Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2093 E. 2024/4798 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazın davacılar tarafından zilyetlikle iktisap edildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, yerel mahkemenin zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu yönündeki kararının hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın tapu kaydı, kadastro tespiti tarihi, tescil harici bırakılma sebebi, imar planına alınma tarihi gibi hususlar araştırılmadan, ayrıca gerekli bilirkişi incelemeleri yaptırılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması ve husumet yönünden de eksiklik bulunması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1294 E., 2022/1328 K.

DAVACILAR : ..., ..., ... vekilleri Avukat ...

DAVALILAR : Hazine vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., ...

DAHİLİ DAVALI : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 07.03.2021

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bitlis 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/130 E., 2021/401 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar ... ve müşterekleri vekili dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sonucunda dava konusu 565 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazın evveli taşlık ve çalılık iken müvekkilleri tarafından imar-ihya edilerek tarım yapılabilir hale getirildiğini, zaman içerisinde taşınmaza ev yapıldığını, ağaçlar dikildiğini, kalan kısmının ise ekilip biçilmek suretiyle kullanıldığını, müvekkillerinin taşınmazdaki zilyetliğinin 45 yıldan fazla olduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

2. Davacılardan Ömer ve ...’in kardeşleri olan Fatma Tobcil, Celal Öziş, Naime Sezgin, Nurten Taş, Sabri Öziş, Cemal Öziş ve Mustafa Öziş oğlu ... dosya arasına sundukları muhtelif tarihli dilekçeleriyle, eldeki davadan haberdar olduklarını ve dava konusu taşınmazda haklarının bulunmadığını belirtmişlerdir.

II. CEVAP

1. Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; Mahkemece dava konusu taşınmazda davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda yapılacak araştırma ve inceleme sonunda davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2. Davalı ... tarafından davaya cevap verilmemiştir.

3. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın yol, inşaat ve emniyet sahasının dışında kaldığını, taşınmaza ilişkin herhangi bir kamulaştırma işlemi bulunmadığını belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın tapu iptali ve tecil istemine ilişkin olduğu, taşınmazın 02.04.2007 tarihli imar planı kapsamında kaldığı, taşınmazda 02.04.2007 tarihine kadar davacı taraf lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17 nci maddelerinde öngörülen koşulların oluştuğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 565 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar ..., ... ve ... adlarına 1/3'er hisse ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece yapılan yargılama sonunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın kıraç ve taşlık olmakla tescil harici bırakıldığını, böyle bir yerin zilyetlikle iktisap edilebilmesi için imar-ihya edilmesi gerektiğini ancak somut olayda dava konusu taşınmazda imar-ihyanın ne zaman tamamlandığının dosya kapsamından anlaşılamadığını, taşınmaz meradan açma olmasına rağmen bu hususta yeterince araştırma yapılmadığını ileri sürerek istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, vakıa mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17 nci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 inci maddesi,

3. Değerlendirme

Bitlis ili, Merkez ilçesi, ... Mahallesinde bulunan ve idari yoldan 20.11.2013 tarihinde Hazine adına tescil edilen 7770 ve 7792 parsel sayılı taşınmazlarda yapılan imar uygulaması sonucunda oluşan Bitlis ili, Merkez ilçesi, Beşminare Mahallesinde kain dava konusu 565 ada 1 parsel sayılı 1.711,88 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz arsa vasfıyla Hazine adına tescil edilmiştir.

Mahkemece, dava konusu taşınmazda davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde kadastro tespitinin ne zaman yapıldığı, taşınmazın idari yoldan Hazine adına tescil edilmesinden önce hangi sebeple tescil harici bırakıldığı araştırılmamış, dava konusu taşınmaza ait güncel tapu kaydı ile komşu taşınmazlara ait tedavüllü tapu kayıtları (tapu kütük sayfaları ile birlikte) getirtilip dosya arasına alınmamış, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerin ilk defa ne zaman imar planı kapsamına alındığı belirlenmediği gibi yöntemince belgesiz araştırması da yapılmamış, teknik bilirkişi raporunda taşınmazın Bitlis-Tatvan Karayolu ile olan sınırında su arkı bulunduğu belirtilmesine rağmen jeolog bilirkişiden su arkının bulunduğu yerde evvelinde dere veya çay bulunup bulunmadığı hususunda rapor aldırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.

Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmazın güncel tapu kaydı ile komşu taşınmazlara ait tedavüllü tapu kayıtları (tapu kütük sayfaları ile birlikte) getirtilip dosya arasına alınmalı, taşınmazın bulunduğu yerde kadastro tespitinin ne zaman yapıldığı, taşınmazın idari yoldan Hazine adına tescil edilmesinden önce hangi sebeple tescil harici bırakıldığı araştırılmalı, yine taşınmazın bulunduğu yerin ilk defa ne zaman, hangi imar planı kapsamına alındığı, bu planın hangi tarihte kesinleştiği ilgili belediye başkanlığından sorulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, ziraat mühendisi bilirkişi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi, jeolog bilirkişi ile teknik bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır.

Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, evveliyatı itibariyle taşlık, kayalık, çalılık gibi imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediği, edilmişse imar-ihyanın ne zaman tamamlandığı, taşınmazın ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kim tarafından ne sıfatla ve ne şekilde kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; beyanlar arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; Mahkeme hakiminin taşınmazın niteliğine ve fiziksel özelliklerine ilişkin ayrıntılı gözlemi tutanağa geçirilmeli; teknik bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli krokili rapor aldırılmalı; ziraat mühendisi bilirkişiden komşu parsellerle karşılaştırmalı olarak dava konusu taşınmazın niteliği, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve kullanım durumunun ne olduğunu belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeolog bilirkişiden taşınmazın önceki ve halihazırdaki niteliğinin ne olduğu, taşınmazın Bitlis-Tatvan Karayolu ile olan sınırında bulunan su arkının aktif olup olmadığı, bu yerde evvelinde çay veya dere bulunup bulunmadığı, taşınmazın jeolojik yönden zilyetlikle iktisaba olanaklı yerlerden olup olmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye dosya arasında bulunan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini, imar-ihyaya konu edilmişse ihyanın tamamlandığı tarihi açıklar şekilde rapor alınmalı; ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi gereğince Tapu Müdürlüğü, Kadastro Müdürlüğü ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden belgesiz araştırması yapılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, tapu iptali ve tescil davalarında husumetin tapu malikine yöneltilmesi gerektiğinden, tapu maliki olmayan davalı ... ile dahili davalı ... aleyhine açılan dava yönünden, pasif husumet yokluğu nedeniyle ret kararı verilmemiş olması da isabetsiz olup kararın açıklanan sebeplerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.