Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1540 E. 2024/2598 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazlarını davalıya satış yoluyla devretmesinin muris muvazaası olup olmadığı ve davacının miras payı oranında tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Murisin temliklerindeki gerçek irade ve amacının diğer mirasçılardan mal kaçırmak olduğu, davalıya yapılan satışların muvazaalı nitelikte bulunduğu ve davalının ıslah dilekçesiyle savunmasını değiştirmesinin HMK 177. madde uyarınca süresinde olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1636 E., 2022/1789 K.

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/670 E., 2019/306 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptali-tescil ve tenkis davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 05.03.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakanı ...’ın 577 ada ... ve 13 parsel (tevhit ile 577 ada 27 parsel) sayılı taşınmazlardaki paylarını 29.12.1995 tarihinde satış suretiyle oğlu davalı ... ’ya temlik ettiğini, mirasbırakanın okuma yazma bilmediğini, devrin davalının hilesi ile yapıldığını, mirasbırakana herhangi bir bedel ödenmediğini, temliklerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; uzun yıllar mirasbırakan anne ve babasına baktığını, babasının borçlarını ödemek için kıymetli olan başka bir taşınmazını satmak zorunda kaldığını, bu nedenlerle babasının vasiyeti üzerine mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazlardaki paylarını cüz-i bedel karşılığı kendisine sattığını, ayrıca mirasbırakanın tüm mirasçıları arasında hak dengesini gözetir şekilde paylaştırma yaptığını belirterek davanın reddini savunmuş; bozmadan sonra 28.11.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava konusu taşınmazın esasen mirasbırakandan gelmediğini, kendisini evlat edinen amcası ...'ndan geldiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince; mirasbırakanın temliklerdeki gerçek irade ve amacının diğer mirasçılardan mal kaçırma olmadığı, temliklerin bakım, hizmet ve emek karşılığı minnet duygusu ile gerçekleştirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 20.02.2020 tarihli ve 2019/1106 Esas, 2020/230 Karar sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın kaldırılmasına, harç, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden hükmün düzeltilerek davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 21.06.2021 tarihli ve 2020/2516 Esas, 2021/3408 Karar sayılı kararıyla; "Mirasbırakanın taşınmazlarından önemli kısmını davalıya satış yoluyla intikal ettirdiği, davalı tarafça her ne kadar paylaştırma savunmasında bulunulmuşsa da mirasbırakan tarafından diğer mirasçılarına herhangi bir taşınmaz temlik edilmediği, aksine mirasbırakandan kalan iki adet parselin tüm mirasçılara intikal ettiği, diğer yandan davalının babası ...’in de mirasbırakan ... ile birlikte hareket ederek çekişme konusu taşınmazlardaki paylarını davalıya devrettiği, tek erkek çocuğu olan davalının korunup kollanmak sureti ile taşınmazlardaki payların muvazaalı olarak devredildiği anlaşılmaktadır. Hâl böyle olunca, dava konusu taşınmazlarda mirasbırakan tarafından davalıya temlik edilen paylar gözetilmek suretiyle (muris tarafından yapılan temliklerden sonra taşınmazlardaki davalıya babasından devredilen paylarla üçüncü kişilerden satın alınan paylar birleşerek tevhit ve ifraz sonucu 577 ada 27 parsel sayılı taşınmazın oluşması nedeniyle Mahkemece davacının iptalini isteyebileceği payların belirlenebilmesi için uzman bilirkişiden rapor alınarak) davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma kararındaki gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davalının ıslahla cevap dilekçesini değiştirip yeni delil gösterebileceğini, savunmalarını ıslah etmelerine rağmen Mahkemece bu hususların nazara alınmadığını, savunma hakkının ihlal edildiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706 ncı, Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 177 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1338 doğumlu mirasbırakan ...’ın 16.04.2003 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak 2009 yılında ölen kızı ...’dan olma davacı torunu ... ile davalı oğlu..., dava dışı kızları ...,...,... ’nin kaldıkları; mirasbırakan ...’nin 575 ada 1, 2, 3, 6; 576 ada 1, 2, 6, 8, 9; 577 ada 3, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını 29.12.1995 tarihinde davalı oğlu...’ya satış yoluyla devrettiği, taşınmazların tevhit ve ifrazı ile 577 ada 27 parsel 2.030,00 m2 arsa vasıflı taşınmazın oluştuğu, taşınmaz üzerine bina yapıldığı ve 9.10.2012 tarihinde taşınmazda kat irtifakı tesis edilerek 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, ...,... ve 22 nolu bağımsız bölümlerin davalı adına tescil edildiği, 23.01.2014 tarihinde davalı tarafından 19 nolu bağımsız bölümün kızı ...’ye, 20 nolu bağımsız bölümün kızı ...’ye, 21 nolu bağımsız bölümün ise kızı ...’ye satış suretiyle temlik edildiği sabittir. Bozmadan sonra 16.11.2022 tarihli duruşmada tahkikatın sonlandırıldığı, sözlü yargılama için duruşma günü verildiği, davalının ise 28.11.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile savunmasını değiştirdiği, ne var ki 6100 sayılı Kanun'un 177 nci maddesi uyarınca ıslahın süresinde yapılmadığı anlaşılmaktadır.

3.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye 15.433,11 TL temyiz onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davacı vekili için 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.03.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

...