"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : HATAY 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - BEDEL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil,bedel davası sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalılar vekillerince istinafı üzerine Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 03/12/2021 tarihli 2021/493 Esas, 2021/1575 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, davalılar ... ve ... vekili tarafından yasal süresi içerisinde duruşma istekli ve davalılar ..., ... ve ... vekil tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 13/09/2022 Salı günü için yapılan tebligatlar üzerine temyiz eden bir kısım davalılardan asil ... ve vekilleri Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalılar ... vd.vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı. Süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ...’ın 9523 parsel sayılı taşınmazını davalı kızı ...’ya, 9542 parsel sayılı taşınmazını davalı kızı ...’a, 9524, 9525,15290,16183 ve 16185 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu ...’a, 16186 parsel sayılı taşınmazını davalı oğlu ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, ...’ın 9524 parsel sayılı taşınmazı davalı ...’e, ....’nın da, dava dışı ...’a satış yoluyla devrettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığını, ... ve ...’e devredilen 16185 ve 16186 parsel sayılı taşınmazların tevhit edilerek 17248 parsel sayılı taşınmazın oluştuğunu, ... ve ...’in 17248 parsel sayılı taşınmaz üzerine yapılacak bina için dava dışı müteahhit ... İnşaat Ltd.Şti ile Gayrımenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzaladıklarını, anılan sözleşme gereğince 17248 parsel sayılı taşınmazın 1620/2537 payının dava dışı ... İnşaat Taahhüt Tesisat Ltd.Şti’ne devredildiğini,17248 parsel sayılı taşınmaz üzerine bina yapıldığını ve kat irtifakı tesis edildiğini, 1, 4 ve 21 nolu bağımsız bölümlerin davalı ..., 2,3 ve 22 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek, davalılar adına kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise, dava dışı ...’a devredilen 9524 parsel sayılı taşınmaz ve dava dışı ... İnşaat Taahhüt Tesisat Ltd.Şti’ne devredilen 17248 parsel sayılı taşınmazdaki 1620/2537 pay yönünden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ... ve ..., mirasbırakanın sağlığında tüm çocuklarına birer parsel verdiğini, ancak davacıya verilen 9514 parsel sayılı taşınmazın davacının talebi ile davacıya devredilmeden mirasbırakan tarafından dava dışı ...’e satıldığını ve satış bedelinin tamamını davacının aldığını, mirasbırakanın paylaştırdığı taşınmazlar dışında geride bir çok taşınmazının bulunduğunu, dava konusu 9524 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan tarafından davalı kızı ...’ya devredildiğini, dava konusu 15290 parsel sayılı taşınmazın ise aile mezarlığı yapılmak üzere ...’a devredildiğini, 9526 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan tarafından dava dışı ...’a satış yoluyla devredildiğini, mirasbırakanın satış bedelini hayır işlerine harcadığını, ...’ın yıllar sonra taşınmazı ...’dan satın aldığını, 16183 ve 16185 parsel sayılı taşınmazların ise mirasbırakandan bedeli ödenmek suretiyle satın alındığını, ...’ın son iki yıl yatalak olan mirasbırakana baktığını, temliklerde mal kaçırma amacının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
2. Davalılar ..., Fatma ve İrdah, mirasbırakanın sağlığında taşınmazlarının bir kısmını hak dengesini gözetir şekilde tüm mirasçılar arasında paylaştırdığını, bu paylaşımda bir kısım mirasçının taşınmaz, bir kısım mirasçının ise bedel aldığını, mirasbırakanın geriye bir çok taşınmazının kaldığını, davacının tüm bakım ve ihtiyaçlarının mirasbırakan tarafından karşılandığını, temliklerin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince, mirasbırakanın davacıyı bilerek miras paylaşımının dışında tuttuğu, mirasbırakan tarafından üçüncü kişiye devredilen dava dışı başka bir taşınmazın satış bedelinin davacıya verildiği hususunun davalılarca ispatlanamadığı, temliklerin mal kaçırma amacıyla bedelsiz olarak yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 9524 parsel sayılı taşınmaz yönünden 10.000,00 TL tazminatın davalı ...’den tahsiline, 16182 parsel sayılı taşınmaz yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, 17248 parsel sayılı taşınmazda dava dışı ... İnşaat Ltd.Şti’ne devredilen paya ilişkin tazminat talebinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
