"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1997/529 E., 2009/339 K.
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasında yapılan yargılama sonucunda; davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; ... Köyü, karaoluk mevkiinde bulunan 185 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kendi mülkiyetinde iken köyde yapılan kadastro tespiti sırasında her nasılsa davalıların murisi Hakkı Sönmez adına tespit ve tescil edildiğini, bu taşınmazla Hakkı Sönmez'in hak ve alakasının bulunmadığını, bu nedenle tapusunun iptali ile kendi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ..., ... ve ... duruşmaya gelerek dava konusu taşınmaz ile kendilerinin bir ilgisinin bulunmadığını, ancak yanlışlıkla kadastro tespiti sırasında murisleri olan Hakkı Sönmez adına tespit ve tescil edildiğini, dava konusu yerin davacının murisinden geldiğini, ancak mirasçılar arasında taksim yapılıp yapılmadığını, yapılmış ise kime düştüğünü bilmediklerini beyan etmişlerdir.
Davalılardan ... ve ... verdikleri 01.09.2009 havale tarihli dilekçeleriyle; dava konusu taşınmazın murisleri adına yazılmış olmasına rağmen kendilerinin bu yerde herhangi bir haklarının bulunmadığını, dava konusu taşınmazın köylerinden kahveciler lakabı ile tanınan ailenin olduğunu bildiklerini, fakat aralarında ne şekilde pay edildiğini, kime neresinin isabet ettiğini bilmediklerini belirtmişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; muristen intikal eden ve paylaşılmamış dava konusu taşınmazın TMK 701 ve 702 maddelerinin açık hükümleri karşısında bir veya birkaç mirasçının tek başına terekeye dahil taşınmazın kendi adına tescili için üçüncü kişilere karşı tescil davası açamayacakları gözetilerek dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, tanık beyanlarıyla çekişmeli taşınmazın davacı ...'e düştüğünün ispatlandığını, Mahkemece mirasçıların davaya dahil edilmesi için süre verildiğini, ancak mirasçılarla birlikte hareket etmesinin mümkün olmadığını, terekeye temsilci atanması gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri,
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ıncı ve 702 inci maddeleri,
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesinin yollamasıyla davada uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesindeki sebeplerin varlığı halinde mümkündür.
Kadastro sonucu Uşak ili, Banaz ilçesi, ... Köyü 185 ada 4 parsel sayılı taşınmaz tarla vasfıyla irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile Hüseyin oğlu Hakkı Sönmez adına tespit ve 04.01.1994 tarihinde tescil edilmiştir.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin, yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye 368,30 TL
onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
03.06.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.