Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2038 E. 2023/6744 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kadastro tespiti sırasında komşu parsele ait olduğunu iddia ettiği kısmın kendi parselinden çıkarılarak komşu parsele yazıldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil davası açmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü süre geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1697 E., 2023/81 K.

HÜKÜM/KARAR : Usulden Ret/Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/648 E., 2022/286 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, 111 ada 64 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, komşu 111 ada 63 parsel sayılı taşınmazın ise davalıların mirasbırakanına ait olduğunu, harman olarak kullandığı 700-750 m²’lik kısmın kadastro tespiti sırasında 111 ada 63 parsel sayılı taşınmaza yazıldığını, yapılan kadastro işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek 111 ada 63 parsel sayılı taşınmaza fazladan yazılan 700-750 m²’lik kısmın tapu kaydının iptali ile maliki olduğu 111 ada 64 parsel sayılı taşınmaza ilave edilmek suretiyle tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar, iddianın asılsız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.04.2022 tarihli ve 2021/648 Esas, 2022/286 Karar sayılı kararıyla; 111 ada 63 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin 29.01.2002 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 31.12.2021 tarihinde hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu taşınmazına 700-750 m²’lik kısmın eksik yazıldığını 2016 yılında öğrendiğini, gerekli ölçümleri kadastro teknisyenlerine yaptırdığını, iddiasının doğrulunu teyit edince eldeki davayı açtığını, Mahkemece eksik inceleme ve karar verildiğini ileri sürerek kararın kaldırılması ile davanın kabulünü istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 12.01.2023 tarihli ve 2022/1697 Esas, 2023/81 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın 18.10.2001 tarihli tespit tutanağı ile senetsizden davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edildiği, askı ilanın 27.12.2001 ila 29.01.2002 tarihleri arasında yapıldığı, 29.01.2002 tarihinde ise kesinleşen işlem ile tescil kaydının sağlandığı, davanın ise on yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra 31.12.2021 tarihinde açıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 353/1.b.1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Kadastro çalışmaları sonucunda; ....., ili, .....; ilçesi, ......, Köyü 111 ada 63 parsel sayılı taşımazın senetsizden davalıların mirasbırakanı ... adına tespit edildiği, askı ilanın 27.12.2001 ila 29.01.2002 tarihleri arasında yapıldığı, 29.01.2002 tarihinde ise kesinleşen işlem ile tapu siciline tescil edildiği, eldeki davanın ise 31.12.2021 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.

2. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.11.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.