2.1.Davalılar ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; mirasbırakanın, mirasçıları arasında ayırım yapmaksızın hak dengesini gözetir şekilde paylaşım yaptığını, temliklerin muvazaalı olmadığını, mahkemece davacı tarafa dava değeri üzerinden harcın tamamlanması için kesin süre verildiğini, ancak davacı tarafça bu kesin süre içinde harcın yatırılmadığını, mahkemece bu durumda dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mirasbırakanın her çocuğuna bir parsel verdiğini, davacının kendisine verilen parseli arkadaşı Mehmet Sözmez’in eşine sattığını ve satış bedelini davacının bizzat aldığını, mirasbırakanın paylaştırdığı taşınmazlar dışında 8 adet daha taşınmazı bulunduğunu, davacı ve ailesinin tüm ihtiyaçlarının mirasbırakan tarafından karşılandığını, buna karşılık davacının mirasbırakana kötü davrandığını, hakaret ve tehdit ederek, darp ettiğini, mirasbırakanın dava konusu 15290 parsel sayılı taşınmazın aile mezarlığı olarak ayrılmasını vasiyet ettiğini, bu nedenle hiç bir çocuğun bu taşınmazı almak istemediğini, bu nedenle mirasbırakanın bu taşınmazı davalı ...’a devrettiğini, mirasbırakanın 9526 parsel sayılı taşınmazını 52.000,00 TL bedelle ...’a sattığını, satış bedelini hayır işlerinde kullandığını, davalı ...’ın yıllar sonra bu taşınmazı Yılmaz’dan 82.000,00 TL bedelle satın aldığını, işlemlerin hepsinin gerçek olduğunu, 16183 ve 16185 parsel sayılı taşınmazların ... tarafından bedeli ödenerek mirasbırakandan satın alındığını, satış bedelinin bir kısmının mirasbırakanın banka hesabına havale edildiğini, bir kısmının ise mirasbırakana elden nakit olarak ödendiğini, mirasbırakanın ölümünden 2 yıl önce kalça kemiğini kırdığını ve yatalak hale geldiğini, bu dönemde mirasbırakana davalı ...’ın baktığını, muvazaa iddiasının ispatlanamadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2.2. Davalılar ..., ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davacı tarafa peşin harcı tamamlamak üzere 1 aylık kesin süre verildiğini, bu süre içerisinde harcın tamamlanmamasına rağmen dosya işlemden kaldırılmayarak davaya devam edildiğini, mirasbırakanın sağlığında hak dengesini gözeten, tüm mirasçıları kapsar şekilde paylaştırma yaptığını, mirasbırakanın iradesinin mal kaçırma olmadığını, mirasbırakanın davacıya da taşınmaz bedeli verdiğini, mirasbırakanın geride 8 adet daha taşınmazının kaldığını, tanık beyanları ile bu durumun ispatlandığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 03/12/2021 tarih 2021/493 Esas, 2021/1575 Karar sayılı kararıyla; mirasbırakanın ölümünden sonra tüm mirasçılara intikal eden taşınmazlar dışında doğrudan muris tarafından davacıya devredilen herhangi bir taşınmaz bulunmadığı, davalı ...’a devredilen 16185 ve 16186 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalı ...’ın dava konusu parselleri bedeli karşılığı satın aldığına yönelik beyanda bulunduğu, bunun ispatı için Garanti Bankası’na ait 26.11.2014 tarihli banka dekontunun delil olarak sunulduğu, dekontun açıklama kısmında parsel bedeli olarak verildiğinin yazıldığı, ancak, her iki parsel için mirasbırakana taşınmazların satıldığı gün 70.000 TL yatırılmasına rağmen alınan bilirkişi raporuna göre taşınmazların devir tarihi itibariyle 16185 nolu parsel değerinin 494.429,00 TL; 16186 nolu parsel değerinin 456.924,00 TL olduğu ve taşınmazların toplam bedeli ile yatırılan bedel arasında fahiş fark bulunduğu, davalılara devredilen taşınmazların çokluğu, satış tarihindeki değerleri, mirasbırakanın mal varlığına göre satmaya ihtiyacının olmadığı gözetildiğinde temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğu, HMK'nun120. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın tescil istenilen yerin değerinden ibaret olacağı, mahkemece davacıya eksik harcın tamamlanması için verilen muhtıranın usulüne uygun olmadığı, davalıların istinaflarında ileri sürdükleri hususların yerinde olmadığı, İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalılar ... ve ... vekili tarafından duruşma istekli, davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından süresinde temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri Özetle
2.1.Davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarına ek olarak, cevap dilekçesinde yemin deliline dayanılmasına rağmen mahkemece davalı yana yemin teklif hakkı hatırlatılmadan sonuca gidilmesinin doğru olmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.2.Davalılar ..., ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis ve üçüncü kişilere temlik edilen taşınmaz için bedel istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. Muris muvazaasında 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706. Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
3.2.2. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK.'nın 362.maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2021 yılı itibarıyla HMK.'nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00 TL’lik kesinlik sınırı 78.630,00 TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.
