Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2191 E. 2023/4442 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetliğinin tapu kaydını iptal edip adına tescil için yeterli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ve murisinin yirmi yıldan uzun süredir dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetliğinin bulunduğu ve davalının aksine iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1302 E., 2021/47 K.

DAVA TARİHİ : 14.06.2016

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Görele 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/115 E., 2019/1137 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın davacıya babasından intikal ettiğini, öncesi mısır tarlası olan taşınmazı davacının murislerinin fındık bahçesi haline getirdiklerini, davacının dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin 20 yılın üzerinde olduğunu, davalının taşınmazda zilyetliği bulunmadığını belirterek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tarafların müşterek murisinden intikal ettiğini, taşınmaza ilişkin vergi kaydı bulunduğunu, davacının dava konusu taşınmaz üzerinde malik sıfatı ile zilyetliğinin bulunmadığını, akraba olması nedeni ile dava konusu taşınmazdan zaman zaman yararlanmasına izin verildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Dava Kadastro Mahkemesinde açılmış, mahkemece görevsizlik kararı verilmiştir. Görevsizlik kararı ile dosyanın geldiği ilk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmuş, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 08.03.2019 tarih ve 2019/94 E., 2019/459 K. sayılı kararı ile tanıklar Baki Tonka ve ...’ın zorla getirtilmesine karar verilmesi, yeniden keşif yapılarak tanıkların taşınmaz başında dinlenilmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yeniden yargılama yapılarak karar verilmek üzere kararı veren ilk derece mahemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Mahkemece dava konusu taşınmazın davacının murisinden intikal ettiği belirtilmesine rağmen davacının veraset ilamındaki payının veyahut diğer mirasçıların muvaffakati ile dava açabileceği hususlarının değerlendirilmediğini, Mahkemenin hukuki kabulünde dahi davacının miras hissesi oranında kabul kararı verilebileceği, dava konusu taşınmazın davalının babasına ait olduğunu gösteren vergi kaydı bulunduğunu belirtilerek kararın ortadan kaldırılması talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın yirmi yıldan çok daha uzun bir süredir tamamen davacının murisinin sonrasında da davacının zilyetliğinde bulunduğu ve davacıya babasından kaldığı, dava konusu taşınmazın davalının iddia ettiği gibi kök muristen intikal ettiği kabul edilse dahi taşınmazın taksim edildiği ve terekeden çıktığı, bu hali ile davacı ve murisi tarafından zilyetlikle edinilebileceği, davalının taşınmazla ilgili diğer iddialarını ispatlayamadığı gerekçeleri ile davalı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacının Görele’de yaşamadığı, dava konusu taşınmaza 20 yıldır zilyet olmadığı, dava konusu taşınmaza ait vergi kaydı bulunduğu, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin hakkaniyete uygun olmadığı, davacının aktif husumet ehliyetinin miras hissesi kadar olduğu belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14/1. ve 18/1. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Davacı vekili, Giresun İli, Göle ilçesi, Maksutlu köyü kadastro çalışma alanında bulunan 253 ada 9 parsel sayılı 360.76 metrekare yüzölçümünde olan ve ırsen intikal, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve hibe nedeniyle İdris Tanka adına tespit edilip, komisyon kararı neticesine eşit paylarla Durdu oğlu İdris Tanka ve İbrahim oğlu Bahri Tanka adlarına tescil edilen taşınmazın Bahri Tanka adına tespit ve tescil edilen yarı payı hakkında, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilini talep etmiştir.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 206,15 TL bakiye onama harcının davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.