Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1226 E. 2024/3861 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde gerçekleşen bağış iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro komisyonunun, mirasbırakanın bağış iddiasını kabul ederek davalı adına tespit ve tescil işlemi yaptığı ve davacının mirasbırakana ait taşınmazların davalı tarafından mirasbırakanın iradesi hilafına kendi adına tescil edildiği iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1607 E., 2022/1092 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/95 E., 2021/213 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; ortak mirasbırakan ...'den intikal eden Kandıra ilçesi, ... Mahallesi 125 ada 55-78-93-112 parsel, 154 ada 24-58 parsel, 159 ada 41-48 parsel, 166 ada 68-72-91 parsel, 182 ada 2 parsel taşınmazların 2008 yılında yapılan kadastro tespitinde davalıların babası olan ... adına tespit edildiğini, bu tespit ve tescilin hatalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile kök miras bırakan ...'den intikalen gelen miras hissesi oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar ..., ..., ...; mirasbırakan dedeleri ... ile vefatına kadar aynı evde ikamet ettiklerini, maddi ve manevi tüm ihtiyaçları öncelikli olarak babaları ..., kendileri ve anneleri tarafından karşılandığını, vefa ve müteşekkirlik gereği kendi iradesi ile taşınmazları babaları ...'e açık iradesi ile bağışladığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Davalı ... davaya dahil edilmiş ve herhangi bir cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadastro tespitinin mirasbırakan ... adına yapıldığı, mirasbırakan tarafından oğlu ...'e taşınmazların bağışlandığı ve tarafların aralarında düzenledikleri bağış senedinin Kadastro Komisyonuna sunulması üzerine tespitin ... adına yapıldığı, senet şahidi Şaban Sarıkaya'nın beyanı ile de senedin içeriğinin doğrulandığı, mirasbırakanın vefatına kadar oğlu ... tarafından bakılıp gözetildiği, bu durumun tanık ve mahalli bilirkişi beyanları ile sabit olduğu, dava konusu taşınmazların mirasbırakanın bakıp gözetilmesine duyduğu minnet borcu ile mirasbırakan tarafından oğluna bağışlandığı, söz konusu taşınmazların dosya içerisinde mevcut 15.05.2006 tarihli senet tarihinde tapulu olmamaları sebebiyle menkul mal vasfında olduğu, menkul malların mülkiyetinin devrinin herhangi bir şekle tabi bulunmayıp zilyetliğin devri ile mülkiyetinin devrinin mümkün olduğu, taşınmazların bağıştan sonra ... tarafından kullanılmaya devam edildiği ve taşınmazların mülkiyetinin kazanıldığı belirlenerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; bağışın ispatlanamadığını, dosyaya davalı tarafça fotokopi evrak sunulduğunu, fotokopi senedi kabul etmemekle birlikte altındaki imzanın dahi kök mirasbırakana ait olmadığını düşündüklerini, "Mahkeme hükmünün gerekçesinde kök mirasbırakanın vefatına kadar oğlu ... tarafından bakılıp gözetildiği, mirasbırakanın minnet borcuyla taşınmazları bağışladığı belirtilmiş ise de Mahkemenin aksine keşifte kimsenin böyle bir husustan bahsetmediğini, kök mirasbırakanın herhangi bir bakıma ihtiyacı bulunmadığını, tarafları aynı olan Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/624 Esas sayılı tapu iptali ve tescil davasının kabul edildiğini, ilgili dosyada ve bu dosyada dinlenen tanıklarla kök mirasbırakanın bakıma ihtiyacının olmadığının netlik kazandığını, senet tanığının ''...'in senet imzaladığı dönemde herhangi bir bakıma ihtiyacı yoktu.'' şeklinde beyanda bulunduğunu, davalıların kök mirasbırakanın ekonomik olanaklarından faydalandıkları için minnet duymaları gerektiğini, kök mirasbırakanın yaşarken üzerine kayıtlı olan hiçbir mal varlığı kalmadığını, tüm mal varlığının davalıların mirasbırakanı ...'e devredildiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın reddine yönelik verilen kararın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; keşif mahallinde dinlenen tanık beyanlarına göre, taşınmazların kök mirasbırakan ...'in kullanımında ve oğlu olan davalıların babası ... ile birlikte zilyetliğinde iken kadastro çalışmalarının 2008 yılında başladığı ve 11.09.2008 yılında kesinleştiği, celp edilen kadastro ve komisyon kararı tutanaklarına göre, taşınmazların tespitlerinin kök miras bırakan ... adına yapıldığı ancak ...'in Komisyona müracaat ederek taşınmazları oğlu ...'a bağışladığını beyan ederek itiraz ettiği ve itiraz sonucu Kadastro Tespit Komisyonunca itirazın kabul edilerek davalıların mirasbırakanın ... adına tespit ve tescil işleminin yapıldığı, davacılar tarafından kök mirasbırakan ...'e ait taşınmazların davalıların mirasbırakanı ... tarafından mirasbırakanın iradesi hilafına kendi adına tespit yaptırıldığı iddiasının ispatlanamadığı belirlenerek davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 15 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ve 713 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro sonucu; Kocaeli ili, Kandıra ilçesi, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 125 ada 55, 125 ada 78, 125 ada 93, 125 ada 112, 154 ada 24, 154 ada 58, 159 ada 41, 159 ada 48, 166 ada 68, 166 ada 72, 166 ada 91 ve 182 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar sırasıyla 614.96 m2, 1123,99 m2, 7.555,93 m2, 799,92 m2, 2198,28 m2, 1360,90 m2, 7866,95 m2, 3255,53 m2, 5349,03 m2, 8485,72 m2, 9418 ,71 m2, 2279,60 m2 yüz ölçümüne sahip olup irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı sebebiyle 26.06.2008 tarihinde kök mirasbırakan ... adına tespit görmüş, ...'in 17.07.2008 tarihli itirazı üzerine 30.07.2008 tarihli Kadastro Komisyon tutanağı düzenlenerek davalıların mirasbırakanı ... adına tescil edilmiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.