Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1467 E. 2023/5324 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar, daha önce açtıkları ve reddedilen tapu iptal ve tescil davasının, yeni bir delil olarak sundukları mahkeme kararı ve kroki nedeniyle HMK 375/1-(ç) ve (ı) maddeleri uyarınca yargılamanın iadesi yoluyla yeniden görülmesi gerektiğini iddia etmişlerdir.

Gerekçe ve Sonuç: Yargılamanın iadesi talebine konu edilen mahkeme kararı ve krokinin, önceki davada da ileri sürülebilecek nitelikte olduğu ve yargılamadan sonra ele geçen yeni bir delil olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1793 E., 2022/1896 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekman Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/76 E., 2022/8 K.

Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 10.10.2023 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı Hazine vekili Avukat ... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar ... ve müşterekleri vekili dava dilekçesinde; kadastro sırasında dava konusu 202 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı uyarınca Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, oysa söz konusu taşınmazın, sınırında bulunan 202 ada 9 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde olduğunu, 202 ada 9 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının dava konusu 202 ada 10 parsel sayılı taşınmazı da kapsamına aldığını, dava konusu taşınmaza yönelik olarak Mahkemenin 2010/187 Esas sayılı dosyasında açtıkları davanın reddine karar verildiğini ancak dava dilekçesinin ekindeki Mahkemenin 1957/24 Esas, 1957/71 Karar sayılı kararı ile eki krokinin Mahkemenin 2010/187 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında uygulanmadığını ileri sürerek HMK’nın 375/1-(ç) ve (ı) maddeleri uyarınca Mahkemenin 2010/187 Esas sayılı dosyasından verilen kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; HMK’nın 375/1-(ç) ve (ı) maddelerinde sayılan sebeplerin somut olayda bulunmadığını, davacılar tarafından dava dilekçesinin ekinde sunulan Mahkeme kararının, davacılar tarafından Mahkemenin 2010/187 Esas sayılı dosyasına da sunulduğunu, Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verildiğini ve verilen kararın Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleştiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacılar vekilinin yargılamanın iadesi sebebi olarak gösterdiği tüm beyanları ile dayanak dosyaların Mahkemenin talebe konu 2010/187 Esas sayılı dosyasının kanun yolu aşamasında ileri sürüldüğü, bu hali ile yargılamadan sonra ele geçen yeni bir belgeden bahsedilemeyeceği, ayrıca yargılamanın iadesi talebine konu dosyanın başka bir mahkeme ilamı ile ortadan kaldırıldığına ilişkin iddiaya da itibar edilemeyeceği, zira bu durumun da yine talebe konu dosyanın kanun yolu aşamasında ileri sürülmüş olduğu, öte yandan dava dilekçesinde dayanak olarak gösterilen mahkeme kararlarının yargılamanın iadesine konu karardan daha önce verilmiş olduğu, sonuç olarak HMK’nın 375 inci maddesi gereğince yargılamanın iadesi nedenlerinin somut olayda bulunmadığı gerekçesiyle davacıların yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçeside ileri sürülen iddiaları tekrarla, Mahkemece keşif yapılıp 1957/24 Esas, 1957/71 Karar sayılı karar ve ekindeki krokinin mahallinde yöntemince uygulanmadığını, bu nedenle Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle yargılamanın iadesi istenilen davanın dava dilekçesinde ve temyiz aşamasında yeni delil olduğu ileri sürülen tapu kaydına dayanıldığı anlaşılmakla, yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 374 ve 375 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Yargılamanın iadesi istenilen Tekman Asliye Hukuk Mahkemesinin 05.03.2013 tarihli, 2010/187 Esas ve 2013/38 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacılar ... ve müştereklerinin irsen intikal, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak Hazine adına kayıtlı 202 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açtıkları, Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verildiği ve hükmün Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle 01.09.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince temyiz edilen davalı Hazine vekili için 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.