Logo

1. Hukuk Dairesi2022/559 E. 2022/2909 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

.....

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/12/2020 tarihli, 2018/364 Esas, 2020/246 Karar sayılı kararı ile davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 02/11/2021 tarihli, 2021/453 Esas, 2021/1543 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, 4737 ada 5 parsel sayılı taşınmazının davalılara satış yoluyla temlik edildiğini, davalı ...’in de temlik aldığı payı diğer davalı ...’e devrettiğini öğrendiğini, satışın yokluğunda yapıldığını, davalılar hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ..., zamanaşımı süresinin dolduğunu, taşınmazı satın alıp üzerine ev yaptığını, tüm satışların resmi şekilde yapıldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı ..., davaya cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasında, taşınmazı emlakçı aracılığıyla satın aldığını, satışın üzerinden 21 yıl geçtiği için tapuda ne şekilde satış yapıldığını ve satışı yapan bayanın davacı olup olmadığını hatırlayamadığını beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/12/2020 tarihli, 2018/364 Esas, 2020/246 Karar sayılı kararıyla, davaya konu taşınmazın resmi satış senedinde bulunan “okudum” yazısının davacıya ait olduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olduğu, davacının senetteki imzanın hile ile attırıldığına yönelik herhangi bir iddiasının bulunmadığı, sahtecilik iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili, 25/04/2017 tarihli bilirkişi raporunun çelişkilerle dolu olduğunu, teknik ve uzman jandarmaya ait olan kurumların bilirkişi kurullarına dosyanın gönderilerek inceleme yapılmasının gerekli olduğunu, tanık dinletme taleplerinin kabul edilmediğini, savcılık dosyasında dinlenen tanıkların yok sayıldığını, davalılara yemin teklifinde bulunma haklarını kullanmak istediklerini, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 02/11/2021 tarihli, 2021/453 Esas, 2021/1543 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın devrine ilişkin resmi akit tablosunda bulunan yazının davacıya ait olduğunun Adli Tıp Kurumunun denetime elverişli raporu ile sabit olduğu, imza incelemesinin bilimsel verilere göre yapıldığı, evrakta sahtecilik iddialarının tanıkla ispatlanacak bir husus olmadığı, sahtecilik iddiasının kanıtlanamaması nedeniyle davanın reddine dair verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, tanık dinletilmesini talep etmelerine rağmen taleplerinin kabul edilmediğini, soruşturma dosyasında dinlenen tanık beyanlarının yok sayıldığını, davalılara yemin teklifinde bulunma haklarını kullanmak istediklerini, davalı ...’in duruşmadaki beyanının kısmi ikrar niteliğinde olduğunu, satış bedelleri arasında tutarsızlık bulunduğunu, resmi satış senedindeki yazı ve imzanın davacıya ait olmadığını, bu hususta Jandarma Kriminal ve en üst makamlardan şüpheye yer bırakmayacak şekilde rapor aldırılmasını talep ettiklerini, hükme esas alınan raporun çelişkili ve şüpheli olduğunu ileri sürerek, hükmün bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025. maddesinde, "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır." düzenlemelerine yer verilmiştir.

Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır. Oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) numaralı paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 07/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.