Logo

1. Hukuk Dairesi2022/726 E. 2022/1443 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVALILAR : .

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı Hazine tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili, İstanbul İli, ... Köyü 2, 6, 13, 14, 28, 398, 15 sayılı parsellerin davalıların murisi ... adına tespit edilmiş olduğunu, Bakırköy Tapulama Hakimliğinde 1975/121 Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan tespite itiraz davasının davalıların murisi olan ...'un ölü olduğundan bahisle reddedildiğini ileri sürerek çekişme konusu taşınmazların davalılar adına tespitinin iptali ile davacı Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, 13 no.lu parselin tescilinden sonra davalının Bakırköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1982/149 Esas sayılı dosyasında tapu iptal davasını açtığını, yapılan yargılama sonunda 27/01/1982 tarihli ve 1982/149 E., 1984/6 K sayısı ile 14.800 m2 yüz ölçümlü tarlanın 1/2 hissesinin ayrılarak davalı adına tapuda tescil edildiğini ileri sürerek, davanın davalı yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Bozma ilamı sonrası davaya dahil edilen dahili davalı ... vekili dahili davalının satın almış olduğu 398 parsel sayılı 8000 m2 yüz ölçümlü taşınmazın satın alınması sırasında tapu kaydında mülkiyetin nakline engel olacak herhangi bir kayıt ya da tedbir bulunmadığını, dahili davalının iyi niyetli üçüncü kişi olarak bu taşınmazı satın aldığını, gerek satıştan önce gerek satıştan sonra olsun bu davadan haberdar olmadığını, tapu kaydına dayanarak ve iyiniyetle bedelini ödemiş olduğunu ve satın aldığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.

Bozma ilamı sonrası davaya dahil edilen dahili davalı ... vekili, dahili davalının iyi niyetli olarak dava konusu 398 parsel no.lu taşınmazı satın aldığını, bu gayrimenkulün satışına engel bir durumun mevcut olmadığını, bu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufunda bulunan taşınmazlardan olmadığını, davacının davadan önce Bakırköy 1. Bölge Tapu Müdürlüğüne yapılan itirazının komisyonca reddedildiğini, bu durumun da haklı olduklarını kanıtladığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.

Bozma ilamı sonrası davaya dahil edilen dahili davalı ... vekili, tapu iptal ve tespiti ile Hazine adına kaydını talep etmiş olduğu İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, ... Mahallesi 1 pafta, 28 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak Bakırköy Tapulama Müdürlüğünün 28/11/1998 tarihli komisyon kararı ile tüm itirazların reddedildiğini, tapunun tedavül görmüş ve sonunda davalılardan Haydar oğlu ...'un tapu maliki olduğunu, dahili davalı ...'ın Haydar oğlu ...'tan taşınmazı 07/01/1998 tarihinde iyiniyetli üçüncü kişi olarak satın aldığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/04/1981 tarihli ve 1980/426 E., 1981/159 K. sayılı kararıyla; Harçlar Kanunu'nun 30. maddesi gereğince harç ikmal edilmeksizin duruşmaya devam edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle duruşmaya devam olunamadığına dair karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 02/05/1985 tarihli ve 1985/5764 E., 1985/5511 K. sayılı ilamı ile; "...Hazine ve diğer kamu kuruluşlarının özel yasalarına göre bağlı bulundukları bakanlığın veya kamu tüzel kişiliğinin yazı ile yerel örgüte talimat verilmesi için imkan tanınması gerektiği ile Harçlar Yasasına göre HMUK 409. maddesi gereğince dosyanın başvuruya bırakılması gerekirken nihai karara bağlayacak şekilde hüküm kurulmasının da isabetsiz olduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar

26.10.1989 tarihinde Küçükçekmece’de Adliye kurulması sebebiyle yargılamanın devam ettiği Küçükçekçemece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/03/2020 tarihli ve 1990/997 E., 2020/181 K. sayılı kararıyla; dava konusu İstanbul İli, Başakşehir İlçesi, ... Köyünde kain 6, 15, 28, 398 parseller ile eski 13 parselin ifraz edilmesiyle oluşan 1548 parsel ve 1549 parsel sayılı taşınmazların davacı Hazinenin dava dilekçesinde belirttiği gibi mübadele zamanında göç eden Rum köylülerinden Türk Hükümeti'ne kalan taşınmazlar olduğu hususunda davacının davasını ispatlayamadığı, bu taşınmazların davacı Hazine adına tapuda kayıt ve tescilini gerektirir ispata yarar delillerin davacı tarafından dosyaya sunulamamış olması ve bu taşınmazların uzun yıllardan beri davalılar tarafından iyiniyetli olarak malik sıfatıyla kullanılıyor olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle; dava konusu edilen ve tapuda güncel kaydıyla İstanbul İli, Başakşehir İlçesi, ... Köyü, Sıçanlı Mevkiinde kain 2 ve 14 parsel sayılı taşınmazların davacı Hazine adına kayıtlı olması nedeniyle bu iki taşınmaz yönünden davacı Hazine’nin hukuki menfaati olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; ... Köyü eski adıyla Ayayorgi olan köy yerinin 1924 yılında Lozan Anlaşması gereği Selanik Vilayeti Drama livası Kovitsa Köyünden mübadele yoluyla Türkiye’ye getirilen Türklerin yerleşim birimine dönüştüğünü, 10/06/1930 tarihli Ankara Anlaşması ile Rumların Türkiye’de bıraktıkları menkul ve gayrımenkul malların mülkiyetinin Türk hükümetine geçtiğini, dosya arasında bulunan emsal kararlara rağmen mahkemece haksız olarak davanın reddine dair karar verildiğini ileri sürerek, temyiz isteminde bulunmuştur.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Kadastro sonucunda İstanbul İli, Başakşehir İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 2 parsel sayılı 3.350,00 m2 ve 14 parsel sayılı 3.700,00 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar hükmen Hazine adına; 6 parsel sayılı 5.300,00 metrekare, 28 parsel sayılı 2.208,67 metrekare, 15 parsel sayılı 3.950,00 metrekare yüzölçümlü taşınmazlar hükmen ... adına, 398 parsel sayılı taşınmaz komisyon kararı ile Mehmet Uykucu adına, 13 nolu parselin ifrazından oluşan 1548 ve 1549 parsel sayılı taşınmazlardan 1548 parsel sayılı taşınmaz 5.200,00 metrekare yüzölçümü ile ..., 1549 parsel ise 14.800,00 metrekare yüzölçümü ile ½' şer hisselerle ... ve ... adına hükmen tespit ve tescil edilmiş bilahare taşınmazlarda imar ve satış işlemleri gerçekleşmiştir.

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.

6.2.Hukuki Nitelendirme

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."

713. maddesinin 1. fıkrasında “ Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.”

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların tespiti başlıklı 14. maddesinde “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.” düzenlemeleri yer almaktadır.

6.3.Değerlendirme

Kararın (IV/2.) numaralı paragrafında yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak (IV.3.) paragraftaki gerekçelerle yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.