Logo

1. Hukuk Dairesi2022/8120 E. 2023/3304 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespit tutanağının kesinleşme tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin 3. fıkrası uyarınca kadastro tespit tutanağının kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından ikame edilen dava sonucunda ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/111 Esas, 2013/113 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, bilirkişi raporunda A ve B ile gösterilen kısımların eldeki davada da davacı olan ... adına tesciline karar verildiğini, kararın onanarak kesinleştiğini, aynı bilirkişi raporunda C ile gösterilen kısma hükümde yer verilmediğinden bu kısma ilişkin infaz işleminin yapılamadığını ve bu durumun hak kaybına neden olduğunu ileri sürerek C harfi ile gösterilen taşınmaz için de tapu kaydının iptali ile davacı adına tescil hükmü kurulmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ilamı ile davacının talebinin reddedildiğini ve kararın bu şekliyle kesinleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hak düşürücü sürenin önceki tarihli yargılamayla kesildiği ve davanın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; derdestlik itirazında bulunduklarını, önceki yargılama ile davacının talebinin reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, davanın iyi niyetli olmadığını, davalı lehine tanık ve mahalli bilirkişi beyanları bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; önceki yargılamaya konu taşınmazların davacı adına tescil edildiğini, davacının hükmü temyiz etmediğini, davalının temyiz itirazları reddolunarak kesinleşen hükmün infaz edildiğini, C harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün hükümde yer almaması nedeniyle infazının yapılamadığını, davacının bu nedenle hak kaybına uğradığını, hak düşürücü sürenin önceki yargılama ile kesildiğini, ayrıca kararın daha önce Yargıtay denetiminden geçmesi nedeniyle eldeki hükmün de istinaf yerine temyiz kanun yoluna tabi olması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastrodan önceki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin 3. fıkrasında "Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." düzenlemeleri mevcuttur.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere kadastro tespit tutanağının 17.01.2008 tarihinde kesinleşmiş ve davanın 13.09.2018 tarihinde açılmış olmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.