"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/720 E., 2022/958 K.
ASIL VE BİRLEŞTİRİLEN
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/161 E., 2021/24 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacılar, ... ve 44 parsel sayılı taşınmazların 1/2 payının mirasbırakan babaları ...'a ait olmasına rağmen kadastro sonucunda davalı kardeşleri adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının 1/2 payının miras payı oranında kısmen iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemiş; 29.09.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile 126 ada 50 parselin de dava edildiğini belirtmiş; Mahkemece talebin reddi üzerine açılan birleştirilen davada, 126 ada 50 parsel sayılı taşınmazın tamamının mirasbırakan ...’dan intikal ettiğini, kendileri tarafından taşınmaza 1996 yılında 2 katlı ev inşa edildiğini, kadastro çalışmalarında tamamının davalı adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı, asıl davada; dava konusu taşınmazların mirasbırakan babaları ile ilgisinin bulunmadığını, babasının anne bir baba ayrı kardeşi amcası ...’e ait olduğunu, ona da babası ... ’den kaldığını, amcasından bedelini ödeyerek satın aldığını; birleşen davada ise mirasbırakanın hakkı bulunmadığını, taşınmazın amca ...’e ait olduğunu, davacılar dışında diğer kardeşler ve kendisinin ...’in açtığı davaların masraflarının, inşaat nakliye masraflarının karşılanması suretiyle maddi manevi şekilde yardım ettiklerinden davacılar dışındaki kardeşlere bırakıldığını, diğer kardeşlerin de payını 2008 yılında kendisine verdiğini, 50 parselin küçük ve ocak parası harmanı olduğunu, tamamının kendisine verildiğini, kendisinin izni ile annesinin ev yaptığını, ...'dan kalan taşınmazlar için davanın derdest olduğunu, ...’in ... köy, ...’ın Of nüfusuna kayıtlı olduğunu, taşınmazların da bu şekilde evveliyatının ...’e ait olduğunu kanıtladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.02.2019 tarih tarihli ve 2017/283 E., 2019/15 K. sayılı davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararın davalı davacılar ve mirasçı ... tarafından istinaf edilesi üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi 21.06.2019 tarih 2019/909 E, 2019/1106 K. sayılı kararı ile; mirasçı ... ’nın usulünce açılmış davası olmadığı ve davada taraf sıfatı bulunmadığından hukuki yarar yokluğundan istinaf dilekçesinin reddine, diğer tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile eksik araştırma yapıldığı, 126 ada 50 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunduğu bildirilen yapının 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/2 inci maddesi hükmü gözetilerek kim tarafından meydana getirildiğinin tespiti, tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerhi yönünde olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, asıl ve birleştirilen her dava için ayrı ayrı yargılama gideri ve vekalet ücreti belirlenmesi, infaza elverişli hüküm kurulması gerektiği belirtilerek Mahkemesine gönderilmiş, Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.02.2021 tarih tarihli ve 2019/161 E., 2021/24 K. sayılı kararı ile; dava konusu taşınmazların tarafların mirasbırakanı ... ile 126 ada 42 ve 44 parsel maliki ...'un babası olan ... tarafından sağlıklarında ... isimli kişiden satın alındığı, taşınmazların tek başına ...'e ait olmadığı, ... tarafından davalı ...'e satış yapıldığı iddiasının davalı tarafından ispatlanamadığı, dava konusu 126 ada 50 parsel sayılı taşınmazın ise 1/2 payının ...’a ait olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin 26.03.2021 talebi üzerine Mahkemenin 11.06.2021 tarihli hükmün tamamlanmasına ilişkin ek kararı ile dava konusu 126 ada 50 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında "2 katlı kargir ev ve tarlası" vasfıyla davalı ... adına tespit edildiği, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıkların söz konusu evin davacı ... ve annesi tarafından tüm kardeşler adına yaptırıldığını beyan ettiği, evin ... mirasçılarına ait olduğu ve hüküm kurulurken yalnızca bir kısım malike ait olan muhdesatın tutanağın beyanlar hanesinde gösterilmesi gerektiğinden evin 1/8 payının davacı ...'a, 1/8 payının davacı ...'a, 6/8 payının davalı ...'a ait olduğuna dair tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Kalkandere Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen karar ve ek kararına karşı davalı ile davacılar tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
