Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7630 E. 2023/618 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilen taşınmaz satışlarının iptali ve tescili ile bedel taleplerine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalılardan birinin resmi satış işlemlerinde diğer davalının temsilcisi olarak hareket ettiği ve adına kayıtlı taşınmaz bulunmadığı gözetilerek, bu davalı yönünden husumet yokluğundan davanın reddine ve davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle, karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

KARAR : Asıl ve birleştirilen davada davalılar ..., ... ve ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San. Ltd. Şti.'nin istinaf talebinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine - asıl ve birleştirilen davada davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve asıl dava yönünden tüm taşınmazlar için tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, birleştirilen davada davanın davalılar ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş. yönünden reddine, bedel talebi yönünden davanın davalı ... yönünden kabulüne

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil- bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalılar ... Şarküteri Ltd.Şti- ... - ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince asıl ve birleştirilen davada davalılar ..., ... ve ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San. Ltd. Şti.nin istinaf talebinin HMK'nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine, asıl ve birleştirilen davada davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve asıl dava yönünden tüm taşınmazlar için tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, birleştirilen davada davalılar ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine, bedel talebi açısından davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalılardan ...- ... Şarküteri Ltd.Şti ve ... vekilleri tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak saptanan 07.02.2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat ..., davalılar ... v.d. vekili Avukat Berki ... geldiler, duruşmaya başlandı, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl davada davacı, maliki olduğu 764 – 765- 2424 ada 3, 2437 ada 2, 349 ada 9 ve 44, 325 ada 286, 320, 321, 329 ada 10 ve 20 no.lu parsellerin murislerinden kaldığını, yalnız ve yaşlı olması nedeniyle taşınmazları işletemeyeceği için kiralanması amacıyla davalılarla sözleşme yaptığını, oğlu olan davalı ...'na vekaletname verdiğini, diğer davalıların kendisini kandırdığını, hileli yollarla taşınmazları bedelsiz olarak devraldıklarını, devrin çok düşük bedelle yapıldığını, birleştirilen davada davacı, dava konusu 2424 ada 3 no.lu parselin davalı ... tarafından 20.09.2019 tarihinde davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş.ye satılarak devredildiğini, bunun muvazaalı olduğunu, davalılar hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını ileri sürerek, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Asıl davada davalılar ..., ... ve ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnş. Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti., davacının taşınmazların işletilmesi ve kendisine pay verilmesini teklif ettiğini, aralarında danışmanlık sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşme uyarınca her türlü gideri kendilerinin karşıladığını, davacının intikal işlemleri bitince artık kendileri ile çalışmayacağını, işlerini oğlunun yürüteceğini söylediğini, kendilerini vekillikten azlettiğini, oğlu ...'nu vekil tayin ettiğini, taşınmazların bedeli ödenerek alındığını belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.

