"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1493 E., 2022/1138 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/184 E., 2021/311 K.
Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ..., adına kayıtlı 42573 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların tapu kütüğünün beyanlar hanesinde 9168 m²'nin Hazine fazlalığı olduğu yönünde şerh bulunduğunu, bu taşınmazların 248 ada 171 no.lu kök parselin ıslah-imar çalışmalarıyla bölünmesi sonucunda oluştuğunu, belirtilen şerhin 1945 yılında yapılan kadastro çalışmaları neticesinde yanlışlıkla ve hiçbir hakka dayanılmaksızın konulduğunu, ıslah imar çalışmaları sonucu oluşan tüm parsellere de sirayet ettirildiğini, ana taşınmazdan bölünerek oluşan dava dışı taşınmazlardaki şerhlerin kaldırılması talebiyle açılan davaların kabul ile sonuçlanıp kesinleştiğini ileri sürerek taşınmazlardaki fazlalık şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında ölümü üzerine davayı mirasçıları takip etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, davanın pasif husumet yokluğu, hak düşürücü süre ve zamanaşımı nedeniyle reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının 1945 yılında yapıldığı, 268 ada 8 parsel olarak tespit ve tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesinde 9168 m² Hazine fazlalığı şerhi bulunduğu, kök parselin ifrazı ile oluşan 248 ada 171 parselin beyanlar hanesinde de aynı şerhin bulunduğu, bu parselden ıslah-imar planı çalışmaları sonucu oluşan dava konusu 42573 ada 6 ve 7 parsellerin beyanlar hanesine de aynı şerhin aktarıldığı, kadastro öncesi sebebe dayalı şerhin terkini talepli davada 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili, Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazların beyanlar hanesinde bulunan Hazine fazlalığı şerhinin kadastro tespitinden önce değil, kadastro tutanağının kesinleşmesinden sonra konulduğunu bu sebeple kadastrodan önceki sebeplere dayanıldığının söylenemeyeceğini, sicil kayıtlarının hukuki dayanağının kalmadığını, aynı kök parselden gelen taşınmazlarla ilgili emsal nitelikte şerhin terkinine yönelik verilen kararların kesinleştiğini, toplanan delillere göre davanın kabulü gerekirken reddine ilişkin kararın hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu 42573 ada 6 ve 7 parsellerin geldisi olan kök 248 ada 8 parselin, 03.11.1945 tarihinde kesinleşen kadastro tutanağında Hazine fazlalığı şerhinin bulunduğu ve kök parselin ifrazı ile oluşan yeni parsellere de fazlalık şerhinin aktarıldığı, İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarlayarak kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu kaydının beyanlar hanesinde Hazineye ait olduğu belirtilen miktar fazlalığı şerhinin terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2510 sayılı İskan Kanunu'nun 23 üncü maddesi, 5543 sayılı İskan Kanunu'nun 19 uncu maddesi, 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 42 nci maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/D maddesi ve 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacılar vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.