Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1008 E. 2024/2910 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi yapılan taksim iddiasına dayalı olarak taşınmazın bir kısmının tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların iddia ve savunmaları, keşif ve bilirkişi raporu ile tanık beyanları doğrultusunda, taşınmazın bir kısmının davacıya ait olduğunun tespit edilmesi ve davacının zilyetliğinin de bulunması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1951 E., 2022/857 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ulus Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/22 E., 2021/163 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, Bartın ili, Ulus ilçesi, ... köyünde bulunan 165 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinde kendisi adına, 165 ada 2 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına, 165 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ise ... mirasçıları adına tespit gördüğünü, köylerinde kadastro tespitleri başlamadan önce babalarından kalan ... isimli taşınmazı kendisi, davalı ... ve dava dışı ... mirasçıları bir araya gelerek aralarında eşit şekilde üçe taksim ettiklerini, bu taksim sırasında o tarihte aza olan ve şu anda köyde muhtarları olan ...’ nün hazır olduğunu, taksimin bu şekilde yapıldığını, sınırların belirlendiğini, taşınmazın buna göre kazıklandığını, kadastro tespitine hazır hale getirildiğini, kadastro tespitlerinin de buna göre yapıldığını düşündüğünü, 2017 yılında taksim neticesinde kendisine düşen yer içerisinde kalan kurumuş yaşlı bir ağacı kestiğini ve şikayet edildiğini, bunun neticesinde bu yerin bir kısmının davalı adına yazıldığını öğrendiğini, kazıkların halen yerinde durduğunu ileri sürerek 165 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile bu taşınmazda kendisine ait olan yaklaşık 300 m2'lik kısmın 165 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenerek adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, kadastro tespitleri başlamadan önce davacı ... ve ... ile bir araya gelerek aralarında ... isimli taşınmazı ikiye böldüklerini, sonrasında ise taşınmazın üst tarafının bir bölümünü (2’ ye böldükleri bölümlerden biri) eşit şekilde 3’ e taksim edip sınırlarını belirlediklerini ve söz konusu taşınmazın üst tarafının bu şekilde kazıklandığını, sonrasında bu üç bölüme numara verilerek kura çekildiğini, çekilen kura sonucu davacıya “ artık herkes kendisine ait olan yerin alt kısmını da alsın, üst tarafta paylaştığımız kısmın alt tarafı için de kura çekmeye gerek yok” dediğini, bunun üzerine tarafların tamam diyerek anlaştıklarını, kendisinin kadastro tespitleri sırasında yurtdışına gideceğinden aynı zamanda o tarihte köy muhtarı olan davacıya paylaştıkları şekilde taşınmazları yazdırmasını söylediğini, paylaşılan kısmın alt tarafına ayrıca kazıklama yapılmadığını, üst kısmına göre aşağısının da paylaşılacağını, şu anda paylaşılan kısmın alt tarafında bulunan kazıklamanın taksimden sonra yapıldığını, bu durumu kabul etmediklerini, kadastro tespitlerinin davacı tarafından yaptırıldığını, davacının haksız şekilde bu davayı açtığını, kadastro tespitleri yapılırken davalının Almanya’ da olduğunu, davacının bu davayı açmasının nedeninin kendisine( davalıya) ait taşınmazda bulunan ağacı kesmesinden dolayı hakkında açılan ceza davası olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Ulus Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.09.2021 tarihli ve 2019/22 Esas, 2021/163 Karar sayılı kararıyla; davanın kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu, davacı tarafın Bartın ili, Ulus ilçesi, ... köyü 165 ada 2 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan belli bir kısmın tapu kaydının iptali ile 165 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle kendisi adına tescilini talep ettiği, yapılan keşif ve dinlenen tanık beyanları ve mahalli bilirkişi beyanlarından dava konusu 165 ada 2 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan fen bilirkişileri raporunda A harfi ile gösterilen 999,10 m2'lik kısmın davacı ...' e ait olduğu, 165 ada 2 ve 1 parselin öncesinde bir bütün iken, taraflar arasında taksim edildiği, davalının gösterilen bu yerde herhangi bir hakkının bulunmadığı, mahallinde yapılan keşifte dava konusu edilen yerde bulunan çitlerin kadastro paftasında gösterilen sınırlara göre yapılmadığının mahalli bilirkişilerce beyan edildiği, gerçek sınırların zeminde yer alan kazıklara göre olması gerektiği, davacı tarafın davasında haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin köyünde kadastro çalışmaları başlamadan önce babalarından kalan ... isimli taşınmazın üst tarafını davacı ..., ... oğlu ... ve müvekkili bir araya gelerek aralarında önce 2'ye böldüklerini, sonrasında ise bu taşınmazın üst tarafının bir bölümünü (2'ye böldükleri bölümlerden birini) eşit şekilde 3'e taksim edip sınırları belirlediklerini ve söz konusu taşınmazın üst tarafının bu şekilde 3'e bölündükten sonra, bölünen bu üst tarafın kazıklandığını ve kadastro yazımına hazır hale geldiğini, daha sonra böldükleri bu bölümlere numara vererek kura çektiklerini, çekilen kura sonucu parsellerin sınırlarının belirlendiğini, sadece eşit şekilde 3'e bölünen üst kısma kazıklama yapıldığını ve sınırların belirlendiğini, bunun dışında kesinlikle bu paylaştırma sırasında paylaşılan kısmın alt tarafına kazıklama yapılmadığını, sonrasında davacı kadastro tespiti için köye gelindiğinde eşit şekilde 3'e paylaşılan bu bölümleri tapuya tescil ettirdiğini, tapuya tescil işleminin o dönemin köy muhtarı olan davacının bilgisi ve istediği doğrultusunda yapıldığını, kadastro tespit işlemlerinin yapıldığı tarihte müvekkilinin Almanya'da bulunduğunu, davacının haksız şekilde kendi isteği ve bilgisi dahilinde tapuya tescil edilmiş olan müvekkiline ait 165 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ilişkin dava açmasındaki asıl nedenin 165 ada 2 parsel sayılı taşınmazdan bir meşe ağacı kesmesi sonucu mala zarar verme suçundan hakkında Ulus Asliye Ceza Mahkemesi'nde 2018/257Esas sayılı kamu davası açılması olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 13.10.2022 tarihli ve 2021/1951 Esas, 2022/857 Karar sayılı kararıyla; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, özellikle mahallinde yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre; dava konusu 165 ada 2 parsel sayılı taşınmazda yer alan fen bilirkişileri ... ve ... tarafından tanzim edilen 07.06.2021 hakim havale tarihli raporda A harfi ile sarı renkli olarak gösterilen 999,10 m²' lik kısmın yapılan taksim sonucunda davacıya kaldığı, davacının zilyetliğinde olduğu göz önüne alınarak davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu dava konusu Bartın ili, Ulus ilçesi, ... köyünde bulunan 165 ada 1 parsel sayılı 2666,15 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davacı ... oğlu ... adına, aynı köy 165 ada 2 parsel sayılı 3055,89 m2 yüz ölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... oğlu ... adına 26.08.2009 tarihinde tespit edilmiş, söz konusu tespitler 26.11.2009 tarihinde kesinleşmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın Ulus Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.