Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1918 E. 2024/3204 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, kardeşi tarafından kendisine ait taşınmazların vekaletname ile hileli bir şekilde satıldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmesi üzerine, vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığı hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, davacıya bedel ödendiğinin ispatlanamadığı ve kayıt maliki ile vekil arasında elbirliği bulunduğu gerekçeleriyle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2179 E., 2022/1860 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hendek 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/397 E., 2022/458 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili; davacının kardeşi olan ...'ın davacıdan aldığı satış vekaleti ile dava konusu 13 parseli birlikte yaşadığı davalıya sattığını, davacının satıştan haberi olmadığını, satışın hileli olduğunu, davacının tasarruf ehliyeti bulunmadığını, vekalet görevini kötüye kullandığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; iddia edilen hususların gerçek dışı olduğunu, davacının akıl sağlığının yerinde olduğunu, vekalet görevinin kötüye kullanılmadığını, taşınmazın bedelinin ödediğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanıkların, davalı ... ve dahili davalı ...'ın imam nikahıyla evli oldukları, taşınmazın davalı ...'a satıldığını duyduklarını ifade ettikleri, taşınmazın bedelinin davacıya verildiğine dair tanıkların görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı, mevcut halde taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı, resmi akitteki satış bedeli ile taşınmazın aynı tarihteki gerçek bedelinin arasında fahiş fark olduğu, bedelin davacıya ödendiğinin davalı ... tarafından ispat olunmadığı, davalıların imam nikahıyla evli olmaları sebebiyle davalı ...'ın iyiniyetli üçüncü kişi olamayacağı, birlikte hareket ettikleri gerekçesiyle davacının davalı ...'a karşı açmış olduğu davanın kabulüyle taşınmazın tapusunun iptaline ve taşınmazın davacı adına tesciline, dahili davalı ...'ın taşınmaz maliki olmaması sebebiyle davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili; yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden aleyhlerine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Davalı ... vekili; davalı ...'ın başka biriyle evli olduğunu, davalının mağdur edildiğini, vekil eden ile vekilin birlikte hareket ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ehliyetsizlik iddiası yönünden Adli Tıp Kurumu'nun 18.04.2018 tarih, 1824 karar sayılı raporuna göre 11.10.2010 tarihli işlem sırasında davacının fiil ehliyetini haiz olduğu, bir kısım tanıkların, her iki davalının imam nikahı ile yaşadıklarını ifade ettikleri, davacıya bedel ödendiğinin ispatlanamadığı, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, kayıt malikiyle vekil arasında el ve işbirliği olması halinde haksız fiil sorumluluğu uyarınca harç, yargılama giderlerini birlikte ödemekle yükümlü olacakları, davalı vekil ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararının kaldırılmak suretiyle davanın kabulü ile davalı ... adına kayıtlı bulunan 13 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup vekalet görevinin kötüye kullanılması hususu temyiz konusu yapılmıştır.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı TBK'nın 506 ıncı maddesi; 4721 sayılı TMK'nın 2 nci, 3 üncü ve 1023 ile 1024 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 14.707,31 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.