1.Davalı vekili istinaf dilekçesinde; pay oranında talepte bulunulamayacağını, taşınmazların ... ’a ait olduğunu, 42 ve 44 parseldeki yarı payın bu nedenle ... ’e ait olduğunu, 50 parselin tamamının ... tarafından kendisine verildiğini, 50 parseldeki evin iziniyle annesi tarafından yaptırıldığını, mirasbırakan adına tescili gereken yerler için açılan davanın derdest olduğunu, ek kararın hatalı olduğu davacıların evde hakkı olmadığını, terekeye ilişkin talebin tüm mirasçılar tarafından dava edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; birleştirilen davanın reddine ilişkin kısmın hatalı olduğunu, 50 parselin ...’a ait olduğunu, evin davacı ... tarafından yapıldığını, ret miktarı yönünden vekalet ücretinin hatalı hesaplandığını, ek kararın ise yanlış olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan evin ... tarafından yapıldığının ispat edildiğini, davalının bu taşınmaz üzerindeki evde hiç hakkı bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 09.06.2022 tarihli ve 2022/359E., 2022/752K. sayılı kararıyla; taşınmazların mirasbırakan ve kardeşi ... tarafından satın alındığı ve kullanıldığı, dava konusu evin ... mirasçılarına ait olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Taraf vekilleri temyiz dilekçelerinde; istinaf dilekçelerindeki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713 üncü, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü, HMK 297 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalının tüm, davacıların aşağıdaki bent dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
2.Birleştirilen dava konusu 126 ada 50 parsel sayılı taşınmazda bulunan evin mirasbırakan ... mirasçılarına ait olduğu tespit edilmesine rağmen, hükmün tamamlanmasına ilişkin kararda davacıların miras payı dışında kalan tüm payın davalıya ait olduğuna ilişkin tapuya şerh düşülmesine karar verilmesi doğru değildir.
3.Öte yandan, kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır. Mahkemelerce kurulan hükümler infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte olmalıdır. Devletin sicil oluşturmadan kaynaklanan görevi kamu düzeniyle ilgili olduğundan bu hususun re’sen gözetilmesi gerekmekte olup Mahkemece asıl davanın kabulü ile dava konusu 126 ada 42 ve 44 parsel sayılı taşınmazlar yönünden infaz sırasında tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi de isabetli değildir.
4.Ne var ki, anılan hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacıların değinilen yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine “Asıl davanın kabulüne, dava konusu ... ada 42 parsel ve 126 ada 44 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına olan tapu kaydından mirasbırakan ...’ın Of Noterliği 22.06.2018 tarih 5841 yevmiyeli mirasçılık belgesindeki davacıların miras payları oranında iptali ile 1/16 payın davacı ... adına, 1/16 payın davacı ... adına tapu kayıt ve tesciline, kalan payın davalı üzerinde bırakılmasına”, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine “Birleştirilen davanın kısmen kabulü kısmen reddine, dava konusu ... ada 50 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydından mirasbırakan ...’ın Of Noterliği 22.06.2018 tarih 5841 yevmiyeli mirasçılık belgesindeki davacıların miras payları oranında iptali ile 1/16 payın davacı ... adına, 1/16 payın davacı ... adına tapu kayıt ve tesciline, kalan payın davalı üzerinde bırakılmasına” cümlelerinin yazılmasına, hüküm tamamlanmasına ilişkin 11.06.2021 tarihli ek kararın (1) numaralı bendinde yer alan “6/8 payının davalı ...'a” ibaresinin hükümde çıkarılmasına, hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde ilgililere iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi