Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7777 E. 2023/5241 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kardeşine sattığını iddia ettiği taşınmazın satış bedelini tahsil edemediği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil, bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, satış bedelinin ödenmediği ve hileye maruz kaldığı iddialarını ispatlayamaması, davalının ise yemin deliliyle savunmasını ispat etmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2173 E., 2022/1554 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 28. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/133 E., 2021/113 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, kayden maliki olduğu 490 ada 32 parsel sayılı taşınmazdaki 7 nolu bağımsız bölümünü davalı kardeşine bedeli karşılığında sattığını, ancak bu güne kadar çeşitli sebepler göstererek satış bedelini ödemediğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, dava konusu taşınmaz 1994 yılında haricen davacı, ve dava dışı kardeşleri ... ile birlikte ortak olarak satın aldıklarını, akabinde 2002 yılında bedeli ortak olarak ödenmek suretiyle tapusunun belediyeden alındığını, 2011 yılında taşınmazın kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile müteahhide verildiğini, sözleşme kapsamında yapılacak inşaattan üç kardeşe 2 adet normal ve 2 adet dubleks daire verileceğinin kararlaştırıldığını, inşaatın tamamlanmasından sonra bahsi geçen 4 adet dairenin tapusunun davacı adına çıkarıldığını, kardeşlerin daha sonra aralarında yaptığı taksim anlaşmasına göre davacıya 1 adet dubleks daire, kendisine 1 adet normal daire ve dava dışı diğer kardeşe 1 adet normal dairenin verilmesi, geriye kalan 1 dubleks dairenin satılarak parasının ortaklaşa paylaştırılması konusunda anlaştıklarını, davacının satılmasına karar verilen daireyi kendisinin satın almak istediğini söylemesi üzerine diğer kardeşlerin davacının teklifini kabul ettiğini, ancak daha sonra davacının satın alacağını beyan ettiği dubleks dairenin bedelini ödemeyeceğini, bu dairenin de kendisine verilmesini, kabul etmemeleri halinde diğer dairelerin tapusunu devretmeyeceğini söyleyerek kendisini ve diğer kardeşi tehdit ettiğini, kendisinin mecbur kalarak davacının isteğini kabul etmesi üzerine davacı tarafından davaya konu 7 numaralı bağımsız bölümün kendisine devredildiğini, davacının isteğini kabul etmeyen diğer kardeş ... tarafından davacıya karşı Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/122 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın hak düşürücü süreye uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 28. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.07.2021 tarihli ve 2019/133 Esas, 2021/113 Karar sayılı kararıyla; tapu devrine rağmen taşınmazların tüm satış bedelinin ödenmediği konusundaki ispat yükü davacıya ait olup davacının alacaklı olduğuna dair kanıt sunamadığı, yemin deliline başvurduğu, davalının da usulüne uygun yemin ettiği, böylelikle hile iddiasını ve alacağa ilişkin iddasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemedeki beyanlarını tekrarla, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.10.2022 tarihli ve 2021/2173 Esas, 2022/1554 Karar sayılı kararıyla;davacının hile iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde yargılama aşamasında ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü iddialarını yineleyip kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36/1 inci ve 39/1 inci maddeleri

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun (HMK) 190 ıncı maddesi ve 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun (TMK) 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.