"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/446 E., 2022/737 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2012/576 E., 2018/442 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili; 111 ada 39, 41, 43, 71, 91, 120, 128, 136, 153, 161, 112 ada 8, 34, 117 ada 1, 119 ada 5 ve 31 parsel sayılı taşınmazları davalıların kök mirasbırakan dedeleri ...’den çocukları olan ...... ve...ya kaldığını, davalıların mirasbırakanı olan...’ın taşınmazlardaki 1/3 miras payını kardeşi...’ın oğlu olan davacıya 10.09.1964 tarihli harici senet ile sattığını ve o tarihten bu yana davacı tarafından kullanıldığını ancak kadastro çalışmalarında 1/3 payın davalıların mirasbırakanı... adına tescil edildiğini ileri sürerek, taşınmazların ... adına kayıtlı 1/3'er payının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ... ve ...; çekişmeli taşınmazların kök mirasbırakan ...’den geldiğini, davacının Almanya’da çalıştığı zaman babalarının hissesini kiraladığını, tapulu yerlerde malik sıfatıyla zilyetliğin mümkün olmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın sübuta ermediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, Mahkeme tarafından yazılı olan satış belgesinin dikkate alınmadığını, müşterek mirasbırakan ...’den kalan yerlerin mirasçılar arasında taksim yapıldığının sabit olduğunu, amca-yeğen arasında miras payı devri yapıldığını, davacının yurtdışında olması sebebiyle davacı adına ... in satış belgesinde vekaleten hareket ettiğini, miras payını satan...’ın “kardeşimin oğlu ...” diye kendi el yazısı ile yazdığını belirterek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile çekişmeli taşınmazların satıldığı iddia edilen tarihte tapusuz oldukları ve mülkiyetin nakli için zilyetliğin devredilmesi gerektiği, zilyetliğin devredildiğinin ispatlanamadığı, davacının tanık deliline dayandığı, Mahkeme tarafından davacı tarafa tanıklarını bildirmek üzere süre verilmediği ancak davacı tarafça istinaf dilekçesinde bu yönde bir itirazda bulunulmadığı istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonucunda Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle,Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi harici satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi,
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.