3.2.3. Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil davalarında davacılar ve davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
3.2.4. Diğer taraftan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 tarihli ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.
3.3. Değerlendirme
Davalılar ..., İrdah, Fatma ve ... yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde;
3.3.1. Somut olayda, dava konusu 9523 parselin davalı ...’ya, 9542 parselin davalı ...’a, 9524 parselin davalı ...’ya, 16186 parselin davalı ...’e, 8515290, 16183 ve 16185 sayılı parsellerin davalı ...’a devredildiği, 9526 parselin dava dışı ...’a, Yılmaz tarafından da ...’a devredildiği, ... adına kayıtlı 16185 parsel sayılı taşınmaz ile ... adına kayıtlı 16186 parsel sayılı taşınmazın 27.01.2017 tarihinde tevhit işlemi sonucunda oluşan 17248 parsel sayılı taşınmazda 38077/76110 payın davalı ..., 38033/76110 payın davalı ... adına tescil edildiği, 15.12.2017 tarih ve 14054 yevmiye nolu işlemle ...’in taşınmazdaki adına kayıtlı paydan 23933/76110 payını, ...’ın adına kayıtlı paydan 24667/76110 payını satış suretiyle dava dışı ... İnşaat Ltd.Şti’ne devrettikleri, ... ve ...’in ... İnşaat Limited Şirketi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdettikleri ve 17248 parsel sayılı taşınmazda 29.12.2017 tarihinde tesis edilen kat irtifakı ile dava konusu 1, 4 ve 21 nolu bağımsız bölümlerin davalı ..., 2, 3 ve 22 nolu bağımsız bölümlerin davalı ... adına tescil edildiği, 9524 parsel sayılı taşınmazın davalı ... tarafından dava tarihinden önce dava dışı üçüncü şahsa satıldığı, davacı tarafından bu parsele yönelik davalı ...’dan 10.000,00 TL tazminat talep edildiği, mahkemece de davalı ... yönünden bu bedele hükmedildiği ve anılan davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı açık olup, 9523 parselin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri 365.560,00 TL, davacının 4/40 olan miras payına isabet eden değeri 27.417,00 TL, 9542 parselin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri 304.172,00 TL, davacının miras payına isabet eden değeri 22.812,90 TL, 9524 parselin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri 392.375,00 TL, davacının miras payına isabet eden değeri 29.428,12 TL, 2, 3 ve 22 nolu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan toplam değeri 705.000,00 TL, davacının miras payına isabet eden değeri 52.875,00 TL, 9526, 15290, 16183 parseller ile 1,4 ve 21 nolu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle keşfen saptanan toplam değeri 1.739.730,92 TL, davacının miras payına isabet eden değeri 130.479,81 TL olup; bu miktarlardan davalı ... yönünden dava değerinin 2021 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırının üzerinde kaldığı, ancak davalılar.... ve ... yönünden dava değerlerinin 2021 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
3.3.2. Yukarıda açıklanan nedenden ötürü, davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmü temyiz eden davalılar ..., İrdah, Fatma ve ... yönünden temyiz dilekçelerinin değerden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
3.3.3. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre ve özellikle, davalı tarafça yemin deliline dayanılmasına rağmen mahkemece yemin teklif hakkı hatırlatılmadan sonuca gidildiği yönündeki itirazların istinaf incelemesinde ileri sürülmediğinden, temyiz incelemesine getirilemeyeceği gözetildiğinde Bölge Adliye Mahkemesince kararın (IV.3.) numaralı bendinde yer verilen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalılar ...ve ....’in temyiz dilekçelerinin değerden REDDİNE; alınan peşin harçların temyiz eden davalılar ... ...'e iadesine
2- Davalı ...’ın yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davacı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalılardan alınmasına, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalı ... yönünden kendisine devredilen taşınmazların toplam değerinden, davacının miras payına isabet eden değer üzerinden belirlenecek karar ve ilam harcından sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek aşağıda yazılı 6.746,33 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ...’tan alınmasına, 13/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.