"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/685 E., 2023/532 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2012/171 E., 2021/687 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın tereke temsilcisi ile Erdinç mirasçıları vekili (kendi adına asaleten diğer mirasçılar adına vekaleten) tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... mirasçıları vekili (kendi adına asaleten diğer mirasçılar adına vekaleten) tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; ön inceleme sonucunda 21.01.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davacılar vekilleri Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekilleri Avukat ... ... ve Tereke İdare Memuru ... geldiler. Gelen vekillerin ve tereke temsilcisinin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;
Mirasbırakan ...’ın terekesini eldeki davada temsil etmesi için İstanbul 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 24.12.2013 tarihli ve 2013/674 Esas, 2013/983 Karar sayılı kararı ile ...'ın temsilci olarak atandığı ve kararın 29.05.2014 tarihinde kesinleştiği, tereke temsilcisinin 14.12.2018 tarihinde ölümü üzerine İstanbul 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22.10.2019 tarihli ve 2019/511 Esas, 2019/1208 Karar sayılı kararı ile ...'ın temsilci olarak atandığı ve kararın 20.12.2019 tarihinde kesinleştiği, tereke temsilcisine davanın bildirildiği ve temsilcinin yargılamaya katıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Başka bir söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve bununla bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer.
Somut olayda, temyize konu kararın tereke temsilcisine tebliğ edilmesine rağmen, tereke temsilcisi karara karşı temyiz talebinde bulunmamış, karara karşı yalnızca davayı açan mirasçı Erdinç’in mirasçıları temyiz talebinde bulunmuştur.
Ne var ki; davayı açan mirasçıların davada takip yetkisinin kalmaması nedeniyle karara karşı temyiz talebinde bulunmalarına yasal olanak yoktur.
Bu durumda, kendi adına asaleten diğer mirasçılar adına vekaleten dilekçe sunan vekilin dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
... mirasçıları vekilinin (kendi adına asaleten diğer mirasçılar adına vekaleten) temyiz dilekçesinin REDDİNE,Peşin alınan harcın istek hâlinde temyiz eden mirasçılara iadesine, 03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davalı vekili için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden mirasçılardan alınmasına,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,21.01.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.