Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1517 E. 2024/2579 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu mera olarak tescil edilen taşınmaz üzerinde davacının eklemeli zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunması.

Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğu ve meraların özel mülkiyete konu olmadığı, dolayısıyla zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2054 E., 2022/2625 K.

DAVALILAR : ..., Hazine vekilleri Avukat ... , Avukat ...

DAVA TARİHİ : ...

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarıkamış Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/292 E., 2021/37 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı; çekişmeli 171 ada 85 parsel sayılı taşınmazın iddiaya konu bölümü yönünden mülk edinmeye muktedir eklemeli zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuştur.

II. CEVAP

Davalı Hazine; taşınmazın kamu orta malı niteliğinde olduğu ve zilyetlikle kazanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çekişmeli taşınmazın mera vasfında olduğu, meraların özel mülkiyete konu olmayacağı ve zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Yerel Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının taşınmazı malik sıfatıyla eklemeli zilyetlikle kullandığını, dava konusu taşınmazın belirleyici sınırlarının olduğunu, sınırın fiili zeminde mevcut olduğunu, taşınmazın 3 sınırının da şahıs çayırı olduğunu, taşınmazın üst tarafında köyün eski yerleşim alanının mevcut olduğunu, bilirkişilerin bu hususta beyanda bulunmadığını, yerleşim alanının adeta yok sayıldığını, eski yerleşkesi olan bir yerin hemen altındaki tarım arazilerinin yayla olmasının imkansız olduğunu, bu yerleşke ve harabelerin bile dava konusu yerlerin yayla olarak değil de tarım arazisi olarak kullanıldığını açıkça ispat ettiğini, ziraat bilirkişisi raporunun fen bilirkişisi raporu ve hava fotoğrafları ile çeliştiğini, dava konusu taşınmazın içinde 6 adet şahıslara ait tapulu taşınmazın mevcut olduğunu, mahalli bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve tanık beyanlarının doğru olduğunu, fen bilirkişisinin hava fotoğraflarını zemine uygulayarak dava konusu taşınmazların üzerinde çayır bitkilerinin olduğunu ve sınırlarının belirgin olduğunu belirttiğini, davalı parsel içerisinde ziraat bilirkişi raporunda komşu iki parselden biri hakkında çayır vasfında olduğu şeklinde rapor verildiğini, komşu parsel hakkında yayla vasfındadır şeklinde rapor verilmesinin hatalı olduğunu, sadece ziraat bilirkişisinin raporu ile sonuca ulaşılmasının hakkaniyete uygun olmadığını, bu çelişki giderilmeden bütün delillerin reddedildiğini, sadece bir delille sonuca ulaşılmasının ve davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ileri sürülen istinaf nedenlerine, kamu düzenine ilişkin hususlara, dosyadaki belgelere, taraflarca ileri sürülen ve kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere göre İlk Derece Mahkemesince delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediğinin anlaşıldığı belirtilerek başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14'üncü ve 16 ncı maddeleri,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi,

4342 sayılı Mera Kanunu'nun 3, 4 ve 5 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1.Kadastro sonucunda; ... köyü çalışma alanında bulunan 171 ada 85 parsel sayılı taşınmaz 17.04.2008 tarihli komisyon kararıyla mera niteliğiyle 3402 sayılı Yasa'nın 16/B maddesine istinaden orta malı olarak tespit edilmiş, tutanak 18.06.2008-21.07.2008 tarihleri arasında askı ilanına çıkartılmış, ... adlı kişinin tespite itirazı üzerine Sarıkamış Kadastro Mahkemesinin 14.09.2010 tarihinde kesinleşen 2008/330 E, 2010/117 K. sayılı kararıyla davanın reddi ile 171 ada 85 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiştir.

2.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, dava konusu taşınmazın mera vasfında olduğu ve meraların zilyetlik yoluyla kazanılamayacağının anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...