanın davacılara da maddi destekde bulunduğu belirtilerek denkleştirme savunmasında bulunulduğu, ancak tanık beyanlarından da anlaşıldığı üzere dava dışı mirasçı olan kızlarına mirasbırakan tarafından verilen bir şey olmadığı dikkate alındığında denkleştirmenin varlığından söz edilemeyeceği, davalı tarafça yapılan bakımın tüm tanık beyanları dikkate alındığında evlatlık ilişkisini aşar boyutta olmadığı, murisin özel bir bakıma ihtiyaç duymadığı gibi yılın bir kısmında Türkiye'de bir kısmında yurt dışında yaşadığı, ayrıca iki adet taşınmazını davalıya devretmesinin tüm dosya kapsamından anlaşıldığı üzere minnet duygusunu aştığı, dinlenen tanık beyanlarından, mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacı olmadığı, sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunmadığı, dava konusu taşınmazların mirasbırakan tarafından davalıya temlikinin bedelsiz, muvazaalı ve mirasçıdan mal kaçırma amaçlı olduğu, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1-b-1. maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.

V. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

3.Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle mirasbırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.

3.2.2. Bilindiği üzere; HMK'nın 362. maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırk bin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2022 yılı itibarıyla HMK'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000,00TL’lik kesinlik sınırı 107.090,00 TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.

Temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01/06/1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Davalının, davacılar ....,.... ve ...'a yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; pay oranında açılan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.

Somut olayda, mirasbırakan tarafından davalıya devredilen taşınmazların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan toplam 665.000,00 TL değeri üzerinden davacılardan .....ve ...’ın 1/24'er miras payına karşılık gelen değer 27.708,33 TL olup, anılan bu değerin 2022 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.

3.3.2. Davalının, davacılar ... ve ... ...’e yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı olan ve (V/3.2.) no.lu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre (III) ve (IV/3.) no.lu paragraflarda gösterilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ

1. (V/3.3.1.) no.lu paragrafta açıklanan nedenle, davacılar ..., ..., ... ve ... yönünden davalı vekilinin temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE,

2. (V/3.3.2.) no.lu paragrafta açıklanan nedenle, davacılar ... ve ... ... yönünden davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacılar vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı 17.034,05 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 13/12/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.