Logo

1. Hukuk Dairesi2023/1981 E. 2024/2231 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davanın kısmen kabulüne ve reddine karar verilmesi üzerine yargılama giderlerine ilişkin yapılan hükümde hata bulunup bulunmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dava kısmen kabul ve kısmen reddedildiğinden, yargılama giderlerine kabul ve ret oranına göre hükmedilmesi gerekirken, giderlerin tamamının davalıya yüklenmesindeki isabetsizlik, yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün HUMK 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/396 E., 2022/456 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul - Kısmen Ret

Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesin'ce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Sivas ili .. ... köyünde kain 126 Ada 74 Parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve müvekkilinin uzun zamandır kullanmakta olduğu 2 parça taşınmaz kısmının yapılan kadastroda orta malı mera olarak sınırlandırıldığını, bu yerin davalılarla ya da başka bir kimse ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, yapılan tespitin hatalı olduğunu belirterek dilekçe ekindeki krokide A ve B harfleriyle işaretlenen kısımların tapusunun iptali ile müvekkili davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle: davanın zaman aşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle öncelikle reddi gerektiğini, davaya konu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olup zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, davaya konu taşınmaz hakkında daha önce de ... isimli şahıs tarafından dava açıldığını, açılan davaya ilişkin Sivas Kadastro Mahkemesinin 2004/255 Esas 2005/227 Karar sayılı kararı ile taşınmazın mera vasfında olduğu belirlenerek davanın reddine karar verildiğini, harcın eksik yatırıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 27.11.2014 tarih 2013/530 Esas 2014/580 Karar sayılı kararı ile taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk dairesinin 06.07.2017 tarih 2015/9072 Esas 2017/5307 Karar sayılı kararıyla; davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi ile üç kişilik ziraat bilirkişi kurulu hazır olduğu halde keşif yapılmalı, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, taşınmazın öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı saptanmalı mahkemenin taşınmazlar ve çevresi ile ilgili gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, zaman içinde taşınmazların sınırlarında mera yönünde genişleme olup olmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırılmalı biçimde çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden çekişmeli taşınmaz bölümleri ile mera parselinin birbirinden nasıl ayrıldığını açıklayıp tarımsal niteliklerini belirten, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı; fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz" olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuş, bozmaya uyularak yargılama sonucunda zilyetlikle kazanım şartları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı Hazine vekili tarafından karar temyiz edilmiştir.

3. Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2021/2797 Esas, 2021/4461 Karar sayılı kararıyla ".. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle çekişmeli 126 ada 74 parsel sayılı taşınmazın 17.07.2018 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına; çekişmeli 126 ada 74 parsel sayılı taşınmazın 17.07.2018 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının incelemesine gelince bilirkişi incelemesi yapılan 1975 tarihli hava fotoğrafında çekişmeli taşınmaz üzerinde herhangi bir kullanım bulunmadığının belirtildiği, dosya arasındaki fotoğraflardan da çekişmeli taşınmaz bölümü ile 126 ada 74 sayılı mera parseli arasında herhangi bir ayırıcı unsur bulunmadığı ve davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleşmediği" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya arasındaki fotoğraflardan da çekişmeli taşınmaz bölümü ile 126 ada 74 parsel sayılı mera parseli arasında herhangi bir ayırıcı unsur bulunmadığı ve davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleşmediği belirtilip davanın kısmen kabulü ile, Sivas ili ... ilçesi ... köyünde bulunan 126 ada 74 nolu parselin 17.07.2018 tarihli fen bilirkişisi...’in raporunda B ile gösterilen bölüm yönünden davanın reddine, kırmızı renkle A ile koordinatları raporda gösterilen kısım yönünden onama kararı verildiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, kararın hüküm kısmının 6. bendinde -Davacı tarafından yapılan (yatırılan harçtan iadesine karar verilen harç düşüldükten sonra kalan); 448,00 TL Harc ile 24,30-TL Başvuru Harcı, 253,80-TL Keşif Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 921,65-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 3.147,75TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şeklinde hüküm kurulmasının davanın reddolunması da göz önüne alındığında hatalı olduğunu,bilindiği üzere Harçlar Kanunu Harçtan müstesna işlemler başlıklı 13 üncü maddesinin J bendinde J) (Ek: 21/1/1982 - 2588/3 md.) Genel Bütçeye dahil idarelerin bu Kanun'un 1 ve 3 sayılı tarifelerine giren bütün işlemlerin harçtan müstesna olduğunu öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ile tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2.1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14'üncü, 16'ıncı ve 17'inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323'üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesinin yollamasıyla davada uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesindeki sebeplerin varlığı halinde mümkündür.

2.Kadastro sonucu Sivas ili, Merkez İlçesi, Kavlak Köyü çalışma alanında bulunan 176 ada 74 parsel sayılı taşınmaz mera vasfıyla özel siciline yazılmış, tespit 10.08.2004 kesinleşmiştir.

3. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davanın tapu iptal ve tescil davası olup kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğine göre kabul ve ret oranına göre yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken yargılama giderinin davalıya yükletilmesi isabetsiz ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 438/7 nci maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Mahkeme hükmünün (6) numaralı bendinde yer alan “Davacı tarafından yapılan (yatırılan harçtan iadesine karar verilen harç düşüldükten sonra kalan); 448,00 TL Harc ile 24,30-TL Başvuru Harcı, 253,80-TL Keşif Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 921,65-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 3.147,75TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin çıkartılarak yerine, “Davacı tarafından yapılan (yatırılan harçtan iadesine karar verilen harç düşüldükten sonra kalan); 448,00 TL Harc ile 24,30-TL Başvuru Harcı, 253,80-TL Keşif Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 921,65-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 3.147,75TL yargılama giderinin, 780,78 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2366,87-TL'sinin davacı üzerinde bırakılmasına” cümlesinin eklenerek hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.