2.Birleştirilen davada davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş, taşınmazı bedelini ödeyerek aldığını, 1.092.000,00 TL ödeme yapıldığını, diğer davalı ..., alım satım işlemlerinin davacının iradesi ile yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılar ..., ... ve ...'nün vekalet görevini kötüye kullanmak suretiyle 02.07.2019 tarihli ve 13901 yevmiye numaralı ve 20.09.2019 tarihli ve 20983 yevmiye no.lu satış işlemleri ile dava konusu taşınmazları davalılardan ... ile diğer davalı ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık ... Ltd. Şti. ile birleştirilen dosyada davalı ... Besicilik Sanayi ve Ticaret AŞ. adına devrettikleri, taşınmazların satış tarihindeki rayiç değerlerine kıyasla çok daha ucuz tutarda devredilmesinin vekilin sadakat ve özen borcuna aykırılık teşkil ettiği, davacının oğlu olan davalı vekil ... ile vekil olan diğer davalılar ... ve ...'nün çıkar ve iş birliği içerisinde olduğu, asıl ve birleştirilen davanın diğer davalıları ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık ...San. ve Tic. Ltd. Şti ile ... Besicilik Sanayi ve Ticaret AŞ.nin kötüniyetinin ispat edilemediği, vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilecek durumda olmadıkları, dinlenen tanık beyanları ile de bu hususların sabit olduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar ...-... ve ... Şarküteri ... Ltd.Şti vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Asıl ve birleştirilen davada davacı vekili istinaf dilekçesi ile ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San. Ltd. Şti.nin yetkilisinin ... olduğunu, taşınmaz bedeli ödediğine dair belge sunmadığını, taşınmaz satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark olduğunu, diğer davalı şirket olan ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş.nin 2010 yılından bu yana Tekirdağ ilinde faaliyet gösteren köklü firma olduğunu, 2424 ada 3 no.lu parseli değerinin çok altında aldığını, taşınmazın gerçek değerini bilmesi gerektiğini, iyi niyetli 3. kişi konumunda olmadığını, bedel yönünden verilen kararların hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Asıl ve birleştirilen davada davalılar ..., ... ve ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesi ile taşınmazların öncelikle davacının oğlu davalı ...'na verilen Beyoğlu 31. Noterliğinin 26.06.2019 tarihli ve 19062 yevmiye no.lu vekaletname ile devredildiğini, davacı ve davalı oğlunun kötüniyetli olarak birlikte hareket ettiğini, taraflar arasında 02.07.2018 tarihli danışmanlık sözleşmesi yapıldığını, davacının murisi ... ...'ın terekesinin tespiti ve intikaller için müvekkillerin uğraştığını, taşınmazların bedelleri ödenerek alındığını, tanık anlatımları ile taşınmaz bedellerinin elden davalı ...'na ödendiğinin ispatlandığını, müvekkili ...'ye devredilen taşınmaz olmadığını, onun yönünden ret kararı verilmesi gerektiğini, ayrıca müvekkili şirket yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasına rağmen maktu vekalet ücretine hükmedildiğini, bunun hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı tanıklarının beyanlarında ..., ... ve ...'nun ortak olduğunu, taşınmazların 550.000 USD karşılığında satıldığını, paranın ...'na verildiğini, tapu harcı için ... ve ...'nün traktör tamircisi arkadaşlarından 25.000,00 TL borç aldığını, ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş.nin taşınmazı bedelini ödeyerek aldığını belirttikleri, davalı ...'nun Mahkemeye verdiği dilekçede, davalı ... ve Sebahattin'in annesi ve kendisini dolandırdığını, taşınmazlar için ödeme yapmadığını, tapu harcı için bile tamirci arkadaşından borç aldığını belirttiği, bu haliyle davalılar ... ve ...'nün diğer davalı ... vasıtasıyla davacı üzerinde ... telkin ettiği, taşınmazların intikal işlemleri ve değerlendirilmesi için davacı ile sözleşmeler yaptıkları, davacının kendilerine güvenerek oğlu davalıya vekâletname verdiği, bu vekâletname ile taşınmazları üzerlerine geçirdikleri, taşınmaz bedellerinin ödendiğine dair ispatlarının olmadığı, ancak birleştirilen davada davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş.nin 2424 ada 3 no.lu parseli bedelini ödeyerek satın aldığı, iyiniyetli 3. kişi konumunda olduğu, Mahkemenin asıl davada davalı ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnş. Tem. San. ve Tic. Ltd. Şti. için 329 ada 20 no.lu parsel yönünden verdiği tapu iptali tescil talebinin reddi ve bedele hükmedilmesi kararının hatalı olduğu, şirket yetkilisinin ... olduğu ve bedelin ödendiğine dair bir ispatının bulunmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleştirilen davada davalılar ..., ... ve ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San. Ltd. Şti.nin istinaf talebinin ...nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine, asıl ve birleştirilen davada davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve asıl dava yönünden tüm taşınmazlar için tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, birleştirilen davada davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine, bedel talebi yönünden davanın davanın davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalılar ...- ... Şarküteri Ltd.Şti ve ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili dilekçesinde, davalılardan sadece ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın reddine yönelik verilen kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu verildiğini, Yargıtay içtihatlarında iyiniyetin detaylı olarak araştırılması, incelemenin yüzeysel olmaması gerektiğinin vurgulandığını, temyize konu 2424 ada 3 parsel no.lu taşınmaz da dahil olmak üzere dosya kapsamında bahsedilen tüm taşınmazların devrinin müvekkilinin bilgisi olmadan yapıldığını, davacının taşınmazların satışına dair bir iradesinin hiçbir zaman mevcut olmadığını, 2424 ada 3 parsel no.lu taşınmazın davalılardan ...'a hukuka aykırı devredilmesinden sonraki tarihte bile iş bu taşınmazın zilyetliğinin müvekkilinde olduğunu, davalı ... Besicilik San. ve Tic. A.Ş.nin davacının gasp edilen taşınmazlarından en değerlisini neredeyse yarı yarıya bir değer farkıyla edindiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar ..., ... Şarküteri Ltd.Şti ve ... vekili dilekçesinde, davalı ...'nun, davacının öz oğlu olduğunu, gerek bu dava özellinde gerekse de davacının diğer tüm dava ve miras hukuki problemlerinde davacı ... ile diğer davalı oğlu Can'ın birlikte hareket ettiklerini ve kötüniyetli olarak, planlı bir şekilde iş bu haksız davayı birlikte ikame ettiklerini, ispat yükünün davacıda olduğunu, müvekkillerinin kötüniyetli oldukları ve diğer davalı ... ile birlikte hareket ettiklerine ilişkin en ufak bir delil bulunmadığını, dosyaya konu vekaletnamelerin her birinin davacının kendi rızası ile verildiğini, hile ile alınma gibi bir durumun söz konusu olmadığını, tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere davaya konu taşınmazların satış bedelinin davalı ...'na elden ödendiğini, taşınmazların satışından davacının haberdar olduğunu, davaya konu 11 adet taşınmazdan hiçbirinin müvekkili ...'ye devredilmediğini, dolayısıyla ... yönünden davanın husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, onun yönünden de kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bilindiği üzere, Türk Borçlar Kanunu'nun temsil ve vekalet aktini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu ... unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan ... sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır.

