"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
Kadastro Mahkemesinden görevsizlikle gönderilen, taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, 104 ada 35 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 22/a çalışmasında taşınmazının 18000 metrekare yüz ölçümündeki bölümünün davalılar adına tespit gördüğünü, taşınmazın kendisine mirasbırakanlarından kaldığını, halen taşınmazda 27800 metrekareyi kullandığını, taşınmazın yenileme sonrası 97770 metrekare olarak tespit edildiğini ileri sürerek 104 ada 35 parsel sayılı taşınmazın miktarının 27800 metrekare olarak tespitine, davalılar adına yapılan tespitin iptaline kararı verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, usule uygun tebliğe rağmen davaya süresinde cevap vermemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Kadastro Mahkemesince davacının 3402 Sayılı Yasa'nın 22/2-a maddesi uyarınca tespite itiraza ilişkin davasının reddine, dava konusu 104 ada 36 ve 60 parsel sayılı taşınmaz bölümlerine yönelik davasında talebin mülkiyete yönelik olduğu belirtilerek Mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, kaldı ki 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun (TMK) 713/1., 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince tapulu taşınmazların zilyetlik yolu ile kazanılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, kararın eksik inceleme ile verildiğini, aslında ... adına kayıtlı iken Hazine adına kaydedilmiş olan taşınmaza ait herhangi bir inceleme yapılmadığını, dava konusu taşınmazlarda davacının 1992 tarihli tesis kadastrosundan önce de zilyet ve malik konumunda olduğunu, fakat yapılan tesis kadastrosu sırasında kadastro memurları tarafından kayıtların yanlış tutulduğunu, taşınmazın gerçek sahibinin davacı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; çekişmeli taşınmazların kadastro tespitinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 11.maddesine göre yapılan 30 günlük askı ilan süresi sonunda 31.10.1992 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 10.07.2017 tarihinde açıldığı, davanın açılış tarihi ile kadastro tespitinin kesinleştiği tarihler arasında 10 yıldan fazla süre geçtiği, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3.maddesi uyarınca kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra "kadastrodan önceki nedenlere" dayanılarak dava açılamayacağı, hak düşürücü sürenin, hakim tarafından re'sen dikkate alınması gereken dava şartlarından olduğu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1.b.1. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilmiştir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.07.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.