Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7037 E. 2024/218 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın davacıya ait kısmının tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacıya taşınmazın tüm paydaşlarını davaya dahil etmesi için kesin süre verilmesine rağmen, davacının bu eksikliği gidermemesi nedeniyle aktif dava ehliyetinin olmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da yerel mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle kararı onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/102 E., 2022/174 K.

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan (eski 494 parsel) 295 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 1500 m2 lik kısmının davacının zilyetliği ve tasarrufu altında olmasına rağmen kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı adına tespit gördüğünü ileri sürerek tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini, olmadığı takdirde taşınmaz üzerine davacı tarafından yapılan evin tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 19.04.2016 tarihli ve 2015/750 E. 2016/189 K. sayılı kararı ile; davalının davaya konu taşınmazın kayıt maliki olmadığı gerekçesiyle husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 24.06.2020 tarihli ve 2020/1184 Esas, 2020/2159 Karar sayılı kararıyla; “... Mahkemece öncelikle eski 494 parsel, yeni 295 ada 4 sayılı taşınmazın davacı dışında başka paydaşlarının da bulunması nedeniyle kendisi dışındaki diğer paydaşlarının da yöntemince davaya katılımını sağlamak üzere süre ve imkan tanınarak aktif dava ehliyetindeki eksiklik giderildikten sonra davanın konusu olan 295 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır....” gerekçesiyle bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme isteği Dairenin 25.02.2021 tarihli ve 2020/10374 E.,2021/1714 K. sayılı kararıyla reddedilmiştir.

B. Mahkemece Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıya 295 ada 4 parsel sayılı taşınmaz yönünden tüm paydaşların davaya katılımını sağlaması husunda kesin süre verildiği, kesin süreye rağmen eskiliğin giderilmediği aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davacının kendi adına tescil talep ettiğini bu nedenle dava açmakta hukuki yararı ve ehliyeti bulunduğunu, aksi kanaat halinde davacı dışındaki pay maliklerinin davaya dahil edilmesi için kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro tespiti öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-d , 115/1 maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'a tabi davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının davacıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...