Vekâletin kapsamı, sözleşmede açıkça gösterilmemişse, görülecek işin niteliğine göre belirlenir. (TBK'nin 504/1) Sözleşmede vekaletin nasıl yerine getirileceği hakkında açık bir hüküm bulunmasa veya yapılan işlem dış temsil yetkisinin sınırları içerisinde kalsa dahi vekilin bu yükümlülüğü daima mevcuttur. Hatta malik tarafından vekilin bir taşınmazın satışında, dilediği bedelle dilediği kimseye satış yapabileceği şeklinde yetkili kılınması, satacağı kimseyi dahi belirtmesi, ona dürüstlük kuralını, sadakat ve özen borcunu göz ardı etmek suretiyle, makul sayılacak ölçüler dışına çıkarak satış yapma hakkını vermez. Vekil edenin yararı ile bağdaşmayacak bir eylem veya işlem yapan vekil değinilen maddenin son fıkrası uyarınca sorumlu olur. Bu sorumluluk BK'da daha hafif olan işçinin sorumluluğuna kıyasen belirlenirken, TBK'da benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin sorumluluğu esas alınarak daha da ağırlaştırılmıştır.

2. Vekil ile sözleşme yapan kişi 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşme geçerlidir ve vekil edeni bağlar. Vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu husus vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalır, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamaz.

3. Ne var ki, üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, TMK'nın 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Söz konusu Yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) göz önünde tutulması zorunludur. Aksine düşünce kötü niyeti teşvik etmek en azından ona göz yummak olur. Oysa bütün çağdaş hukuk sistemlerinde kötü niyet korunmamış daima mahkum edilmiştir. Nitekim uygulama ve bilimsel görüşler bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm ve davalılar vekilinin ise aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davalılardan ...'nün resmi satış işlemlerinde, diğer davalı ... Şarküteri Gıda Tarım Hayvancılık İnşaat Temizlik San.ve Tic. Ltd. Şti.nin temsilcisi olarak hareket ettiği, Sebahattin adına bir devir işlemi yapılmadığı, onun adına kayıtlı herhangi bir taşınmaz bulunmadığı anlaşılmakla, bu davalı yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi ve kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru değildir.

3.Ne var ki, anılan hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı vekilinin tüm ve davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının B bendine;

7 numaralı fıkra olarak; " Davalılardan ... yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine",

8 numaralı fıkra olarak; " Davalı ... kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL maktu ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalı ...'e verilmesine" cümlelerinin yazılmasına,

Kararın bu şekliyle 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,

03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar vekilleri için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.02.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.