"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/333 E., 2022/5 K.
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasında görülen kadastro harici bırakılan yerin tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesin'ce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... Beldesinde (... köyü) bulunan tahminen 4500 m² miktarında sınırları belirtilen yine tahminen 7.000 m² miktarında sınırları belirtilen taşınmazların tapulama (kadastro ) çalışmaları sırasında kadastro tespit harici bırakıldığını, taşınmazların kadastrodan sonra müvekkili tarafından imar ve ihya edilerek tarla haline getirildiğini, taşınmazların tarla haline getirildikten sonra uzun yıllar buğday, yulaf, susam vs.ekmek ve dikmek suretiyle ekonomik amacına uygun olarak kullanıldığını öne sürerek dava konusu taşınmazların müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasının usulden ve esastan yoksun olduğunu ve reddinin gerektiğini, nizalı taşınmazın kadastro tespiti sırasında taşlık, kayalık, çalılık ve fundalık olması sebebiyle tespit harici bırakılan, idari tahkikat tutanağında belirtildiği üzere Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, bu sebeplerle taşınmazın imar, ihya ve zilyetlikle kazanıma elverişli olmadığını, usulden ve esastan yoksun davanın reddine, TMK 'nın 713 üncü maddesi gereği taşınmazın ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10.03.2015 tarih 2012/337 Esas 2015/135 Karar sayılı kararıyla; zilyetlikle kazanım şartları davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, fen bilirkişilerinin 29.07.2013 tarihli rapor ve ekindeki krokilerde (B) harfi ile göstermiş oldukları 4009.09 m²'lik taşınmaz ile (C) harfi ile göstermiş oldukları 3085.72 m²'lik taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, teknik bilirkişilerin 29.07.2013 tarihli krokili raporunun karara eklenmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 23.12.2020 tarih ve 2020/9773 E. 2020/6296 K. sayılı kararıyla; Mahkemece özellikle 6360 sayılı Kanun uyarınca Antalya ilinin mülki sınırlarının büyükşehir belediyesi sınırı olarak belirlendiği, büyükşehir sınırlarındaki köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliklerinin sona erdiği ve böylelikle, büyükşehir belediyelerinin de tescil davalarında ilgili kamu tüzel kişiliği olarak yasal hasım sıfatını kazandıkları dikkate alınarak davacıya davasını ...'na yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkilinin sağlanması halinde Büyükşehir Belediyesinin de savunma ve delillerinin sorulması gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi ve Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17 nci maddelerindeki zilyetlikle kazanım şartlarının davacı lehine gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile, Fen bilirkişilerinin 29.07.2013 tarihli rapor ve ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen 4.009,09 m²'lik taşınmaz ile (C) harfi ile gösterilen 3.085,72 m²'lik taşınmazların davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, (C) harfli kısım yönünde araştırmanın eksik olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Türk Medeni Kanunu’nun 713 üncü maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Davacı; ... Mahallesi, tescil harici bırakılan krokide "C" ve "B" harfi ile gösterilen taşınmaz bölümleri hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır.
2. Davalı Hazine vekilinin yalnızca "C" ile gösterilen taşınmaz bölümüne ilişkin temyiz itirazları yönünden;Mahkemece kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği için aranan şartların bulunduğu gerekçesiyle kabule karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa bu tutanakların dayanağı belgeler getiriltilmemiş, belgelerdeki sınırların dava konusu taşınmazı ne şekilde okuduğunun tespiti yapılmamıştır. Bunun yanında, davacı adına senesizden tespit edilen taşınmazlara ilişkin araştırma usulüne uygun şekilde yapılmamış, TMK'nın 713 üncü maddesinin 4-5 inci fıkaraları gereğince yasal ilan yapılmamış, hava fotoğrafları bu konuda uzman olmayan orman bilirkişisi tarafından incelenmiştir.
3. O halde Mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları (tespite esas dayanakları) tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilmeli, Harita Genel Müdürlüğü WEB sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden(imar planı içerisinde ise bu tarihten) 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, komşu taşınmazlara ait kadastro tutanakları, hükmen oluşmuş iseler mahkeme dosyaları celp edilmeli;
4. Bundan sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 1 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı keşif sırasında, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, taşınmazın imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli;
5. Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın ağaç yaşları ve bahçe olmadan önce tarımsal faaliyette kullanılıp kullanılmadığı, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı, taşınmazın ne zaman imar ihya edildiği ve tamamlandığı hususlarını açıklayan, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; Mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı;
6. Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisinden taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın taşlık-çalılık gibi imar ihyaya muhtaç olan yerlerden mi yoksa boş (hali) nitelikte mi bulunduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli;
7. Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli;
8. 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve ilgili Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma Ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2 nci maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Değinilen hususlar göz ardı edilip karar verilmesi doğru değildir.
9. Öte yandan, TMK'nın 713/5'inci maddesinde belirtilen gerekli ilanların internet sitesinde mutlak surette yapılarak yararı olan kişilere itiraz hakkı tanınması gerektiğinin düşünülmemiş olması da isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı Hazine vekili vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
2. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
19.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.