Logo

1. Hukuk Dairesi2022/835 E. 2023/6007 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1033 E., 2021/1936 K.

DAVA TARİHİ : 20.10.2016

HÜKÜM/KARAR : Davanın kabulü / Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/777 E., 2018/262 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu ... ilçesi ...köyü 106 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, davacıların kardeş olduğunu ve taşınmazın davacılara mirasbırakanlarından intikal ettiğini, eklemeli zilyetlik süresi ile birlikte 60 yılı aşkın zamandır davacıların zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek 106 ada 23 parsel sayılı taşınmazın davacılar adına eşit payla tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde, davacıların çok uzun zamandır dava konusu taşınmazı zilyetliğinde bulundurduğunu iddia ettiği takdirde vergi kayıtlarını ibraz etmesi ve taşınmazın kendilerine ne şekilde intikal ettiğini somut belgelerle ispat etmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın 1963 yılı 53 numaralı Toprak Tevzi

Komisyonunun 59 parsel numaralı taşınmazından revizyon gördüğünü, Hazine'nin özel mülkiyetindeki taşınmazlardan olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı Hazine adına 4753 sayılı Kanun uyarınca oluşan tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı ancak tapunun tesisinden geriye doğru davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46 ncı maddelerinde öngörülen 20 yıl süre ile malik sıfatıyla zilyetlik koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, yargılama sonunda davacılar lehine eksik vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönden düzeltilmesini talep etmiştir.

2.Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle, Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesinde aranan şartlar gerçekleşmeden davacılar lehine hüküm kurulduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılılık görülmemesi nedeniyle davacı vekilinin ve davalı Hazine vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, davacı tarafın uzun süre zilyetlik iddiasına dayanması halinde bunu vergi kayıtları ile ispatlaması gerektiğini, dava konusu taşınmazın sulu arazi olup olmadığının tespit edilmediğini, taşınmazın Hazine'nin özel mülkiyetinde olduğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46 ncı maddeleri,

3. Değerlendirme

1. Kadastro sırasında, ... ilçesi ...köyü çalışma alanında bulunan 106 ada 23 parsel sayılı 2.085,82 metrekare yüzölçümündeki tarla vasıflı taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesinde davacıların işgalinde olduğu gösterilmek suretiyle Toprak Tevzi Komisyonu çalışmaları sonucunda oluşan 08.11.1963 tarih, 473 sıra no.lu tapu kaydına dayanılarak Hazine adına tespit edilmiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince, davacılar lehine 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü ve 46/1 inci maddelerinde belirtilen koşulların oluştuğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddedilmiştir.

3. Ne var ki; Mahkemece, hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur. Dava konusu 106 ada 23 parsel sayılı taşınmaza ilişkin belirtmelik tutanağının dosyada bulunmadığı tespit edilmiş, taşınmazın kadastro tutanağında toprak tevzi uygulamasında ve fen bilirkişi raporunda 62 parsel içinde kaldığı belirtilmesine rağmen mahallinde yapılan keşifte mahalli bilirkişilere 59 parsel sayılı taşınmazın belirtme tutanağı okunmuş, Hazine adına oluşan tapu kaydının 1963 tarihli olmasına rağmen aynı köy mahalli bilirkişinin doğum tarihinin 1962 olduğu, davacıların zilyetliklerini bilebilecek yaşta olmayan mahalli bilirkişi beyanı hükme esas alınmış, dava konusu taşınmazın doğu sınırında 104 ada 1 parsel sayılı mera vasıflı kamu orta malı bulunmasına rağmen yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim mera mı yoksa Toprak Tevzii Komisyonunca oluşturulan mera parseli mi olduğu yöntemince araştırılmamış, hava fotoğraflarından yararlanılmamıştır.

4. Hal böyle olunca; dava konusu taşınmazın tespitine esas alınan tapu kaydının oluşumuna dayanak belirtmelik tutanakları, belirtmelik haritası, toprak tevzi haritası, belirtmelik tutanağında uygulanan vergi kayıtları getirtilmeli dosyada mevcut değilse çekişmeli taşınmazın Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya ikmal edilmelidir.

5. Daha sonra, elverdiğince yaşlı (taşınmazın tespitine esas alınan tapu kaydının oluşum tarihinden 20-25 yıl öncesini bilebilecek yaşta), tarafsız ve yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan, taşınmazların bulunduğu köyde ve komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek 3’er kişilik mahalli bilirkişi kurulu, belirtmelik tutanağında imzası bulunan bilirkişi ve muhtar ile azalardan sağ olanlar ve taraf tanıkları ile fen (teknik) bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulunun katılımıyla mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır.

6. Yapılacak keşifte vergi kayıtları ada bazında uygulanmaya çalışmalı dinlenilecek mahalli bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, mera vasfında olup olmadıkları ya da mera niteliğindeki taşınmazdan kazanılıp kazanılmadıkları, mera vasfında değil ise veya komşu mera parselinden kazanılmamış ise kime ait bulundukları, kimden kime nasıl intikal ettikleri, kim ya da kimler tarafından, hangi tarihten itibaren ve ne şekilde kullanıldıkları, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu tarihten (1963 yılından) geriye doğru davacı taraf ve bayilerinin maliki evvellerinin 20 yılı aşkın zilyetliklerinin bulunup bulunmadığı, belirtmelik tutanağında icarcı olarak adı geçen kişinin kim olduğu ve icarcı olup olmadığı, taşınmazın belirtmelik tutanağında bahsedildiği üzere kaçak kişilerden kalıp kalmadığı, varsa komşu kadastro tutanaklarında dava konusu taşınmazı ne okuduğu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanları arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalıdır.

7. Fen (teknik) bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, kadastro paftası ile toprak tevzii paftasının ölçekleri çakıştırılmak sureti ile hazırlanmış ayrıntılı kroki ve rapor alınmalı; 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulundan dava konusu taşınmazın öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera parselinden nasıl ayrıldığı, aralarında doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı, meradan açılan bir yer ya da meranın devamı niteliğinde olup olmadığı, üzerinde ekonomik amaca uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı ve ekonomik amaca uygun zilyetlik varsa hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü açıklatılıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafları jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişilere tevdi edilerek stereoskop aletiyle incelenmeleri neticesinde taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, öncesinin ne olduğunu, imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor hazırlatılmalıdır.

8. 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve ilgili Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulup aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2 nci maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenmeli, Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden Hazine harçtan muaf olduğundan, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.